Nazım Hikmet Ran’ın
“Boynuma sarılma gülüm,
benden sana geçer ölüm!” dediği günlerdeyiz.
Maske-Mesafe-Hijyen bile bazen kesmiyor.
Gün geçmiyor ki yeni ve yine bir ölüm haberi ile sarsılmayalım, yine bir Korona vakası ile üzülmeyelim. Nerede ise 6 aydır ciddi bir sıkıntı var. İşin ciddiyetini kavrayanlar kadar “Bana bir şey olmaz!” mantığı ile hareket edenlerin sayısı da hiçte az değil yinede.
Ölümlerin en çok seyrettiği aylar İlkbahar ve Sonbahar ayları.
Yine o günlerdeyiz.
Bu kez Korona Azrail Aleyhisselam’ın işini üstlenmiş durumda.
Merhum Teoman Alpay’ın
“Böyle mi esecekti son günümde bu rüzgar
Bütün kuşlar vefasız mevsim artık sonbahar”
dediği gibi son turlardayız belki de...
Sonbahar hazan demek.
Sonbahar ayrılık demek.
Sonbahar ölüm demek.
Üstad Necip Fazıl’ın dediği gibi:
Gençliğine güvenip daha erken derken;
Belki elveda bile diyemezsin giderken…
Hele hele de şu son aylarda yaşadığımız Covid-19 virüsünün getirdiği ölümlerin hepsi apayrı bir elem apayrı bir keder silsilesi.
Yarın için kim öle kim kala?!...
Ecel her an kapımızı çalabilir ansızın…
Sevdiklerimizin kıymetini anlamamız, hayatın kıymetini kavramamız, kırdıklarımızla barışmamız için bir minicik virüsün bize verdiği ders nitekim yüce yaratana şükür noksanlığından kaynaklanıyor sanırım.
İnşaallah herkes bazı şeylerden dersini almıştır bu süreçte.
Ve… Merhum Yıldırım Gürses ile bitirelim…
“Düşen bir yaprak görürsen beni hatırla demiştin
Biliyorsun seni ben sonbaharda sevmiştim
Her sonbahar gelişinde sarı sarı yapraklarla,
Kuru dallar arasında sen gelirsin aklıma.”
**
CEZALAR CAYDIRIR MI?
Kayseri Valisi Şehmus Günaydın, Kayseri’de maske takma yasağından beri 13 bin kişiye 12 milyon TL ceza yazıldığını açıkladı.
Ardından da sordu: “Ceza yazan kolluk kuvvetlerine direnmenin anlamı ne?”
Günaydın, ayrıca cezalarla ilgili yaptığı değerlendirmede bir başka satır başı açarak “Yürürken sigara içmek cezaya tabidir vatandaşlarımız buna dikkat etmeli” uyarısında da bulundu.
Vali Şehmus Günaydın’ın yaptığı uyarılardaki bir başka bölümde ise “İhtiyaç oldukça yeni tedbirleri de alacağız, hep beraber inşallah bu süreci kısa sürede atlatacağız. Bunun için ceza yazmak gerekiyorsa, ceza da yazacağız. Şu ana kadar 13 bine yakın vatandaşımıza maske takmadığı için ceza yazdık. Bu çok büyük bir rakam, eski parayla yaklaşık 12 trilyon para yapıyor. Herkes bu işe dikkat edecek, herkes bura da kurallara kaidelere uyacak ve neticeyi de öyle alacağız inşallah.” Bu konuda son derece hassas olduklarını bir kez daha üstüne basa basa vurguladı.
Kurallara uymayanlara 900 TL ceza yazılıyor.
Yaklaşık ilimiz nüfusunun yüzde biri civarında ceza yazılanlar.
Geriye kalıyor yüzde 99.
Ancak gelin görün ki geçen hafta itibarı ile Sağlık bakanı Fahrettin Koca’nın yaptığı açıklamada göre Kayseri yüzde 39.37’lik bir oran ile Türkiye birincisi çıktı vaka artışlarında.
Elbette ki herkesin başına bir polis veya jandarma dikme şansınız yok.
Herkes kendi doktoru olmalı bu süreçte.
Yapılan uyarılara uymalı, en azından kendi hayatına saygı duymasa dahi empati yaparak başkalarının sağlığına ve insan haklarına saygı göstermeli.
Peki başlığımızdaki soruyu yineleyelim.
Cezalar caydırır mı?
Tablo ortada.
Yorum size ait.
**
KAN GÖVDEYİ GÖTÜRÜYOR…
“Milletimiz güçlü bir millet olmaya azmetmiştir. Bunun gereklerinden biri de kadınlarımızın her konuda yükselmelerini sağlamaktır. Bundan dolayı kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamaklarından geçeceklerdir. “ Mustafa Kemal Atatürk
“Kadın Cinayetleri” kanayan yara.
Yıllardır toplumun en büyük sorunlarından birisi.
İstanbul sözleşmesi toplumu ikiye bölmüş durumda.
Destekleyenler kadar karşı olanlar veya bir başka ifade ile köstekleyenlerde var.
Her iki durumda da akan kan durmuyor.
İlimizde de son dönemlerde artan kadına yönelik şiddet ve cinayetler var.
Son olarak ilimizde meydana gelen iki farklı vaka kadına şiddet olaylarının bir kez daha irdelenmesi bağlamında öne çıktı.
İşte size son Aile dramı, Kadına yönelik şiddetin satır başları.
Gözü dönmüş kocanın, boğazını kestiği eşini eşarbıyla boğmaya çalıştığı anların görüntüsü insanın kanını dondurdu. Boşanmak üzere olduğu hamile eşini çıkan tartışmada bıçaklayarak ağır yaralayan şahıs tutuklandı.
Kadın Ana, eş, kardeş, sevgili, her şey demek.
Kadın; Toplumun bilinçlenmesinin mihenk taşı aynı zamanda.
Kadını eğitirseniz toplumu da eğitmiş olursunuz.
Kadına şiddeti çocuğunu eğiten Anne önleyebilir.
Bir erkeği eğitirsen bir kişiyi, bir kadını eğitirsen bir aileyi eğitmiş olursun.
Eğitim her şey demek.
Konu ile ilgili ilimizde Toplum Destekli Polis ekipleri yoğun çalışıyor.
İl Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik şube ekipleri, 15 Ağustos-15 Eylül arasında 214 kadına Kadın Acil Destek (KADES) uygulaması hakkında bilgilendirme yaptı.
Okullar açıldı. Minik yavrularımızı özellikle de kızlarımızı iyi eğitirsek toplumsal bir kaos olan ve yıllardır dinmeyen kana olan Kadına Şiddet ve kadın cinayetlerinin önüne bir nebze olsun geçebiliriz.
Ulu önder ile başladık onunla bitirelim yazımızı.
“Zaman ilerledikçe, ilim geliştikçe, medeniyet dev adımlarıyla yürüdükçe; hayatın, asrın bugünkü gereklerine göre evlat yetiştirmenin güçlüklerini biliyoruz. Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye, eski devirlerdeki gibi basit değildir. Gerekli özellikleri taşıyan evlat yetiştirmek, pek çok özelliği şahıslarında taşımalarına bağlıdır. Bu sebeple kadınlarımız, hatta erkeklerden daha çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgin olmaya mecburdurlar!”
**