MUSTAFA CENGİZ


ÜRETİM, İSTİHDAM VE İHRACAT DESTEKLENMELİ! AMA NASIL?!.

Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Kasım Ayı Meclis Toplantısı geride kaldı. Görünen o ki sanayici bayağı endişeli. Evet… 2024 Bitiyor. 2025 İle ilgili beklentiler şimdilik bunlar. Sürprizlere gebe bir tabloyu herkes merakla bekliyor. Eğer birde Erken Seçim falan olursa Mart’ta bu tablonun nerelere evrilebileceğine dair müneccim olmak gerekiyor…


Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Kasım Ayı Meclis Toplantısı geride kaldı.

Görünen o ki sanayici bayağı endişeli.

Hem başkan Mehmet Büyüksimitci, hem de Meclis Başkanı Abidin Özkaya özellikle ABD seçimlerinden sonra Ocak ayında görevi devralacak olan ve verdiği ara akabinde ikinci kez seçilen Donald Trump'ın gümrük duvarlarını yükseltmesi, ilave gümrük vergileri getirmesi gibi açıklamaları nedeni ile bir hayli endişeliler. 

Yönetim Kurulu Başkanı Büyüksimitçi, üçüncü çeyrek rakamlarını değerlendirdiği konuşmasında, sanayide yaşanan yüzde 2,2'lik daralmaya vurgu yaparak, piyasalardaki durgunluğun kalıcı hale gelmemesi için, üretim, yatırım, istihdam ve ihracat kapasitesinin korunmasının büyük önem taşıdığını belirtti.

DEFTERDAR KAYA MİSAFİR OLDU…

Her meclis toplantısında önemli bir ismi ağırlama geleneği bu kez KAYSO’da Kayseri Defterdarı İbrahim Kaya ile devam etti.

Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Kasım Ayı Meclis Toplantısı, Kayseri Defterdarı İbrahim Kaya'nın katılımı ile Meclis Başkanı Abidin Özkaya Başkanlığında gerçekleştirildi. 

Kayseri Defterdarı İbrahim Kaya, sanayicilere önemli satır başlarını aktardı ve sorularını da cevapladı.

KAYSO meclis salonunda yapılan toplantıya, meclis üyeleri, meslek komitesi üyeleri, disiplin kurulu üyeleri, yüksek istişare kurulu üyeleri ve Kayseri Genç Girişimciler İcra Kurulu üyeleri katıldı. 

KAYSO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyüksimitci, toplantıya katılımlarından dolayı Kayseri Defterdarı İbrahim Kaya’ya teşekkür ederek,  Saadet Partisi’nin 9. Olağan Kongresi’nde genel başkanlığa seçilen Mahmut Arıkan’ı tebrik etti.

2025 YILI ENFLASYON BEKLENTİSİ 

Özkaya, ihracat yapan firmalara ellerindeki pazarları kaybetmemeleri için ihracat bedellerinin döviz bozumunda ilave kur avantajı sağlaması ve yüzde 30 Döviz Alım Belgesine bağlanma zorunluluğunun kaldırılması gerektiğini söyledi.

Yüksek faiz, yüksek enflasyon ve düşük seyreden kurun, üretim, ihracat ve istihdamda tahribata sebep olduğunu ifade eden Özkaya, sıkı para politikasına rağmen enflasyonun yeteri kadar düşmediğini belirterek, “Merkez Bankası'nın uygulamaya devam ettiği sıkı para politikası ve alınacak mali politikalarla inşallah 2025 yılı sonunda enflasyonda beklediğimiz sonuca ulaşacağımıza inanıyorum.

Ekonomimizdeki bu üçlü kıskacın tahribatını minimuma indirecek önlemlerin alınması ve üretimin devamlılığının sağlanması birincil hedef olmalı. Son zamanlarda sıkça duyduğumuz finansal zorluğa giren firma sayısındaki artış hepimizi tedirgin etmektedir. Üretim yapan reel sektör firmalarına kullandırılacak kredilerin faiz oranlarında indirim ve limitlerde genişleme yapılmalı. Aksi takdirde maliyet enflasyonu önlenemez şekilde kemikleşmektedir” diye konuştu.

SANAYİCİ ENDİŞELİ BEKLEYİŞTE!...

ABD seçimlerinden sonra dünyanın belirsiz bir yapıyla karşı karşıya olduğunu ifade eden Özkaya, “Trump'ın gümrük duvarlarını yükseltmesi, ilave gümrük vergileri getirmesi hemen hemen tüm ülkeleri etkileyecek. 

Burada ülkemizi en çok etkileyecek olan Rus gaz şirketine konan finansal yaptırım. 

Bu konu çözülemediği takdirde, sonuçları ülkemiz açısından ağır olabilir.

Böyle bir olumsuzluğun hem ülkemizde hem de ticari ilişkilerimizin ve yoğun olduğu Avrupa ülkelerinde enerji maliyetlerini artırma ihtimali var. 

Umarım bu kaygılarımız gerçekleşmez” diye konuştu.

Son olarak asgari ücrete değinen Özkaya şunları söyledi; “Hem çalışanlarımızın hem de işverenlerimizin talep ve ihtiyaçlarına cevap verecek, ülkemizin içerisinde bulunduğu ekonomik gerçeklerimizle uyumlu olan, verimlilik esaslı, üretimin sürdürülebilirliği esaslı bir rakamın tespiti önemlidir. 

Bu konuda tüm tarafların duyarlı olacağına inanıyorum. 

Zira dış pazarlarda firmalarımızı çok zor bir sürecin beklediğini hepimiz biliyoruz”

“TRUMP İLE BU DÖNEM İLİŞİKLERİN 

DAHA OLUMLU OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM”

Konuşmasında ABD seçimlerini de değerlendiren Büyüksimitci, Özkaya’nın tespitlerinin aksine kendisinin seçimler sonrasında oluşacak tablo ile ilgili iyimser olduğuna dikkat çekerek, “Bildiğiniz gibi ihracatımızın yaklaşık yüzde 10’unu ABD’ye yapıyoruz. 

Donald Trump’in ilk döneminde, çelik ve alüminyum gibi sektörlerde, başta Çin olmak üzere birçok ülkeye karşı gümrük vergileri artırılmıştı. Benzer politikaların geri dönebileceği ihtimali düşünülmeli. 

Ancak Trump ile bu dönem ilişiklerin daha olumlu olacağını düşünüyorum. 

İki ülke arasındaki olumlu ilişkiler, özellikle savunma sanayi, enerji ve ticaret alanında fırsatlar sunabilir. 

Bu süreçte ABD ile ilişkilerin çok boyutlu olarak değerlendirilmesi ve olası gümrük politikalarına karşı hazırlıklı olunması önem arz ediyor” dedi.

Bu konuya dair herkeste olduğu gibi KAYSO’da da çelişkiler mevcut.

Sanırım Trump’ın koltuğa oturması ile birlikte yaşanacakları hep birlikte göreceğiz.

Ziya şu anda tablo tam bir “Serseri Mayın” gibi.

Ne zaman ne olacağını ve piyangonun kime vuracağını kestirmek olası değil!

 “ÜRETİM, YATIRIM, İSTİHDAM VE 

İHRACAT KAPASİTESİ KORUNMALI” 

Konuşmasında üçüncü çeyrek büyüme rakamlarını değerlendiren KAYSO Başkanı Büyüksimitci, “Bugün Türkiye İstatistik Kurumu tarafından 2024 yılı üçüncü çeyrek verileri açıkladı. 

Türkiye ekonomisi, yılın üçüncü çeyreğinde yıllık yüzde 2,1 büyürken, üçüncü çeyrekte bir önceki çeyreğe kıyasla, yüzde 0,2 daraldı. 

3. çeyrekte en hızlı büyüyen sektör yüzde 9,2 ile inşaat olurken, sanayide maalesef yüzde 2,2 oranında bir daralma söz konusu. 

Piyasalardaki durgunluğun kalıcı hale gelmemesi için, üretim, yatırım, istihdam ve ihracat kapasitesinin korunması büyük önem taşıyor” dedi.

 “HEDEFLERDEKİ SAPMALAR 

SANAYİCİMİZE EK MALİYET GETİRDİ”

Kur tahminleri ve enflasyon hedeflerindeki sapmalarınsanayicilere ek maliyetler getirdiğini kaydeden Başkan Büyüksimitci, “Planlamasını resmi verilere göre yapan sanayicilerimiz ve özellikle ihracatçı firmalarımız gün sonunda bir zararla karşı karşıya kalıyor. 

Bu zararın telafisi için belirli adımların atılması gerektiğini, meclis toplantılarımızda defaten belirttik ve ilgili makamlara ilettik. İhracatçıya verilen yüzde 2 döviz dönüşüm desteğinin herhangi bir şarta bağlanmadan en az yüzde 5’e çıkarılması gerekiyor. 

Diğer taraftan yükselen faiz oranlarıyla birlikte, krediye erişim imkânının büyük oranda daralmış olması, bunun yanı sıra döviz kurunun uzun zamandır sabit kalması sanayicilerimizin yatırım ve ihracatlarını olumsuz etkilemeye devam ediyor” dedi.

“ENFLASYONDA BEKLENEN 

HEDEFLERE HENÜZ ULAŞAMADIK”

Enflasyonun düşürülmesi noktasında bir kararlılık olsa da, henüz beklenen hedeflere ulaşılamadığını kaydeden Büyüksimitci şunları söyledi: “Ekonomimizin en temel sorunlarının başında enflasyon geliyor. Bu konu sanayiciler başta olmak üzere toplumun her kesimini derinden etkiliyor. 

Yüksek enflasyon ortamı, girdi maliyetlerinde büyük artışlara neden olurken, küresel ekonomik belirsizlikler de ihracat ve dış talep üzerinde baskı oluşturuyor. 

Bunun dışında, kurdaki artışın enflasyon artışının altında kalması, ihracatçı firmalarımızı fiyatlandırma ve rekabet edebilirlik anlamında zora sokuyor. 

Merkez Bankası ve 2024-2026 Orta Vadeli Planenflasyon hedeflerinde ilk açıklanan rakamlar ile şimdiki açıklanan rakamlar arasında makasın açıldığını görüyoruz. 

 “KUANTUM BİLGİSAYAR TEKNOLOJİSİNE 

SAHİP OLAN NADİR ÜLKELERDEN BİRİYİZ”

Konuşmasının sonunda TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi’nde geliştirilen ülkemizin ilk kuantum bilgisayarı, QuanT’ın ülkemize ve milletimize hayırlı olması temennisinde bulunan Başkan Büyüksimitci, “Şu an dünyada kuantum bilgisayar teknolojisine sahip olan az sayıdaki ülkeden biri olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. 2025 Uluslararası Kuantum Bilimi ve Teknolojisi Yılı'na büyük bir umutla giriyoruz. 

TOBB ve TOBB ETÜ olarak, üniversite-sanayi iş birliğinin en güzel örneklerinden birine imza atmaktan gurur duyuyoruz. QuanT’ın hayata geçmesinde büyük emekleri olan hocalarımıza ve araştırma ekiplerine çok teşekkür ediyorum.” şeklinde sözlerini tamamladı.

“ASGARİ ÜCRETTE ADİL DÜZENLEME 

YAPILACAĞINA İNANIYORUM”

Yılın sonuna doğru yaklaşırken, asgari ücret tartışmalarının ekonomi gündeminin önemli başlıklarından biri haline geldiğini ifade eden Büyüksimitci, “Bu konu hem çalışan memnuniyeti hem de iş verimliliği açısından büyük önem taşıyor. 

Çalışanlarımızın refah seviyelerinin ve yaşam standartlarının yüksek olması, işverenler olarak hepimizi mutlu eder. 

Bu durum şirketlerimizi daha başarılı ve sürdürülebilir kılar. 

Asgari ücret artışının insanların geçinebileceği, çalışanlarımızın mutlu olacağı bir rakama getirilmesi önemli ancak, düzenleme yapılırken bunun etki analizinin yapılması çok daha önemli. 

Çalışanlarımızın gelirini arttıracak, ülkemizde üretimin devamlılığını sağlayacak böylesine önemli bir konu, siyasi malzeme yapılmadan ele alınmalı, gerçeklikle bağdaşmayan popülist söylemlerden uzak tutulmalıdır. Tarafların bu konuda adil bir düzenleme yaparak, ülkemizin gerçeklerinden kopmayacak bir rakam tespit edeceğine inanıyorum” dedi.

Evet… 2024 Bitiyor.

2025 İle ilgili beklentiler şimdilik bunlar.

Sürprizlere gebe bir tabloyu herkes merakla bekliyor.

Eğer birde Erken Seçim falan olursa Mart’ta bu tablonun nerelere evrilebileceğine dair müneccim olmak gerekiyor…