MUSTAFA CENGİZ


NEFRETİN ORTASINDA, İÇİMDE YENİLMEZ BİR SEVGİ BULDUM…

Bir insan bir insanı bir şey görür, bu hayattır. Bir insan bir insanı birçok şey görür, bu sevgidir. Bir insan bir insanı her şey görür, bu aşktır. Bir insan bir insanı hiçbir şey görür, bu doğudur. Bir insan bir insanı görmez, bu ölümdür.! Şaire Sormuşlar; Gidene mi küfür etmeli, kalıp bekleyene mi? Şair durur mu, yapıştırmış cevabı; İkisini de salla, Çay var mı Çay...


Arkamdan yürüme; 

Liderlik edemeyebilirim. 

Önümden yürüme; 

Takip edemeyebilirim. 

Sadece yanımda ol yanımda yürü 

El ele omuz omuza Yürek yüreğe 

"Nefretin ortasında, içimde, yenilmez bir sevgi olduğunu buldum.

Gözyaşlarının ortasında, içimde, 

yenilmez bir gülümseme olduğunu buldum.

Karmaşanın ortasında, içimde, 

yenilmez bir sakinlik olduğunu buldum.

Tüm bunların içinde, fark ettim ki,

Kışın ortasında, içimde, yenilmez bir yaz olduğunu buldum.

Ve bu beni mutlu ediyor. 

Çünkü dünya beni ne kadar hoyratça iterse itsin, içimde, 

onu gerisin geri iten daha güçlü - daha iyi bir şey var demektir."

Umudun kalmadığı yerde, bizlere umudu yeşertmek düşer...

Yaşamın anlamı, ona anlam katmak için verdiğimiz çabadır.

ALBERT CAMUS

**

BİR İNSAN BİR İNSANI

Bir insan bir insanı bir şey görür, bu hayattır.

Bir insan bir insanı birçok şey görür, bu sevgidir. 

Bir insan bir insanı her şey görür, bu aşktır.

Bir insan bir insanı hiçbir şey görür, bu doğudur. 

Bir insan bir insanı görmez, bu ölümdür.! 

ÖZDEMİR ASAF

**

BAKIŞ AÇISI

Yazar, evindeki çalışma odasına girdi, günlüğüne bir yıl içinde başından geçenleri yazdı.

-Geçen yıl ameliyat oldum,

-Aylarca yatağa bağlı kaldım,

-Altmış yaşına girdim,

-Otuz yıl çalıştığım vazifemi terk ettim,

-Geçirdiği araba kazası nedeniyle, oğlum fakültede sene kaybına uğradı.

Sonunda şunu yazdı: 

Ne kötü bir yıldı!

-Karısı, kocasının günlüğe yazdığını gördü. 

Dışarı çıkıp, bir müddet sonra girdi. 

Elindeki kağıdı kocasının yazdığı günlüğün yanına bıraktı.

Adam kağıda yazılanları okudu.

-Geçen yıl, uzun süre rahatsızlık veren hastalıktan kurtuldun.

-Altmış yaşına sıhhat ve afiyetle girdin.

-Yazmayı tasarladığın kitaplar için zaman bulmak maksadıyla emekli oldun.

-Oğlumuz trafik kazasında ölümden döndü.

Yazı şöyle bitiyordu: 

Allah bize çok ikramda bulundu, 

Ne güzel bir yıldı.

Allah (cc), Tüm imtihanlardan İnşaallah her bakımdan kârlı çıkanlardan eylesin....

Selam ve Dua ile... (Alıntıdır...)

**

OLGUN İNSAN...

Ben;

Benden olgun insan isterim karşımda!

Benden dürüst,

En ufak dalgada,

Arkasını dönmeyecek kadar olgun.

Arkamı döndüğümde, 

Sırtımdan vurmayacak kadar güvenilir.

Bir o kadar cesaretli olmalı.

Yağmurdan ıslanıp, fırtınadan kaçmamalı.

Ayağı taşa takılınca kayadan korkmamalı.

İşine gelince sevip,

Zoru görünce bırakmamalı!

CAN YÜCEL 

**

EVRENİN EN ALÇAK TÜRÜ;

- Başkasının ömrünü çalarak yaşayan

- Başkasının hakkını çalarak haklı olan

- Başkasının emeğini çalarak zengin olan

- Başkasının malını çalarak mal sahibi olan

- Başkasının fikrini çalarak bilgelik taslayan

- Başkasının zamanını çalarak zaman kazanan

**

BELLİ Mİ OLUR!

Müziğini hep yanında taşı... 

Hiç beklemediğin bir anda hayat 

Seni dansa kaldıracaktır...! 

Sakın bir şair sevme! 

Seni yazmak için, seni terk eder.. 

SEDAT SALUN

**

KIRILGAN BİR ÇOCUĞUM BEN… 

Kırılgan bir çocuğum ben… 

Yüreğim cam kırığı… 

Bütün duygulardan önce öğrendim ayrılığı… 

Saldırgan diyorlar bana, 

Oysa kırılganım ben… 

... Gözyaşlarım mücevher;

 saklıyorum herkesten. 

Ürküyorlar gözümdeki ateşten,

Ürküyorlar dilimdeki zehirden, 

Ürküyorlar o dur durak bilmeyen, 

gözükara cesaretimden. 

Diyorlar: Bir yanı sarp bir uçurum, 

Bir yanı çılgın dağ doruğu. 

Oysa böyle yapmasam ben... 

Nasıl korurum içimdeki çocuğu? 

Bir yanım çılgın nar ağacı, 

Bir yanım buz sarayı… 

MURATHAN MUNGAN

**

ADAM OLDUN DEMEKTİR....

Çevrende herkes şaşırsa,

Bunu da senden bilse,

Sen aklı başında kalabilirsen eğer,

Herkes senden kuşku duyarken hem kuşkuya yer bırakır,

Hem kendine güvenirsen eğer,

Bekleyebilirsen usanmadan,

Yalanla karşılık vermezsen yalana,

Kendini evliya sanmadan

Kin tutmayabilirsen kin tutana,

Düşlere kapılmadan düş kurabilir,

Yolunu saptırmadan düşünebilirsen eğer,

Ne kazandım diye sevinir, ne yıkıldım diye yerinir,

İkisine de vermeyebilirsen değer,

Söylediğin gerçeği eğip büken düzenbaz,

Kandırabilir diye safları, dert edinmezsen,

Ömür verdiğin işler bozulsa da yılmaz,

Koyulabilirsen işe yeniden,

Döküp ortaya varını yoğunu,

Bir yazı turada yitirsen bile

Yitirdiklerini dolamaksızın dile 

Baştan tutabilirsen yolunu

Yüreğine, sinirine dayan diyecek 

Direncinden başka bir şeyin kalmasa da,

Herkesin bırakıp gittiği noktada

Sen dayanabilirsen tek

Herkesle düşüp kalkar erdemli kalabilirsen,

Unutmayabilirsen halkı, krallarla gezerken

Dost da düşman da incitmezse seni

Ne küçümser ne büyültürsen çevreni

Her saatin her dakikasına 

Emeğini katarsan hakçasına

Her şeyi ile dünya önüne serilir

Üstelik oğlum, adam oldun demektir....

RUDYARD KİPLİNG

**

KADER...

Şems-i Tebrîzîye sordular; 

Madem ki kader var neden bu çaba; 

Şems-i Tebrîzî dedi ki; 

Kader; yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir.

Güzergah bellidir. 

Ama tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir. 

Öyleyse, ne hayatın hakimisin ne de hayat karşısında çaresiz...

**

ÇAY VAR MI?

Şaire Sormuşlar;

Gidene mi küfür etmeli, kalıp bekleyene mi?

Şair durur mu, yapıştırmış cevabı;

İkisini de salla, Çay var mı Çay...