Defalarca yazdım, “dana etinin kilosu şu kadarken, bunun yarı, üçte bir fiyatına, dana sucuk nasıl satılır?”, diye… Kayseri Ticaret Borsası’nı, Kayseri Ticaret Odası’nı ve Esnaf Odası’nı göreve çağırmıştım.
***
Hatırlarım, yirmi yıl önce, mahkeme karar verir ve ilana çıkardı, ulusal basında; "Taklit ve Tağşiş Yapılan Gıdalar" için. Bunların başında da “sucuk” gelirdi.
***
İşin garbi, mesul müdürü ve sorumlusu da ya bir çoban ya da bir çalışanının adı geçerdi. Nedense, o zamanlar, “patronların” adı geçmezdi.
***
Şimdi bu işi, Tarım ve Orman Bakanlığı yapıyor, “Taklit ve Tağşiş Yapılan Gıdalar" listesini, her ay sitesinde yayınlıyor. Sorumlusu kim; sahibi kim? Belli değil… Ama markasından az çok tahmin edebiliyoruz.
***
Kayseri için önemli bir gelir kaynağı, “pastırma ve sucuk!” Bunlarla mücadele etmesi, sistemden çıkartması gerekenler, ilgili meslek odaları. Tabii, bizlerin “almamak” dışında bir yaptırım gücümüz yok.
***
Hemen belirteyim, ki iyi bir şey, şimdiye kadar, reklamlarını izlediğimiz, tanıtımı yapılan ve çok bilinen ürünler, listelerde gözükmüyor. O nedenle, bunları rahat yiyebilir, hediye edebilirsiniz. Ama diğerleri için bir şey söyleyemem. Taktir, sizlerin…
***
Olay, basına düşünce, ayyuka çıkınca, ODA TV’de çıkan bir haberi paylaşmak istiyorum. Tarih, 27 Ocak 2025…
***
Haber şöyle; Ekim ayında Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından açıklanan "Taklit ve Tağşiş Yapılan Gıdalar" listesi, dikkatleri bir kez daha sucuklara çekti. Ülkemizin en çok sevilen yiyeceklerinden biri olan sucuk, artık sadece lezzetiyle değil, içerdiği sakıncalı maddelerle de gündemde.
Hileli sucuklar, tüketicilerin sağlığını tehdit eden ürünler arasında hızla yerini alırken içlerindeki sahte içerikler ve sağlık açısından zararlı maddeler dikkat çekiyor.
Afyonkarahisar, maalesef, sucuk sahteciliğinde başı çekiyor. Toplamda 110 markanın 65’i, bu şehirdeki üreticilere ait. Kayseri ve Adana ise bu kirli oyunda ikinci ve üçüncü sırada yer alıyor.”
***
Tabii, tek tek saymadım, haber böyle. Umulur ki, bunlar da çok az. O nedenle, Afyonkarahisar’ın da çok güzel sucukları var. Halen yiyorum.
***
Bundan sonra, il il liste verilmiş. Kayseri’ye bakınca, faaliyeti yıllar öncesine kadar giden, üç firma var. Adı geçen ise on beş firma…
***
Adlarından ve soyadlarından gördüm. Tabii, bu firmaların sahipleri, halen bildik ailelere mi? Bilemiyorum. O nedenle; geçmişlerinin kötülenmemesi için mutlaka, ailenin bir açıklama yapmasında çok yarar var.
***
İnanın, diğer isimleri hiç duymadım. O nedenle, bir şey diyemem… Bir de bu vesile ile Başta Büyükşehir ve meslek odaları, pastırma ve sucukla övünürken, sistemden çürük dişlerin çıkmasını ya da tedavisi mümkünse, uyarmalarını salık veririm. Yoksa, hiç hoş değil…
***
Tabii, Bakanlığın açıklamalarında bir sorun varsa, bunu da kamuoyu ile paylaşsınlar. Öyle ya, insanların, firmaların zan altında bulunmalarının bir anlamı yok.
***
Bu vesile ile bir anımı anlatacağım. Mustafa Boydak Sanayi Odası Başkanı oldu… Çapar ile başlayan, bir yıl süren, danışmanlığım devam ediyor. Bu esnada, meccanen, Büyükşehir Belediyesi kitap komisyonunda üyeyim… İçimizde birisi profesör iki edebiyatçı arkadaşımız var. Başkanımız da Mehmet Sarıçiçek.
***
Yayınlana kitapların birisi, şiir ağırlıklı; “eşek eti, pastırma/sucuk” ilişkisini kuran, tekerleme şeklinde bir beyit var… Aslında çok bilinen bir tekerleme, köyünde de söylenirmiş. Müellif de kitabına almış. Tabii, kitabın jeneriğinde benim de ismim var.
***
Bu esnada, benim Sanayi Odası’ndan atılmam için uğraşanların arasında, ismi lazım değil, bir Sanayi Odası Başkanı da var… Vefat edeli de epey oldu…
***
Şiirin ya da tekerleme o kısmının fotokopisini çeken bu başkan, toplantılarda, önüne gelene, çektirdiği fotokopiyi veriyor; “Bakınız, Sanayi Odası Başkan Danışmanı Kadir Dayıoğlu’nun, yayın kurulunda bulunduğu bu kitapta neler yazıyor!”, diyerek.
***
Bir toplantı da bana da denk geldi… Canım çok sıkıldı, “kapıştık!”, araya Boydak girdi. Olay büyümedi. Sonra, Sarıçiçek’ten rica ettim, kuruldan ayrılmak istediğimi söyledim. Şu kadar yıl geçti aradan, benzeri olaylar, bu sefer Bakanlık sitesinde yayınlanıyor…
***
Demek ki, geçmişte de şiir/tekerleme konusu olmuş; mahkeme kararlarına geçmiş, ders almamışız ki, günümüzde de Bakanlık sitelerinde yayınlanıyor, isimler, basına düşüyor bunlar.
***
Tabii, mesleğini doğru dürüst yapanlardan, özür diliyorum… Yazıyı da üzülerek yazdığımı belirteyim. Umarım ders olur; umarım Kayseri imajına leke sürmez. Çok sıkı önlemler alınır.