MUSTAFA CENGİZ


SORU/YORUM…

Dobra dobra birisi. Hedefi 12’den vuran nadir isimlerden. Gündemi sürekli diri tutuyor. Kritik süreçte sorumluluk ve görev almaktan kaçınmayanların başında o da geliyor. Taze bilgiler paylaşıyor ve kanaatini bildiriyor. Diğer siyasi parti liderleri ile de sürekli istişare halinde. Ortak akıl üretmek ve ortak çalışmalara imza atmak için de kolları sıvamış durumda. Tespitler on numara. Kelimenin tam anlamı ile nokta atışı. Bakın neler neler söylüyor?


Daha önce de kendisini bu köşede ağırlamıştım.

Dobra dobra birisi.

Hedefi 12’den vuran nadir isimlerden.

Kritik süreçte sorumluluk ve görev almaktan kaçınmayanların başında o da geliyor. 

Kimden mi bahsediyorum. 

Adalet Partisi Genel Başkanı Dr. Vecdet Öz @oz_vecdet.

Gündemi sürekli diri tutuyor.

Taze bilgiler paylaşıyor ve kanaatini bildiriyor.

Diğer siyasi parti liderleri ile de sürekli istişare halinde.

Ortak akıl üretmek ve ortak çalışmalara imza atmak için de kolları sıvamış durumda.

Bugün sizlere son günlerin en sıcak bilgilerine dair yaptığı paylaşımlarla birlikte Adalet Partisi Genel Başkanı Dr. Vecdet Öz’den size özel derleme bir durum değerlendirmesi. 

DEĞERLİ VATANDAŞLARIM…

Adalet Partisi Genel Başkanı Dr. Vecdet Öz:“Millet olarak milli, manevi ve ahlaki değerlerimizin yerle yeksan edildiği, toplumsal huzur, barış, istikrar ve güven duygusunun ortadan kalktığı, geleceğe dair tüm umutların tükendiği, bir tarafta Demokrasi, diğer tarafta ise Osmanlı ve Din ceketi giydirilmiş ihanet faaliyetlerinin ayyuka çıktığı, 40 bin şehidin kanına girmiş bebek katili hainle gelecek planlarının yapıldığı, yapılanların yedi düveli aratmadığı, sağıyla soluyla siyasette at izinin it izine karıştığı, gizli/aleni İngiltere, Vatikan, ABD ziyaretlerinin yapıldığı, yalın olarak Atatürk ideolojisini şiar edinmiş yerli ve milli siyasetçinin mum ışığında arandığı, çakma Atatürkçü, çakma Milliyetçi ve çakma Müslümanlar’ın cirit attığı, toplumsal aklın yol bulamayıp kaybolup gittiği, çaresizliğin ve sefaletin dayanılmaz boyutlara ulaştığı, rant, rüşvet ve adam kayırmanın yaşam şekli haline geldiği, ekonomik krizin her geçen gün derinleştiği, dış borcun ödenemez sınırlara dayandığı, tüm bunlara rağmen demografik yapıyı tahrip ederek ülkede söz sahibi olacak boyuta erişmiş sayıdaki mülteciye dünyada eşi benzeri görülmemiş tavizlerin din istismarı içinde verildiği, gençliğe hitabenin ziyadesiyle zuhur ettiği akibeti meçhul karanlık bir istikamete doğru sürüklendiğimiz garabet dolu tarihi bir süreci geride bıraktık.. Bu süreci bizlere yaşatanların nihai amaçları, parantez olarak kabul ettikleri bir dönemi kapatmak ve bu topraklarda kendi devletlerini kurmaktır! Birkaç yıldır özenle ve büyük bir gizlilik içinde hazırlanmış oldukları yeni anayasa ile altın vuruşu yapacaklar ve 24 yıldır işledikleri tüm suçlara meşruiyet kazandırırken yeni bir federatif devlet kuruluşunun da önünü açmış olacaklardır.. 

Artık bu gidişata dur deme ve yıllar önce suikaste uğramış olan Atatürk Devrimleri ile süregelen Cumhuriyet tarihinin bir daha kesintiye uğramamak üzere zamandaki yerini alma ve bayrağı düştüğü yerden kaldırma vakti gelmiştir.. 

YENİDEN BİR MÜDAFAA-İ HUKUK HAREKETİ

Bu hassasiyet içinde durumdan vazife çıkaran Doğru Parti Genel Başkanı Sayın Rıfat Serdaroğlu, ATA Parti Genel Başkanı Sayın Namık Kemal Zeybek, Yurt Parti Genel Başkanı Sayın Sadettin Tantan, Memleket Partisi Genel Başkanı Sayın Muharrem İnce ve Adalet Partisi Genel Başkanı sıfatıyla şahsım; ülkenin geleceğine sahip çıkmak üzere bir araya gelerek, “Yeniden bir Müdafaa-i Hukuk Hareketi anlayışı içinde Atatürk milliyetçiliği çizgisindeki diğer partilere de teklif götürmek suretiyle bir milli ittifak kurulma kararını almış bulunmaktayız.. Veryansın TV’nin iki gün önce yapmış olduğu aynı doğrultudaki çağrıyı da olumlu karşılıyoruz.. Umarım çağrılarımız karşılık bulur ve hep birlikte halkın çok arzu ettiği üçüncü bir yolu açarak güçlü bir ittifakla ülkeyi içinde bulunduğu felaketten kurtarma şansımız olur.. 

Her şey vatan için..”

TESADÜF SANMAYIN.?

“Siz siz olun olanları tesadüf sanmayın.?” Başlıklı paylaşımı çok önemli Öz’ün.

Tespitler on numara.

Kelimenin tam anlamı ile nokta atışı.

Bakın neler neler söylüyor? 

Her şey yerel seçimler sonrası başladı.! Emir büyük yerden geldi ve düğmeye basıldı.! 

Derhal yumuşama ve normalleşme süreci başlatıldı.!

Hangi konularda mutabakat sağlandığı ise toplumdan sır gibi saklandı.!

Bu süreçte olayı sulandırmak için bir seri kaotik toplumsal olaylar devreye sokuldu ve gündem değiştirildi.!

Bu olaylar bitmeden de mevcut gündem Suriye meselesine kilitlendi.!

Tam o sırada milliyetçi Devlet Bahçeli sahne aldı ve ezber bozacak APO açıklamasını yaparak DEM’e görev tevdi etti ve tarihi bir sürecin fitilini ateşledi.!

Görevi havada kapan DEM, gerekli yasal izinleri almak için derhal Adalet Bakanlığı’na müracaat etti.!

Sonunda her şey planlandığı gibi işledi.!

Verilen onayın ardından yola koyulan DEM heyeti, basından izole bir şekilde İmralı’ya gitti.!

Sahibinin sesi ve 40 bin şehidin müsebbibi eli kanlı bebek katiliyle sözde istişare etti ve yıllar öncesinden planlanarak hazırlanmış talimat listesini teslim alarak Ankara’ya döndü.!

Sonrasında ise ‘Kayyumzede Ahmet Türk’ başkanlığındaki heyet; başta MHP, TBMM Başkanı, AKP ve CHP olmak üzere fikren uyum içinde hareket edeceği önceden belirlenmiş partilere olan planlı ziyaretlerini başlattı.. Her görüşmenin ardından tıpkı İmralı ziyaretinde olduğu gibi basın mensuplarına ve dolayısıyla topluma herhangi bir açıklama yapılmadı ve niyetler sır gibi saklandı.!

Bunlar yapılırken de ülke siyaseti toplumun şaşkın bakışları karşısında ‘terörle müzakereciler’ ve ‘terörle mücadeleciler’ olarak ikiye ayrıldı.!

Böylece gizemli ziyaretlerin ardında yatan yeni anayasa konusundaki siyasi taraflar da belli olmaya başladı.!

Anlaşılan odur ki önümüzdeki günlerde sular ısınacak ve vatandaş tercihini iki siyasi kutup arasında yapacaktır:

1.APO’nun ve dolayısıyla ABD’nin dayattığı iki uluslu federatif anayasa yanlılarından oluşan müzakereciler..

2.Atatürk’ün çizgisinden ve mevcut anayasadan asla taviz vermeyen mücadeleciler..

Görünen dağın ardı yakındır, şimdiden herkes tarafını belirlesin.!

Ülkücüyüm, Atatürkçüyüm, Dindarım diyen her kim varsa aklını başına alsın ve şehitlerin kemiklerini sızlatmasın.!

Kurtuluş ittifakı olarak sonuna kadar mücadele edeceğiz ve ülkemizi bölünmeye götürecek olan federasyon anayasanın çıkmasına asla izin vermeyeceğiz..!

DÜŞÜNDÜKÇE KANIMA DOKUNUYOR…

Vurucu sözler sarf ediyor.

Bakın ne diyor son gelinen Açılım ile ilgili tabloya dair:

Yaşlısıyla, genciyle, bebesiyle 40 bin şehidin kanına girmiş, milyarlarca dolar zarara neden olmuş hain bir şerefsizden medet uman her kim varsa bundan böyle ne Atatürkçülük ne milliyetçilik ne vatanseverlik ne de dinden, imandan, Kur’an’dan bahsetsin! Allah hepsinin müstahakını versin..

Yine bu konuya dair bir başka güncel paylaşımda da Öz’ün kullandığı ifadeler aynen şu şekilde: 

Terörist başı elçisi DEM’le demlenen partilere sesleniyorum.!

Mugalatayı ve milletin ardından iş çevirmeyi bırakın da PKK hangi koşullarla silah bırakacakmış ve TCK’ya göre alenen suç olan bu görüşmeleri hangi hakla ve yetkiyle yapıyorsunuz onu söyleyin..!

LAGA LUGA..

Terör elebaşından aldıkları talimatla siyasi partileri ziyaret edenlere dair de ağır ifadeler kullanıyor Öz. Bakın son CHP ziyaretine dair değerlendirmesinde hangi ifadeler yer alıyor?

 “Bebek katilinin temsil heyeti anlaşma ihtimali yüksek partileri ziyaret etmeye devam ediyor.. Bugün de CHP’yi ziyaret etti!

Uzun süren görüşmede neler konuşuldu bilinmez lakin sonrasında yapılan açıklama yine laga luga.!

Sayın Özgür Özel’e buradan bir çift sözüm olacak!

O öyleymiş bu böyleymiş geç bunları, top çevirme ve direkt sadede gel!

Adamların istediği federalizm ve bu minvalde yapılacak bir anayasa değişikliğidir! Diğer bir tabirle iki uluslu devlet modelinin hayata geçirilmesi ve ülkenin bölünmesidir!

Yok şehit yakınlarının ve gazilerimizin gözüne bakmak lazımmış da gönül almadan ve ikna etmeden bu iş olmazmış ve bu amaçla TBMM’de bir komisyon kurulmalıymış.! Size, tüm CHP yöneticilerine ve bu duruma itiraz etmeyen milletvekillerinize yazıklar olsun.!

Bundan böyle Atatürk’ün koltuğunda oturuyorum deyip onun aziz hatırasına ve emanetine daha fazla saygısızlık etmeyin.!

Eğer o koltukta oturuyor olsaydınız, Atatürk gibi çizmeleri giyer hainlere kapıyı gösterirdiniz.!

Vatan namustur ve asla tartışmaya açılamaz! 

Bölücü zihniyetle ve terör unsurlarıyla müzakere değil ancak mücadele edilir.! Beş yıldızlı seçmeniniz var, maalesef ki böylesi bir seçmene layık olmayan payanda haline gelmiş tek yıldızlı bir yönetiminiz var..

Görüyorum ki AKP+MHP+DEM üçlüsüyle girdiğiniz diyaloglar neticesinde yumuşamanın ötesine geçmiş pelteye dönmüşsünüz..! Haydi söylediklerinizi millete ve CHP seçmenine rağmen yapın da görelim..

Hodri meydan..”

SORUYORUM…

Adalet Partisi Genel Başkanı Dr. Vecdet Öz’ün girizgahı aynen şu şekilde: Milletvekillerine, bakanlara ve kamudan ballı huzur hakkı, kâr payı ve prim alanlara soruyorum; Şahsınızın, işçinin, memurun, asgari ücretlinin, emeklinin, dulun, yetimin, malulün, işsizin, yaşlının, kimsesizin, düşkünün aylık gelirini aşağıdaki tanımlardan hangisiyle ifade edebilirsiniz?

1. Maaş: Bir kimseye sunduğu hizmetin neviine göre artan oranda ve en düşüğü bile insani koşullarda geçimini sağlayacak şekilde her ay verilen para..

2. Sosyal yardım: Yoksul kimselere yiyecek, giyecek, yakacak, sağaltım ve ilaç sağlanarak yapılan karşılıksız yardım..

3. Sadaka: Yoksullara yardım olarak karşılıksız verilen para..

4. Nafaka: Yoksulluğa düşen kişinin kendisi ya da çocuklarının geçimi için yakınları tarafından verilen zorunlu para..

5. İkramiye: Yapılan işten memnuniyeti ifade etmek üzere bir defada veya dönemsel olarak belli zaman dilimlerinde verilen para..

6. Bahşiş: Yaptığı hizmete karşılık teşekkür amacıyla gönülden kopup verilen ödül para..

7. Harçlık: Ufak tefek gereksinimler için verilen para..

8. Avanta: Hiç ya da yeterince emek harcamayana havadan verilen ölçüsüz para..

Sanırım bu kadar yeter…

Uzatmaya gerek yok.

"Az söz er yükü, 

çok söz eşek yüküdür."