KADİR DAYIOĞLU

Tarih: 08.04.2025 10:59

TRANSFER ÜCRETLERİ

Facebook Twitter Linked-in

Sahneyi siyasette, transfer ücretleri ne kadar? Bilmiyorum ama futboldakini az çok biliyorum… Milyon milyon avro, dolarlar havada uçuşuyor. Bâri bir, işe yarasa… Avrupa’da, bu denli transfer ücretine rağmen “nal topluyoruz!”

***

Arada sırada elde edilen başarılarla, övünüp duruyoruz. Tabii, bunun önemli nedenlerinden birisi, profesyonel bir olayın, amatörce ve amatörlerce yönetiliyor olması… 

***

Geçenlerde aziz dostum Ünsal Özberk ile sohbet ediyoruz… Kayseri’de iken Demirspor’da top oynardı. Ünlü futbolcularından. abisi, “Altındiş Ünal” de Demirspor’da oynardı… Ünal abinin ön dişlerinden birisi, altın kaplamaydı… Sanırım, biz orta sondayken, o, Lise sondaydı.

***

O yıllarda, Kazım Okat, Saadettin Avcı, Eskişehirli SadıkHoşgör Abi, İstanbul Denizcilik Yüksek Okulu’nu kazanmışlar, beyaz elbiseli okul kıyafetleri ile, “caka satarak” gezerlerdi, Kayseri’de… Deniz Harp Okulu öğrencisi sanırdınız. Mezun oldular, “Gemi Makine Mühendisi” olarak…

***

Şarapçı Zeki, Metin Abi, Fikret Arıman, Hayri Özduygu, Gürkan Onat’ın Demirspor’da oynadığı yıllar. Tabii, o yıllarda, amatör kümede de, “büyük!” transfer ücretleri ödenirdi. Neydi, o günler… Tahsile devam etmeyenlere, genellikle kurum takımları işçi kadrosundan göreve başlatır, haliyle iş garantisi  verilirdi. Tahsile devam edenler ise, aşağıda anlatacağım gibi, Ünsal’ın aldığı gibi transfer ücreti alırdı. 

***

Ünal Abi, Demirspor’un yöneticisi “Rauf babaya” (Işıldar) kardeşini övüyor. Demirspor’a almalarını öneriyor… Teklif gelince Ünsal sabahlara kadar uyuyamıyor. Ne de olsa, mahalle takımından, Demirspor’a transfer olacak... Demirspor da o zaman çok güçlü, futbolcularını, DDY’da kadrolu çalışabilme imkanı da var…  Babaları da DDY’ın çalışıyor. Ünlü sanatçı Özge Özberk de Ünsal’ın kızı…

***

Uzatmayalım, Ünsal, gidiyor, imzayı atıyor. Lisans Demirspor’a çıkıyor. Artık, Demirspor’un izni olmadan, başka bir kulübe geçmesi mümkün değil, artık. Tabii, Lise talebesi, ne bilsin, lisans inceliklerini… İmzayı attıktan sonra, Ünsal saf saf soruyor;

- Transfer için bir şey vermeyecek misiniz?

- Neden vermeyelim…

Diyor Rauf Baba.

Kulüp lokalinin garsonunu çağırıyor,

- Oğlum bize iki şişe ayran getir,

Ayran geliyor; Rauf Abi, birisini kendisi içiyor, diğerini Ünsal’a veriyor.

- İşte bak transfer ücretin

Ünsal bunu gülerek anlattı bana… “Kadirciğim, işte ben Demirspor’a, bir cam şişe ayrana transfer olmuş birisiyim!”, dedi.

***

Gelmişten geçmişten uzun uzun konuştuk. Mesela, beni Demirspor’a götürmek istemişti, biz de Erciyesspor’a imza attığımızdan bir türlü lisansımı vermemişlerdi. 

***

O zaman usul öyleydi. Gençlere imza attırırlar; yerinden kımıldamaz ederlerdi… “Bana ne transfer ücreti verdiklerini” sual edecek oluşanız, “eski püskü, çivileri çıkan” bir futbol ayakkabısı… Zaten, sanırım iki maç kadar oynadım, oradan İstanbul’a okumaya gittim.

***

Fena topçu değildim. Sümer Orta’da okurken Ruhi Birgen, Mehmet Dörttepe, Gürçay Erdim, Rıdvan Uysal, Ahmet Doğan Işık, Mustafa Öngü, “Sarı” Feridun, “Gözlüklü” Mahmut, Mustafa Uzunoğlu, Seyfullah Öztürk, İbrahim Şahin Ünlü ile sürekli top oynardık Sümer arazisi akasyaları arasında. Akasyalar kale olur. Topumuz da, küçük çaplı lastik top.

***

Ruhi, Gürçay, Dörttepe futbola devam etti… Gürçay ve Dörttepe rahmetli oldu… Uzunoğlu da… Dörttepe, o zaman yaşça bizden büyüktü. Fenergençlik’te oynardı. Fenergençlik, adete, Sümerspor’un “paf takımıydı!” 

***

Seyfullah, aynı zamanda iyi atletti. Okullar arası yarışta, hep birinci olurdu… Bir gün, maç yaparken kavga etmiş. Vurunca, yere yıkmıştım.  O da yerden aldığı bir taş ile kafamı yarmıştı. Hemen lojmanlarda oturanlar, müdahale ettiler, tentürdiyot falan sürüp tedavi ettiler. 

***

Tabii, eve varınca, rahmetli pederden de iyi bir dayak yedim. Bir gün sonra, rahmetli Yedekçioğlu ikimizi odasına çağırdı; “Barışın bakalım!”, dedi. “Bir daha kavga ederseniz, kulağınızdan tutup akrep atar gibi, sizi okuldan atarım!”, demişti. Tabii, rahmetli Peder, aynı zamanda arkadaşı olan Yedekçioğlu’na olayı bildirmiş. Haberim sonradan oldu...

***

Sümer Camii, yeni yapılıyordu. Fabrika Müdürü İbrahim Etçioğlu… Fabrika’nın tüm imkanlarını okula sunardı. Dedim, Okul müdürümüz de Kâzım YedekçioğluKazım Hocamız da Ünsal’ın dayısı olur… Şimdi o akasyalı yeşil alan yerinde binalar yükseliyor. 

***

İyi anımsarım, Rıdvan’ın abisi “Erol kaptan”, müthiş santrhaftı… Fenergençlik’ten Sümerspor’a geçmişti. Sanırım oradan da Şekerspor’a…

***

Bileğine de çok güçlüydü… Rıdvan’ın arkadaşları olduğumuzdan bizi korurdu, Sümer’de… Rıdvan’ın lakabı da “Rodi” idi. Tommik’sin “Rodi”sine çok benzerdi. Sümer Orta Okulu’nda çok güzel günlerimiz geçti… 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —