Çok sıkıldım, siz sıkıldınız mı? Bilmem. Sandık gelse de “ak koyun kara koyun belli olsa!”. Bu sefer, çok renkli bir isimden ve onun tavsiyelerinden söz edeceğim. Aydın Boysan…
***
Maliye bakanlarından Sarıcazade Ragıp Paşa, 1880’li senelerde Tekirdağ Yolu üzerindeki Umurca Çiftliği’ni, daha sonra da bu çiftlikte Umurca Rakı Fabrikasını kurmuştu.
***
Osmanlı'da ilk bira fabrikası 1890 yılında İstanbul Feriköy'de kurulmuş. Fabrikanın kurucuları ise Walter ve Adolf Bomonti ismindeki İsviçreli iki kardeş. Bomanti bira fabrikasına, bizler yetiştik. Halen faal mi? Bilemiyorum. Tabii, bunlar fabrikasyon üretim.
***
Merdiven altında üretilmiyordu anlamına gelmez. Tarihçi Reşad Ekrem Koçu “Eski İstanbul’da Meyhaneler ve Meyhane Köçekleri” aynı ismi taşıyan kitabında anlatır. Koçu’nun kitapları mutlaka kitaplığınızda bulunmalı.
***
Boysan (1921-2018 İstanbul), mimar ve gazeteci… Bir asra yakın ömür, çok kaliteli, “nesli münkariz” mimarlarımızdandı… Bıçak değmeyen organı kalmamış... Sayısız mimari esere imza atmış; dünyada görmediği yer kalmamıştı. Bir programda meze yaptılar; "Siz iyi anlarsınız, bir dener misiniz nasıl olmuş?" dediler. Üstadımız; “Ben hayatımda hiç içkisiz meze yemedim, kusura bakmayın" dedi.
***
“Işıklar içinde yatsın Aydın Boysan üstadımız!”, “Rakı Kültüründen söz etmiş!”. Hemen belirteyim, “içki bütün kötülüklerin anası!”, asla tavsiye etmem. Ben hem bir “kültürden” söz edeceğim ve hem de içenlere, “masa adabını” anımsatacağım. O nedenle, başlığı “Rakınâme” koydum.
***
Bana gönderen kim mi? Vallahi, çok eski olduğu için not almayı unutmuşum.
Amacımız özendirmek değil tabi ki de.
Nihayetinde bu bir anılar silsilesi ve tütün ürünleri dahil alkole karşı da duyarlılığımız var elbette.
İçki ve sigara sağlığa zararlıdır.
Maksat muhabbet olsun.
Demem o ki, telif hakkı başkalarının ama bir iki ilave de ben yaptım, o kadar.
- İlk kadehe, “şerefe!” diye başlanır. Anlamı, “bu masada şerefsizlik olmaz!”
- Yavaş içileni ve sohbeti makbul.
- Önce bardaktaki rakı bir koklanır, içine çekilir. Sonra alınan yudum ağızda dolaştırılır, sonra yavaş yavaş yemek borusundan indirilir. O nedenle, keyfini en iyi “zürafa” çıkartır.
- Sarhoş olmak için içilmez.
- Spor ve siyaset konuşulmaz. Ama “ne olacak şu Fenerin hali; ne olacak memleketin hali!” diyebilirsiniz.
- Mezesi önemli. Beyaz peynir, tatlı kavun, beyaz leblebi olmazsa olmaz. Yanında, pilaki, Arnavut ciğer fena gitmez.
- Geleni deliğine su dökülür gibi içilmez.
- Konuşmalar kısa olur. Sadede gelinir. Uzun konuşan hiç çekilmez.
- Konuşulan masada kalır, not tutulmaz.
- Telefonla konuşulmaz; çalarsa rakı içiyorum der kapatılır.
- Telefonla oynanmaz.
- Kadınlar silip oturur: rakı bardağında ruj izi olmaz.
- Rakıda hızlı gidene karışılır, yavaş düşene karışılmaz.
- Argo konuşulur, asla küfür edilmez.
- Yemek değil meze tırtıklanır, karın doyurulmaz.
- Masada kitap, dergi, hele laptop asla bulunmaz.
- Fasıllardan asla vazgeçilmez.
- Müzik duyulacak kadar açılır, bağırtılmaz.
- Hüzün ve neşe kardeştir masada.
- Masada ağlanmaz, ağlayan varsa konu değiştirilir, avutulmaz.
- El kol fazla hareket etmez.
- Tartışılır, kalp kırılmaz.
- Aynı anda konuşulmaz, söz kesilmez.
- Bir rakı içilirken başka marka övülmez.
- Rakı masasında sessizlik olmaz.
- Azıcık uçulabilir ama yalan dolan olmaz.
- Biradan başka cila olmaz, cila birası bir küçüğü geçmez.
- Rakı sonrası kahve, şekerli içilmez.
- Rakı yalnız içilmez, meyhanede bile biri eşlik eder.
- Garsona rakı doldurtulmaz.
- Rakıdan önce su, sudan önce buz konmaz.
- Rakı sek içilmez, fondip yapılmaz.
- Güneş tepeden inmeden önce rakı içilmez. O nedenle, “vakt-i kerahet” geldi derler.
- Büyük konuşanla rakı içilmez.
- Şakadan anlamayanla rakı içilmez.
- Rakı sofrasında iş dedikodusu yapılır, iş konuşulmaz.
- Bardak boş bekletilmez, bardak seni hasretle bekler.
- İzinsiz masadan tuvalete dahi kalkılmaz.
- Garsona ya da yanındakine balık ayıklatılmaz.
- Personele ve mekan sahibine hatır sormadan rakıya başlanmaz.
- İçi görünmeyen kadehte rakı içilmez.
- Boğaza, yeleğe peçete takılmaz, dize peçete konmaz.
- Hiçbir fikirde ısrar edilmez.
- Racon kesilmez.
- Muhabbette ukalalık, kıskançlık olmaz.
- Rakı sofrası süslenmez.
- Yan masanın muhabbeti dinlenmez.
- Başka masaya ve birine uzun bakılmaz.
- Masadan kopuk muhabbet edilmez.
- Çiftler el ele tutuşmaz, oynaşmaz.
- Sallanan masada içilir, sallanan insanla içilmez.
***
Hepsinden önemlisi, bir kadınla içiyorsan, asla sarhoş olunmaz. Hesabını kitabını öyle yapıp içeceksin. kadın sana güvenip sarhoş olabilir, onu adam gibi taşıyacak olan sensin.