Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın, “2024 Yılı Ölçü ve Ölçü Aletlerinin Periyodik Muayenelerine İlişkin” tebliğinden bir alıntı yaparak konuya gireceğim.
***
3516 Sayılı Ölçüler ve Ayar Kanunu gereğince; milli ekonomi ve ticaretinin gereklerine ve kamu yararına uygun olarak kullanılan “her türlü ölçü aletlerinin” doğru, ayarlı ve uluslararası birimler sistemine uygun olarak imal edilmesi ve kullanılması gerekmektedir.
…. Ölçü ve ölçü aletlerinin muayenelerine ilişkin iş ve işlemler 3516 sayılı Ölçüler ve Ayar Kanunu ve bu Kanun hükümlerine göre çıkarılan yönetmelikler çerçevesinde yetki alanına göre İl Sanayi ve Teknoloji Müdürlüğü, Grup Merkezi Belediye Ölçü ve Ayar Memurlukları ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yetkilendirilen Yetkili Muayene Servislerince yürütülmektedir.
… Kanuna aykırı hareket edenler hakkında ilgili Kanunun 15 inci maddesinin c bendine göre her bir ölçü aleti için 3.218,00 TL– 64.352,00 TL arasında idari para cezası uygulanacaktır. İlgililerin cezalı duruma düşmemeleri, süresi içinde yasal sorumluluklarını yerine getirmeleri gerekmektedir. Onaysız tartı aleti veya terazilerin kullanılması kesinlikle yasaktır.
Kamuoyuna önem ve saygıyla duyurulur.
***
Evet. 2025 yılında ceza miktarı artacak. Bakanlık böyle diyor. Acaba, ciddi bir murakabe var mı, özellikle semt ve köylü pazarlarında ki tartı aletleri için… Öyle ya, mevzuat, “her türlü tartı aletleri”, diyor, “pazarlardakiler hariç”, demiyor. Her yerde kullanılan ölçü ve tartı aletlerini kapsıyor.
***
Geçtiğimiz Perşembe, saat 16:30 sıralarında, bir semt pazarından, “king mandalina” aldım. Bu mandalinanın tam mevsimi. Biraz çekirdekli olur ama kokusu çok güzeldir. Yemenizi tavsiye ederim.
***
Kilosu 40 lira… Etiket böyle yazıyor… Ama evdeki hesap, çarşıya uymuyor. 2,5 kilo aldım. Yüz lira verdim. Aslında, ben değil, dostum Ahmet Alpay verdi. Ahmet, inanın çok nazik bir insan. İnsanı, çok mahcup eder. Bu yetmiyormuş gibi, bir de çifte pide aldı…
***
Neyse… Pazarcının hareketlerinden kuşkulandım. Eve geldim, merak ettim, çok hassas el terazisi ile tarttım, 2 kilo 300 gram… Hemen söyleyeyim, bu terazi ile valizlerimizi tartar, havaalanına gideriz. İnanın, milim sapmaz… O nedenle, kendi terazimden kuşku duymuyorum.
***
Neden iki yüz gram eksik?
“Değer mi” diyeceksiniz!
***
Elbette değmez ama “aşığın kırkı kırk para, ütüldüğüme yanarım!” hesabı çok zoruma gitti. Her halde, bu arkadaş, aldığı haksız parayı huzur içerisinde yiyecek.
***
Unutmayın, mandalinanın kilosu 40 lira ama 43, 48 liraya aldım. Yani, kabaca yüzde on zamlı, kırk dört liraya… Bu, birkaç kilo için pek önemli gözükmez ama birkaç yüz kilo satan bir pazarcı ya da satıcı için önemli rakam, küçümsemeyin.
***
Ya Pazarcını terazisi yanlış tartıyor ya da pazarcı kandırdı... Zira tartı aletinin ekranı, uzakta ve biz görmüyoruz. Pazar yerinin ismini vermiyorum. Telefonla ararlarsa söylerim…
***
Olay bana ders oldu. Bir daha pazardan sebze, meyve alır mıyım? Yoksa, artık, tartı ve ölçüsüne güvendiğim marketlere mi giderim? Bu benim şahsi düşüncem, sizi bilmem.
***
Yetkililerden ricam. İsterlerse bunu bir anımsatma ya da bir uyarı kabul etsinler. Yasaların ya da mevzuatın öngördüğü periyodik kontrol mutlaka yapılsın.
***
Öyle ya da böyle, ölçü ve tartı aletlerinin periyodik kontrolleri yapılsın. Her alete, asansörlere yapıştırıldığı gibi yeşil, mavi, kırmızı; bir künye yapıştırılması ve mutlaka alet ve ekranı, müşterinin görebileceği şekilde, tezgah önüne konsun… Tartılanı, herkes görsün.
***
Tabii, tekil bir olayı genelleştirmek, çok yaygın gibi göstermek de istemem. Doğru da değil… Alınganlık gösterenlerden de özür dilerim. Ama çürük elmaların, seçilmesi görevi de, evvel emirde, şayet varsa örgütlerine, esnafa; her yıl “ahiliğe güzelleme” yapanlara düşer. Umulur ki, bunlar da ölçü ve tartı aletlerinin, periyodik “kalibrasyonu” konusunda duyarlı davranır.
***
İnananlar için, isterlerse emri anımsatayım; “Vay hâline, yolsuzluk yapanların/kandıranların/ölçü ve tartıyı tam yapmayanların!” (83/1)