KADİR DAYIOĞLU


SADRAZAM HAMAMDA!

Evet. Biz gelelim şiirimize… “Sadrazam Hamamda”, Ümit Yaşar Oğuzcan’ın (1926–1984) çok sevdiğim şiirlerinden birisi.


Biraz günlük stresten, günlük siyasetten uzaklaşmak istiyorum. İnanın, çok yoruldum… O nedenle, haberleri de, tartışma programlarının da izlemez oldum. Kumanda elimde, “zaplıyorum” sinemaları, belgeselleri, müzik, spor programlarını. İyi ki de televizyon varmış diyorum… 

***

Baharı da dört gözle bekliyorum, “kart kumrular” gibi… Tabii, Melahat Pars’ın hicazını mırıldanıyorum: “Ben gamlı hazan sense bahar dinle de vazgeç. /Sen kendine kendin gibi bir başka bahar seç/ Olmaz meleğim böyle bir aşk ben de vakit geç!”

***

Zemherinin nerdeyse ortasına geliyoruz, ufukta yağış gözükmüyor. Çok kurak bir kış geçiyor. Böyle giderse, bahar da, yaz da kurak geçecek; hasılı kelam “baharı görmeden yaz gelip geçecek!”. “Freze bas, kara bas!”, derken yine kış gelecek. Bu sefer de; “Kış geldi firağ açmadadır sinede yâre/ Vuslat yine mi kaldı güzel başka bahare!” hicazını mırıldanarak, devam edeceğiz!”, günleri saymaya. Bu döngü, inişli çıkışlı böyle devam edecek. 

***

Evet. Biz gelelim şiirimize… “Sadrazam Hamamda”, Ümit Yaşar Oğuzcan’ın (1926–1984) çok sevdiğim şiirlerinden birisi. Mesela; dillerden düşmeyen “Bir gece ansızın gelebilirim”, “Milyon kere Ayten” şiirleri de bu cümleden… Sayısını artırabilirsiniz…

***

Vakti zamanında, sadrazamın biri, hamam gitmiş. Keşke gitmeseymiş… Gidince bakınız ne gelmiş başına. 

***

“Günlerden bir gün

Hamama gideceği tuttu

Sadrazam hazretlerinin

Bir yanında birinci veziri

Bir yanında ikinci veziri

Bir yanında üçüncü veziri

Sonra efendime söyleyeyim

Peşkircibaşısı

Nalıncıbaşısı

Sabuncubaşısı

Velhasıl tam dört yüz kişilik kafile

Peştemal takıp girdiler hamama

Geçtiler kurnaların başına

Üçer beşer

Sadrazam deseniz

Kuruldu göbektaşına

Yan gelip yattı.

Memleketin en ünlü tellakları

Sardılar dört yanını

Kimi elini kaptı kimi bacağını

Bir keseleme, sürtme faslıdır başladı

Tamam on iki saat

On iki ünlü tellak

İncitmeden keselediler

Hazretin mübarek vücudunu

Öylesine kir çıktı ki sormayın

Her biri nah parmağım gibi

Aman efendimiz bu ne kiri

Demeye kalmadı

Keselerin altında eriyip gitti

Koskoca sadrazam

Bütün maiyet erkanı yerinden fırladı

- Nittünüz devletliyi

Dediler tellaklara

Tellaklar cevap verdi:

- Biz yıkadık, keseledik

Devletlinin kirden ibaret olduğunu bilemedik

Suç bizde değil

Neyleyelim

Kir bitti Sadrazam elden gitti.