MUSTAFA CENGİZ


YENİ DÜNYA’DA TOPRAK, POLİTİKA EKONOMİMİZ NASIL ŞEKİLLENECEK?-2

Türkiye her zaman bölgenin en gözde ülkesi oldu. Olmaya da devam ediyor. Her geçen gün stratejik önemiş kat be kat artıyor. Bu nedenle herkesin daha uyanık olması gerekiyor. Bu ülkeyi topla tüfekle yıkamayanlar şimdi yeni tezgahlar peşindeler. BOP projesi olanca hızı ile sürüyor. Sınırlar açıldı bir başka nüfus yoğunluğu ile ülkenin dini, dili, öf ve ananesi, adetleri, gelenekleri, ırksal özellikleri hepsi ama hepsi yerle bir edilmek kısaca Araplaştırılarak bedevi kültürü yaygınlaştırılmak isteniyor. Daha önceki dönemlerde de zaman zaman ve son olarak iki gün süre ile bu köşede Ramazan Kurtoğlu’nun önemli fikirlerini paylaşmaya gayret ettim. Düşününler için gerçekten Dünya’da ve ülkemizde geleceğe dair sürekli sorunlar sarmalına yenileri ekleniyor. Kimileri kanla çizilen ülkemizin haritasını 1. Dünya savaşından bu yana yine ve yeniden Cetvelle çizmeye ve bizi belli bir dair içinde kısır döngüye, savaşa, sefalete, açlığa, kan ve göz yaşına boğmak istiyorlar. Daha sizler bazı şeylerin farkında değil misiniz? O halde lütfen daha geç olmadan uyanın lütfen… Günaydın Türkiyem…


Türkiye ve Dünya gerçeklerine devam diyoruz.

Konuğumuz Ramazan Kurtoğlu@KurtogluKagan

Son gelişmelere dair tespitler ve geçmişten geleceğe önemli atıflar ile başta ABD-Çin-İsrail ve diğer ülkelere dair dengeler ve Türkiye gerçekleri.

Devam ediyoruz. 

KLASİK TAKTİK...

Bakın ne diyor Kurtoğlu?

"Emperyalizmin klasik taktiği;

1-Hedef alınan ülkeyi borçlandır

2-Borçlu ülkeyi istihbarat ağıyla donat.

Borç ile ekonomik yapısını,

İstihbarat ile dini ve milli değerlerini çarpıtarak  toplumsal kargaşa çıkar ve istikrarsızlaştır.

Osmanlı Türkiyesi’nin sonundan ders almamışız!"

ÇOK GEÇ OLMADAN!

Uyarılarına devam ediyor Kurtoğlu.

Geç kalınmaması da en önemli tavsiyesi.

Bakın ne diyor?

"Türk Milleti; nasıl bu canımızı ve vicdanımızı yakan, toplumsal-ekonomik-siyasi çürümenin içine düştü?

Ben Türküm ve bu vatanın sahibiyim diyen herkes bu dört kitabı okumalı. 

(Prof. Dr Ahmet Mumcu Osmanlı Devleti'nde Rüşvet, Prof. Dr. Orhan Türkdoğan Aydın Sınıfın Anatomisi, Mahmut Çetin Dededen Toruna Genetik İhanet ve Boğaz'daki Aşiret ) 

Aksi önce dizimizi döver sonra da kafalarımızı duvara çarparız ama korkarım ki çok geç olabilir!”

IŞIK HIZI İLE GELEN NE?

İşte size ilginç ve önemli bir tespit daha.

Neler mi oluyor Dünya'da?

İşte size cevabı; "Finans endüstrisini, gıda-ilaç yani biyoteknolojiyi, medya ve sinemayı, dış politikayı, kültür ve sanat ile ilim ve bilimi yönlendirenler insanlığın şuur altını da şekillendirir, elbette haritayı da onlar çizer. 

Yeni insan modeli ve dünya haritası ışık hızıyla geliyor.

“Beklenen Kurtarıcı” nın gelmesi için iki şeye ihtiyaç var:

Şiddet ve ölümler sürekli olmalı.

Günah ve sapkınlıklar artarak dünyanın cehenneme dönmesi gerekir.

Yahudi-Hırıstiyan-Müslüman ve Yeniçağ Tarikatları için “kurtarıcı”  Amik Ovası-Şam-Kudüs arasında zuhur edecek deniyor.”

GÖZDEN GEÇİRME ZORUNLULĞU...

Israrla ve üstüne basa basa söylüyor bir kez daha.

Israrla Diyor ki Kurtoğlu; 

"Türkiye şu beş hususu yeniden gözden geçirmelidir:

1-Açık Semalar Anlaşması

2-İklim Değişiklikleriyle alakalı düzenlemeler

3-WHO/Dünya Sağlık Teşkilatı

4-2006 tarihli ata tohumu ile alakalı düzenleme

5-Büyükşehir kanunu ve köylerin mahalleye dönüştürülmesi."

Devam edelim yine Hoca’nın tavsiyeleri ile;

“Devletimizin her kurumu ve Türk Milleti, iktidarıyla muhalefetiyle 2030 yılında, bölgede ve dünyada bugünkü  haritanın -insanlığın olmayacağını, fakirlik ve kaosun daha da artacağını hesaba katarak bireysel, ailevi, millet bağlamında  yeni bir hayat kurgusuna hazırlık yapmalıdır.

Aklı ve zihni “bacağının arasına -midesine” sıkıştırılmış insanlık “Küresel Akıl”ın önüne koyduğu biyoteknolojik gıda ve ilaç başta, elekromanyetik teknolojiler vb herşeye sorgulamadan tapındı, demokrasi oyunuyla kitlelere siyasi şoförleri” seçtirdiler ancak sistem otomatik pilotta!

KAPIDAKİ TEHLİKE: KÖTÜ BESLENME

Geldiğimiz nokta burası.

Hayat pahalılığı nedeni ile halkımız ir türlü arzu ettiği seviye de beslenemiyor.

Bırakın beslenmeyi geçinemiyor bile.

Bu acı gerçeğe şu tespitle dikkat çekiyor Kurtoğlu; 

Türk Milleti’nin bölücü terör hatta dahada tehlikeli sinsi bir düşmanı var: KÖTÜ BESLENME

Modern beyaz buğday ağırlıklı ekmek-bulgur-her nevi unlu mamuller, pirinç, fabrikasyon tavuk, gazlı ve NBŞ yüklü içecekler vb.

Sperm sayısı/kısırlık ve 1.5”e düşmüş doğurganlık, şeker, alzaymır…”

KULAĞA KÜPE UYARILAR...

Ramazan Kurtoğlu@KurtogluKagan “Ordu-Cami-Adliye: Bu üçlüye siyaset girdimi tuzu kokutur ki "Keser döner sap döner gün gelir hesap döner” diye bir sözümüzde vardır.

Sayın Ümit Özdağ’ın görüşlerini beğenmeyebilirsiniz ama bu yöntemle bir siyasetçi susturulmamalı.

Sayın Erdoğan’a tarihte yapılan yanlıştı bu da yanlış.

Türk Devleti/Ordusu ve millet olarak şok muhtemel gelişmelere hazırlıklı olmalıyız. Önümüzdeki yıllar siyasi-iktisadi-toplumsal depremlerin çok hızlı patlayacağı “matruşka şoklar” dönemi. 

Ava giderken av olmamak politikası ilk şart. 

Dönem puslu, kaygan ve kaypak TSKyı tahkim şart.”

SEÇİMLERE DAİR…

Birde Erken Seçim senaryoları ve olası önümüzdeki genel seçimlere dair bir öngörüsü var Kurtoğlu’nun.

“Türkiye’de 65 sağ 35 sol klasik bir seçmen dağılımı vardı.

Ancak artık partilere dağılmış 40 Milliyetçi, 20 sol, 20 muhafazakar, 10 liberal, 10 diğerleri var ve seçimlerde geçişkenlik yüksek. 

Milliyetçi bloktan oy alamayan birinin Cumhurbaşkanı-partinin iktidar olması imkansız…”

Sanırım bu İmamoğlu ile Yavaş arasındaki tercihe bağlı bir öngörü. 

Siz ne dersiniz bu konuda?!...

Türkiye her zaman bölgenin en gözde ülkesi oldu.

Olmaya da devam ediyor.

Her geçen gün stratejik önemiş kat be kat artıyor.
Bu nedenle herkesin daha uyanık olması gerekiyor.

Bu ülkeyi topla tüfekle yıkamayanlar şimdi yeni tezgahlar peşindeler.

BOP projesi olanca hızı ile sürüyor.

Sınırlar açıldı bir başka nüfus yoğunluğu ile ülkenin dini, dili, öf ve ananesi, adetleri, gelenekleri, ırksal özellikleri hepsi ama hepsi yerle bir edilmek kısaca Araplaştırılarak bedevi kültürü yaygınlaştırılmak isteniyor. 
Daha önceki dönemlerde de zaman zaman ve son olarak iki gün süre ile bu köşede Ramazan Kurtoğlu’nun önemli fikirlerini paylaşmaya gayret ettim.

Düşününler için gerçekten Dünya’da ve ülkemizde geleceğe dair sürekli sorunlar sarmalına yenileri ekleniyor.

Kimileri kanla çizilen ülkemizin haritasını 1. Dünya savaşından bu yana yine ve yeniden Cetvelle çizmeye ve bizi belli bir dair içinde kısır döngüye, savaşa, sefalete, açlığa, kan ve göz yaşına boğmak istiyorlar.

Daha sizler bazı şeylerin farkında değil misiniz?

O halde lütfen daha geç olmadan uyanın lütfen…

Günaydın Türkiyem…