KADİR DAYIOĞLU

Tarih: 11.06.2023 11:40

PİYASALAR ALLAK BULLAK!.. (2)

Facebook Twitter Linked-in

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek;"Daha müreffeh ve dirençli bir Türkiye yaratmak için ilkelerimiz şeffaflık, tutarlılık, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik olacaktır. Acil önceliğimiz, ekibimizi güçlendirmek ve güvenilir bir program tasarlamaktır. … Bu yolda hedeflerimize inşallah herkesin desteğini alarak ulaşacağız. Ancak biraz sabır ve zamana ihtiyacımız var" dedi.

***

Efendim neymiş? İlkemiz öncelikle; “şeffaflık, tutarlılık, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik!”. Bunun için de;  “önce ekibi güçlendirmek ve güvenilir bir program tasarlamak!” İnanın hayatımız,“deneme tahtasına”döndü… Tavsiye edilen de “sabır”. Mehmet Bey Allah’tan;“sabredenleri, cennetle müjdelemiyor!”Kim bilir belki de sıra ona gelecek!

***

Bu sonucun bir bedeli; ödeyeninin olması gerekmez miydi? Elbette gerekirdi. Tabii sonuç, “sandıktan” tekrar çıkmak oldu. Muhterem ahali böyle takdir etti. Bunun bir izahı olmalı. İnanın, yaşananları gördükçe; “Ağa, at arabası, arabacı!”, “Acemi, nalbant, eşek”hikâyeleri aklıma geliyor. 

***

İYİ Partili ve Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz, Şimşek’e yanıt verdi:"Sayın Mehmet Şimşek demiş ki; ‘Acil önceliğimiz, ekibimizi güçlendirmek ve güvenilir bir program tasarlamaktır.Çok geç değil mi? Su, köprüyü yıkalı çok oldu. Yazılacak reçeteye baz olacak doğru veri ortada yokken ekip güçlendirmekten, program tasarlamaktan’ söz ediyorsunuz. Başarılar."

***

Büyük şair Fuzuli ne demişti: “Söylesem tesiri yok, susam gönül razı değil!”. Bizimkisi de o hesap, bir şeyler karalamazsak duramıyoruz… Anlaşılan, Sayın Erdoğan’ın yazdığı, “ekonomi” kitabını Şimşek okumamış. Keşke, bunu okuyarak başlasaydı işe. 

***

Dün sözünü etmiştim Mahfi Eğilmez üstadımızın yazısından. Eğilmez, “Kendime Yazılar” Bloğunda, son gelişmelerin nedenini, “Ne Oldu da Dolar Kuru Uçtu?” (07 Haziran 2023) makalesi ile anlatmış; “saat zembereğinin boşalmasına!” benzetmiş. Biz de önemli bir bölümünü alıyoruz…

***

“… 2021 yılının Eylül ayına girildiğinde enflasyon da TCMB faizi de yüzde 19 idi ve enflasyonda yükselme eğilimleri vardı. Doğru para politikası faizi 1 veya 2 puan artırarak bu yukarı gidişi durdurmaya yönelecek politikaydı. Daha az doğrusu faize hiç dokunmamak şeklinde bir uygulamaydı. TCMB tam tersini yaptı ve faizi düşürmeye başladı. Bu yanlışa iki yıla yakın bir süre devam etti ve faizi yüzde 8,5’e kadar indirdi.”

***

Bu yanlış yaklaşımın sonucu olarak enflasyonyüzde 70’lere yükseldi. Hükümet, zaman içinde, bu yanlıştan dönmek yerine peş peşe yeni yanlışlar yaptı: Fiyatlara müdahale etmeye ve enflasyonu o yolla denetlenmeye çalıştı.

***

Piyasa ekonomisi içinde kalarak bunu yapmanın imkânsız olduğunu göremedi. İki yüz yıl öncesinin trampa ekonomisi mantığıyla ekonomi politikası uygulamaya çalıştı. Başlangıçta olumlu sonuç alınır gibi oldu. Hep böyle olur zaten. Enflasyon, önceleri baz etkisiyle sonra da fiyatlara, piyasaya ve kurlara yapılan baskılarla inişe geçti. 

***

Bunun sürdürülebilir olmadığını da defalarca anlatmaya çalıştık. Yanlıştan dönmek yerine başka yanlışlar art arda geldi. Kuru tutmak için kur korumalı mevduat adı altında aslında döviz olan ama TL gibi görünen yüksek faizli bir mevduat uygulaması devreye sokuldu. 

***

Milyarlarca dolarlık bir maliyete ulaştı. Nasıl çözüleceği bilinmiyor ve sorun ertelenerek zamana terk ediliyor. Bir yandan da bankalara baskı yapılmaya döviz alım satımı denetlenmeye başlandı. Bir süre de böyle idare edildi.

***

Benim yanlış diye yorumladığım bu ekonomi politikası bazı başka yorumculara göre bilerek istenerek seçim kazanmaya yönelik uygulanan bir politikaydı. Bu yorumu yapanların haklı olduğunu düşünüyorum. Ekonomi politikasıyaklaşık iki yıldır tümüyle seçime endeksli olarak yürütüldü ve ekonominin ağır yara almasına aldırış edilmedi.

***

Enkaz Başlıklı 5 Mayıs tarihli yazımda şöyle yazmıştım: ‘Siyasal iktidar, çeşitli hamlelerle bu feci enkazı seçime kadar gizlemeyi başardı. Pek çok kişi durumun iyi olduğunu sanıyor. Eğer iktidar el değiştirirse yeni gelenler bu feci tabloyu devralacak. Ve eğer bu durumu halka anlatmayı başaramazlarsa enkazı onların yarattığı sanılacak. Eğer iktidar değişmezse, tarihimizde ilk kez bir siyasal iktidar kendi kendisine büyük bir enkaz devretmiş olacak.’

***

Aslında bugün gelinen aşamada, zembereğin boşalmasıyla birlikte, dolar kuru, normal düzeyine geldi. Buradaki kritik mesele bugün gelinen aşamanın gelinmesi gereken aşama olup olmadığı meselesi. Eğer ekonomi politikası ne pahasına olursa olsun seçim kazanmak amacıyla bu şekilde popülist yaklaşımlarla yürütülmeseydi ne enflasyon ne de kur böyle bir oynaklık içinde olmayacaktı.

***

Bu yanlış ama popülist olduğu için oy getirici siyasetle seçim kazanıldı ama tarihte belki de ilk kez bir iktidar kendi kendine enkaz devretmiş oldu. Yeni kitabım Fon'un kapak yazısında bir Çin Atasözü var: ‘Kara gömülen ceset yazın ortaya çıkar’ Yaz geldi.”

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —