KADİR DAYIOĞLU

Tarih: 17.04.2025 11:51

VENEDİK KRİTERLERİ (1)

Facebook Twitter Linked-in

Dostlar, eşimin kalça ameliyatı (protez) nedeniyle, yazamadım… Günümüzün “mânâ ve önemine” binaen, bugün ve yarın, aynı zamanda, bir referandum öncesi, on beş yıl önce yazdığım iki yazımı vermek istiyorum. Laf aramızda, geçmişte güzel yazılar yazmışım. 

***

Arşiv karıştıkça önüme çıkıyor, güzel yazılarım. Tabii, bunları kitaplaştırmak için hem zamanım ve hem de gücüm yetmiyor artık. Umarım, çocuklarım değerlendirir. Elli üç yıllık can yoldaşım, evgil eşim için, dualarımız müşterek olsun.

***

Referandum çalışmaları son hızla devam ediyor... Çoğu insan neye “evet” neye “hayır” diyeceğini bilmiyor... Mesela “evetçilerin” ya da “hayırcıların”“Venedik Komisyonu’nun, “Referandumlara İlişkin İyi Uygulama Raporundan (2007)” haberi var mı? Haberi olanlar da ne derecede içeriğini biliyor...

***

Bu konuda şunu: Kampanyayı yürüten siyasi parti mensuplarını büyük bir bölümünün, bunların içeriğini bilmelerini bir yana bırakın, “isimlerinden” habersiz olduklarını rahatlıkla söyleyebiliriz... 

***

Kusura kalmayın da biz de işler; “Saldım çayıra mevlam kayıra” yöntemleri ile yoluna devam ediyor... Şu soruyu sormak durumundayız: “AB Standartlarında Anayasa!” sloganı ile hareket eden AKP ne derecede bu standartlara uyuyor? 

***

Bu konuda “amel” ile “niyet” arasındaki ilişkiyi referandum sürecinde olması gerekenler ile olmayanları karşılaştırdığımızda görebiliriz... Yani referandumda, ne kadar, “Referandumlara İişkin İyi Uygulama Raporu”’na uygun davranılıyor?

***

İşine gelirse “AB Standardı”, işine gelmezse “Ankara kriterleri”... Yok öyle şey... Bir kulübe, bir topluluğa girdiğinizde ya da girmek istediğinizde onların kurallarına göre oynamak zorundasınız... 

***

“Evet” ya da “hayır” diyeceklerin ufkunu açabilmek ve “amel” ile “niyet” arasındaki bağı kurabilmek için ünlü hukuk adamı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) eski yargıçlarından Rıza Türmen’in konu ile ilgili kaleme aldığı makalelerden bir demet sunmak istiyorum... 

***

Umarım okuyanların kafalarında, “amel” ile “niyet” arasındaki ilişki, somutlaşmaya başlar... 

***

Rıza Türmen şöyle diyor: “Referandum halka gitmekse, o zaman halk iradesinin serbestçe açığa vurulmasının güvence altına alınması referandumun en temel koşulu. Bunun için gereken önlemlerin alınması hükümetin sorumluluğu. Hükümetin somut olarak yapması gerekenler Venedik Komisyonu’nun ‘Referandumlara İlişkin İyi Uygulama Raporu’ başlıklı 2007 raporunda yer alıyor.”

***

Raporda  “Fırsat Eşitliği” başlığı altında şunlar belirtiliyor: Referanduma sunulan öneriyi destekleyen ve karşı çıkanlar arasında fırsat eşitliği garanti altına alınmalıdır. Bu, yönetimin tarafsızlığıyla sağlanabilir. 

“Tarafsızlık özellikle şunları kapsamalı:

- Referandum kampanyasında eşitlik,

- Devlet radyo ve televizyonlarında eşitlik,

- İlan ve panolarda eşitlik.”

***

Nasıl böyle bir durum gözüküyor mu orta yerde?

***

Rapor ayrıca referandum kampanyası sırasında yapılan harcamaların saydamlığı üzerinde duruyor.
Raporda, referandumda hükümetin bir öneriyi destekleyebileceği, ancak aşırı tek yanlı bir kampanya ile referandumun sonucunu etkilememesi ve devlet olanakları ile kampanya yürütmemesi gerektiği belirtiliyor.

***

Venedik Komisyonu’na göre, referandumdan önce, oy vereceklere hükümet tarafından hazırlanan bir açıklayıcı rapor gönderilmeli. Bu rapor, lehte ve aleyhte bütün görüşlere dengeli ve nesnel bir biçimde yer vermeli.

***

“Nasıl ki, referandumlar ülkesi olan İsviçre’de, hükümet oy verecek yurttaşlara referandumdan en erken 4, en geç 3 hafta içinde bir belge yolluyor. Bu belgede nasıl oy verileceği, referandumun konusu, lehte ve aleyhteki görüşler hakkında bilgi verilmekte. Bunu yaparken dengeli davranmaya, hükümetin desteklediği görüşe ayrıcalık yapmamaya özen gösterilmekte.”

***

İçeriği bir yana bırakın; bu kampanya, “Referandumlara İişkin İyi Uygulama Raporu’na” uygun yapılıyor diyenler rahatlıkla “evet” yapılmıyor diyenler huzur kalp ile “hayır” diyebilirler... (Devamı yarın)

 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —