Hayatımın her alanında eğitim ve sağlık harcamalarından tasarruf edilemeyeceğine inanırım, varlıklı veya yoksulun imkanları dahilinde bu iki maddeye harcama yapmaları zorunludur.
Özel hayatımda ve ticari hayatımda israfa, gösterişli yaşamaya, savurganlığa ve şımarıklığa hiç yer vermemişimdir.
Devlete veya bir başkasına ait olan ama benim uhdemde bulunan parayı benim diye sahiplenip günümü gün ederek sonrada ah vah diye sızlanmadan kimseye muhtaç olmadan yaşamayı özümsedim ve isteklerimi ona göre ayarlayarak yaşamımı idame ettirmekteyim.
Zaman zaman da olağanüstü durumların olabileceğini düşünerek zor günler için birikim yaptım, fakat zamanı gelince de rahatlıkla devlete veya şirkete olan borcumu ödemişimdir.
Bu düşüncem işlerimin en iyi olduğu zamanda bile değişmedi, kaldı ki günümüzde zorlanmayan ve zorluk yaşamayan esnaf ve sanayici yoktur.
Gelecek günlerin daha zor olacağını söyleyen ekonomistlerin tavsiyelerine uyarak çok daha dikkatli hareket etmenin şart olduğuna inanıyorum.
İnsanlar harcama yaparken genellikle satın alma düşüncelerinin arkasında ihtiyaç mı yoksa aç gözlülük mü olduğuna dikkat etmezler.
Harcama yaptıkları ürün için “ bu ürünü almam şart mı, ihtiyacım var mı”? diye düşünmezler, sonra da mevcut aile düzenleri hem ekonomik olarak, hem de huzur olarak bozulur.
Bir başkasıyla harcama yarışına girmek kadar ilkel ve görgüsüzce bir yaşam biçimi olamaz, pahalı ve lüks eşyaların, giysilerin olduğu kocaman evde kitap yoksa orada cehalet ve eğitimsizlik vardır.
Kamu kaynakları kullanılarak yapılan her türlü savurganlığa da kimin yaptığına bakmaksızın şiddetle karşı olduğumu çoğu zaman yazmışımdır.
Ankara Belediyesinin konser için yaptığı harcama küçümsenecek bir rakam değildir.
Müfettişlerin hem Ankara, hem de İstanbul Belediyeleri için inceleme başlattığını Basın kanalıyla takip ediyoruz, herhangi bir sakınca ve karşı çıkılacak durum yoktur.
Sonuçta kamu parası, gerekli mi harcandı gereksiz mi harcandı açıklanmalıdır, fakat siz bunu, karşı takım oyuncularının incelenmesini reva görür kendi takımınızda ki oyunculara göz yumarsanız, dokunmaz ve görmezden gelirseniz bunun adına şov yapmak denir.
Örnek verecek olursak, Kayseri Büyükşehir Belediyesinin Gastronomi harcamaları, etkinlikleri, açılışları, karşılamaları ve ağırlama giderlerinde müfettişlik olaylar olamaz mı?
Sizin 23 yıllık İktidarınız da Kamuyu zarara uğrattıkları düşüncesiyle Belediyelere veya kamu yöneticilerine müfettiş göndermeniz oldu mu, şayet olduysa kim ne kadar ceza almıştır, örneği var mıdır?
Memleketimizin en ufak bir israfa, gösterişe ve şımarıklığa tahammülü yoktur.
Yöneticilerimizin hem kendilerine hem de tüm insanlara örnek olacak yaşam sürmeleri ve tasarruf tedbirlerini taviz vermeden uygulamaları beklenmektedir.
Hal böyleyken bu ülkede senden olan benden olan ayrımını sonlandıracak, bu anlayışı yıkacak ve tüm insanlara, idarecilere veya suçlulara eşit mesafede yaklaşması gereken tek yetkili Sayın Cumhurbaşkanı olmalıdır.
“Çeşmenin suyunun her zaman gür akmayacağını, azalacağını ve bir gün kesileceğini göz önünde tutarak bütçenizde ihtiyatlı olunuz.” Vehbi Koç