İçinde bulunduğumuz Hafta Polis Haftası.
Kuruluşunun 180. Yılında çeşitli etkinlikler ve faaliyetlerle kutlanıyor hafta anlam ve önemine binaen.
Polis haftası dolayısıyla, Kayserili vatandaşlarımızdan da çeşitli sürprizler yaşanıyor…
İhbarlar doğrultusunda, çiçeklerle karşılamalar…
Pastayla sürpriz yapanlar, polislerimize duygular anlar yaşattılar.
Bu anlar polis-vatandaş ilişkisinin en önemli göstergesi.
Ülkemizin birlik ve beraberliğini sağlayan huzur ve güvenliği için varlıklarını hissettiren polis teşkilatlarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır…
Polislik mesleği; canını ortaya koymak demektir.
Polis Türkiye Cumhuriyetinin yılmaz bekçileridir.
Polis milletin polisidir.
Polislik hakla bütünleşmek demektir.
Bir ülkenin düzenini sağlayan, suçlarla mücadele eden, vatandaşın can güvenliğini sağlayan, gece gündüz demeden görev başında olan polislerimizin hakkını ödeyemeyiz.
Her türlü tehlikelerle karşılaşan polislerimiz, toplumsal huzuru sağlamak için, gözünü kırpmadan canı pahasına ülkenin güvenliği için çaba sarf eder.
Türk polis teşkilatı, her alanda fedakarlık gösteren mal ve can güvenliğimizin teminatıdır.
Onlar varsa biz rahat uyuyoruz, onlar varsa sokaklarda rahat yürüyoruz…
Polis koruyucu,
Polis fedakar,
Polis gerektiği zaman anne- babadır.
Şöyle, geriye bakıp çocukluğumuza gittiğimizde, anne babanın çocuğuna “Seni polise veririm” diye korkuttuğuna çok kez şahit olmuşuzdur.
Hem korku, hem de güven duygusunun sözüydü bu…
Öyle ki, o zamanlar sokakta bir polis gördüğümüz zaman dizlerimizin bağı çözülürdü,
Kapıya gelen polis için, korku dağları sarardı aile halkını.
Polis teşkilatımızın kuruluşunun 180. Yılı, bu süre zarfı içerisinde vermiş olduğu hizmetler ve başarılı çalışmalarla bizlerin gurur kaynağı olmuştur.
Son çeyrekte, hem eğitimde, hem de teknoloji olarak daha geliştirilmiş sistemlerle çok daha başarılı operasyonlar çıkartıyorlar.
Trafik, asayiş, cinayet büro takip ve izleme sistemleriyle suçlulara göz açtırmıyorlar.
Onlar ki, bu ülkenin kalkanı, huzuru kaçıranlar için çelik yürekli koruyucularımızdır. İç ve dış saldırılarda, terörle mücadelede, uyuşturucu tacirlerine göz açtırmayan emniyet güçlerimiz, her koşulda büyük sorumluluk üstleniyor.
Sanırım takip ediyorsunuzdur.
Gazetemizde de Emniyet teşkilatının son dönemde gerçekleştirdiği başarılı operasyonları sık sık veriyoruz.
Başta uyuşturucu ile mücadele olmak üzere yapılan her anlamlı çalışma, çocuklarımızın kötü alışkanlıklardan ve sokaklardan kurtarılması anlamında önemli çalışmalar.
Bu çalışmalara halkımızın da özellikle ailelerin desteği son derece önemli.
Ülkenin dört bir yanında zorlu koşullar altında, canını ortaya koyarak, toplumsal huzuru korumak için, canla başla mücadele eden birer kahramanımızdır.
Böylesine kutlu bir görevde, görevleri başında şehit olan, gazi olan polislerimizi de unutmamak gerek.
Arkada bıraktıkları şehit aileleri ve şehit çocuklarına ülkemizin sonuna kadar sahip çıkacağına hiç kuşkumuz yok,
Çünkü onlar şehidin emanetidir ve emanet kutsaldır.
Evet… Emniyet güçlerimizin ne kadar zor şartlarda, tehlikeli alanlarda, canla başla görev yaptıklarını hiç kimse inkar edemez…
Sorumluluklarının bilincinde, fedakarlıklarını esirgemeden, görevlerini yapan polislerimiz her zaman takdir ettiğimiz kişilerdir.
Fakat son dönemlerde yaşanan toplumsal olaylarda, gerek sosyal medyada, gerekse ekranlara yansıyan görüntülerde, bazı polislerimizin orantısız güç kullanmaları gözlerden kaçmıyor.
Buda insanlarda tedirginliğe neden oluyor ve güven duyduğumuz polis vatandaş ilişkisine gölge düşürüyor.
Özellikle bu konuda iktidarların Polis ile halkı karşı karşıya getirmekten özenle kaçınmamaları gerekiyor.
Türk polisinin bir anne kadar vicdan ve şefkat sahibi bir baba gibi de koruyucu, kollayıcı ve yol göstericidir.
Onun için olaylar karşısında sergiledikleri, orantısız güç gösterisi karşısında,
“Neden bu orantısız güç?”diye sormamız yanlış mı.?
Polisin bir korkutucu değil, güven verici olması gerektiğinin altını çizmek lazım. Emniyet güçlerimiz ne kadar halkla, vatandaşla uyum içerisinde olursa, o kadar düzen sağlanmış olur diye düşünüyorum.
Türkiye Cumhuriyeti Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Herkesin polisi kendi vicdanıdır, fakat polis vicdanı olmayanların karşısındadır.”
Bu anlamlı gün vesilesiyle, tüm kahraman polislerimizin polis haftasını kutluyor ve şehitlerimizi rahmetle, minnetle anıyorum.