Karışılmayan, karışmadıkları bir bu kalmıştı…
Kadın, sezeryan ile değil, mutlaka normal doğum yapmalıymış bir kadın.
Neden?
Çünkü sezeryan ile doğum yapan kadın, çocuğu iletişim kurmaz mış!
Toplumun içindeki yüzergezer, onlarca sabıka kaydı olan suç makinelerinin hepsini, anaları sezeryan ile doğurmuş olmalı.
Ne gariptir ki konuyu gündeme getiren de bir kadın…
XXX
Aslında, bu da bir gündem saptırma projesi.
Kadın, herkes gibi bir bireydir.
Kadın da istediği gibi yaşar ve kendi kararların kendi verme hakkına sahiptir.
Hiç kimsenin kadının yaşama konusunda vereceği karara karışma konusu, hakkı da değildir, haddi de değildir.
Ancak bir takım aklı başka yerlerde olan sapkınlar, kadının kararını anlamlar ve yorumlar, düşünürler.
Çünkü kadının, onlar için hiçbir değeri yoktur. Onları doğuranlar da kadın değildir.
XXX
Dediniz ki üç çocuk yap, olmadı beş çocuk yap…
İnanıp da yapanlar oldu, ancak onlar Aile planlaması” denilen konudan haberde olmadıkları için yaptıkları için veya beş çocuğa bugün bakmakta zorlanıyorlar.
XXX
Bu konuyu ortaya atmadan önce, şunun cevabı aranıp bulunmalı…
Kadınlar neden öldürüyor ve kadınlara kız çocuklarına neden işkence ediliyor?
Diyelim ki kadın, kendisine olan cinsel saldırı, işkence gibi durumlarda, korunmak için erkeğin ölümüne neden olsa…
Kadın TCK’daki “Meşru müdafaa” kuralından yararlanır mı, yoksa “Katil” diye senelerce hapis yatırılır mı?
Elbette kadın da erkeği öldürsün diye bir düşüncemiz yok, var saydık sadece.
Kadını yok sayan, onu görmezden gelen, sadece sahip olunacak mal sananlardan bazılarının savunması şu bilgiye dayanıyor.
Hz. Havva Cennet Bahçe'lerinde mutlu mesut gezerken, iblis yılanın sözüne kanıp, merakına yenik düşerek yasak meyveyi yemesi ve Âdem'e de yedirmesi olayıdır.
Oysa biz, toplum içinde kadının eğitimine, ekonomik bağımsızlığına sahip olmasına önem veriyoruz.
Bırakın kadın, kendi kararlarını kendi versin ve o kararlar, verilecek bilgiye, eğitime sahip olarak yetiştirilsin.
XXX
Dönelim tartışmanın odak noktasına…
Normal doğum ya da sezeryan ile doğum ilke çocuk dünyaya getirilmesi, bazen kadının, ya da toptan ailenin kararı ile olsa da, esas olan, tıp ilminin, yani doğumu yatıracak ekibin kararı ile olması esastır.
Her iki halde de, yani normal veya sezeryan ile doğum yapan kadının, çocuğu ile bağ kurmayacağı gibi saçma bir fikrin doğruluğuna inanmak abes ile iştigaldir…
Siz kendi işinizle uğraşın, size ne kadının nasıl doğuracağından…
Bize, eğitimli kadınlar gerekir.
Siz önce kadını nasıl koruyacağınızı düşünün.
XXX
Bir konuyu “Önemli” gördüğüm için kısaca değinmek istiyorum.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Ben muhalefete muhalefet etmem”demişti ve gerçekten de muhalefete muhalefet etmemeye dikkat gösteriyor.
Meclisin yeni dönem açılış oturumunda, başta kendisi olmak üzere bazı milletvekilleri,Sayın Cumhurbaşkanının salona girmesi ile ayağa kalkmıştı.
Bunun üzerine TİP Genel Başkanı Erkan BAŞ, CHP ve Özgür ÖZEL’e yönelik eleştiri oklarını savurdu.
Özel, kendisine cevap veridi…
Genel kurulda konuşma sırasını defalarca kendisine verdiğini söyledi.
Ve… Erkan BAŞ, bu söylemi kınadı…
Şimdi sormak gerekmez mi Erkan BAŞ’a sen neden CHP ve Özgür Özel’in ayağa kalkması üzerine CHP’yi gereksiz şekilde eleştiriyorsun. Sana bu tutum yakıştı mı?
Ayrıca sana mı kaldı CHP’yi eleştirmek?
TŞP milletvekilleri ve sen, ya salonda değildiniz, ya da ayağa kalkmadınız. Sizler kendi düşüncenizi ifade ettiğinizde laf eden var mı?
Hani mecliste olsam, yüzüne karşı “Otur oturduğun yerde, karşılıksız parti” derdim ama bize de yakışmaz…