YÖNETİM VE DENETİM
HEP EŞ DOST İSİMLER!
Üyeler konusunda yoğun eleştirilerine hedef olan S.S.Camikebir Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi yönetim ve denetim kurulu üyeleri de ayrı bir tartışma konusu oldu. 2022 yılında yapılan genel kurulda yönetim kuruluna Başkan Mustafa Ejder’in yanı sıra Ahmet Acar, Ömer Karabulut, Ahmet Renktaş ve Osman Görez seçilirken yedeklere de Fatih Ejder, Hüseyin Özkan, Uğur Alibaşoğlu, Ömer Ejder ve Ahmet Ejder seçildi.
S.S.Camikebir Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi ile ilgili dün uzunca bir yazı yazdım…
Gerek gazetemiz Gerçek Haber’de ve gerekse sosyal medya hesaplarımızda yeralan haber bir hayli ilgi görmüş…
Oldukça fazla telefon aldım…
Çok ilginç şeyler anlatıyorlar…
Ancak her telefon konuşmasından sonra arayan kişinin üzerine basa basa vurguladığı tek şey şu:
“Aman Recep Bey benim adım hiçbir yerde geçmesin!”
“Niye, ne var ki?” diye soruyorum.
Korku ve endişelerini dile getiriyorlar…
“Allah! Allah! Bunda ne var, üyesi olduğunuz kooperatif ile ilgili duyduğunuz endişeleri, şüpheleri dile getiriyorsunuz! Niye bu kadar korkuyorsunuz?” diye soruyorum ama yine de “Aman ne olur benim adım hiçbir yerde geçmesin!” diye ısrar ediyorlar…
Şaşmamak mümkün değil!
Varsa ortada bir çarpıklık insan medeni ölçüler dahilinde alenen suçlamadan, ağır bir ithamda bulunmadan dile getirmesi kadar doğal ne olabilir ki?
İnsan hayret ediyor…
Öyle ki bir üye kooperatifte yaşanan sıkıntıları dile getiren uzunca bir mektubu Alpaslan Mahallesi’nde ki bir camiye bırakmış diyorlar…
Allah! Allah! Böyle bir şey olabilir mi?
Neyse biz dile getirilen iddiaları sıralamaya devam edelim…
Buna geçmeden önce dünkü yazımız da “sehven” geçen bir yanlışı düzeltmekte yarar var:
“Sehven düşülen” yanlış şu:
Başkan Mustafa Ejder’in Şehir Hastanesi’ne bakan köşe kısmında bulunan 5407 ada 10 parsel 16.814,73 metre kare arsa içine 13.03.2021 tarihinde genel kuruldan aldığı yetki ile satacağı, diğer kalan kooperatifin müşterek arsaları olan 5407 ada 5-6-7-8-9 parseller toplam 62.000 metre kare alanın alt katları eczane, optisyen, medikal, eczane depoları, üst katlara doktor özel muayenehane yapma planları olduğu söylenen yere 17 değil 7 kat çıkılması planlanıyormuş… Biz yazımız da “sehven” de olsa 17 kat demişiz öncelikle bu yanlışlığı düzeltmekte yarar var… Çünkü 7 kat nere 17 kat nere?
İmar planı konusunda doğru bilgi vereceğine inandığım bir uzmanla yaptığım sohbette, “Bunlar zaten Büyükşehir Belediyesi’nin internet sitesinde yer alıyor, oraya baktığınız zamanda görebilirsiniz” dedi ve sonra o arsaya nasıl 7 katlı bir bina kondurulabileceğine imar yönünden şöyle açıklık getirdi:
“O alana 7 katlı bir bina pekâlâ yapılabilir. Bu zaten plan notunda var. Çünkü İmar Planında ticari parsel olarak gözüküyor. Ama iddia edildiği gibi hastane yapılamaz. Plana hastane olarak işlenmesi lazım. Oysa plan da ticari alan olarak geçiyor. Bir de bodrum kat, zemin ve 1. 2. Kat diye işyerleri toplam dört kattan oluşabilir. Bunda imar yönünden herhangi bir sakınca yok” dedi.
İmar yönü böyle… En azından işin imar yönüne bir açıklık kazandıralım da sonra kooperatif üyelerinin ne kadarı Camikebir esnafı ne kadarı dışarıdan, yönetim ve denetim kurulu kimlerden oluşuyor buna yönelik eleştirileri sıralayalım…
Önümde en son 09/01/2022 tarihinde yapılan genel kurul tutanağı var… Genel kurul çağrısı elden imza karşılığı yapılmış, posta yoluyla davetiye çıkarılmamış, masraf olmasın diye…
1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 26. Maddesi uyarınca genel kurula sunulan 138 ortaktan 27 ortağın asaleten 12 ortağında vekaleten temsil edildiği görülmüş…Genel kurul tutanağına göre demek ki resmiyette kooperatifin 138 ortağı varmış!
Genel kurul toplam 10 gündem maddesinden oluşuyor… Divan Başkanlığını Bekir Karabulut’un, katip Üyeliklerini de Ahmet Hakan Ejder ve İbrahim Acar’ın yaptığı Bakanlık temsilcisi olarak Mustafa Siyar ile Mustafa Tokmuş’un yaptığı genel kurul da dün uzun uzun bahsettiğim gibi üye aidatları belirlendi, sonra 9. Madde de yönetim kurulu ve denetim kurulu üyelerinin huzur hakları belirlendi. Yönetim Kurulu Başkanına aylık 15 bin net ücret üyelere 20’ar bin denetim kurulu üyelerine de 7 bin 500’er lira verilmesi kararlaştırıldı… İyi para mı? İyi para şu yokluk ortamında!
Ayrıca dünkü yazımda da belirttiğim gibi Başkan ve yönetimine 120 ay vadeli 400 milyon kredi çekilmesi konusunda yetki verildi…
Şimdi gelelim yönetim kurulu ve denetim kurulu üyelerinin kimlerden oluştuğuna…
Genel kurulda yönetim kuruluna Başkan Mustafa Ejder’in yanı sıra Ahmet Acar, Ömer Karabulut, Ahmet Renktaş ve Osman Görez seçilirken yedeklere de Fatih Ejder, Hüseyin Özkan, Uğur Alibaşoğlu, Ömer Ejder ve Ahmet Ejder seçildi…
Kooperatif Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulun da yeralan isimler soy isimlerinden de anlaşılacağı üzere birbirinin yakını… 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa uygun mu değil mi onu, Bakanlık Temsilcileri daha iyi bilir ancak etik yönünden doğru karşılanmıyor… Aynı durum üye listesine baktığımız zamanda karşımıza çıkıyor… Aynı soyismi taşıyan birden fazla üye var… Eski Hacılar Belediye Başkanı Doğan Ekici, üyeliğini sonlandırdığını söylemişti. Ama 110 sıralı listede 07.12.2021 tarihli hazirun listesinde isminin karşısında imzası var… Dün de bahsettim üyeler, kooperatifin kuruluş amacı dışına çıktığı ve artık amaç Camikebir esnafına tekstil kent kurmaktan ziyade “bazı kişiler” Camikebir esnafı olmamasına rağmen üye yazılmış… Her biri kimin yakını kimin kardeşi, kimin oğlu, eşi tek tek yazıp ifşa etmek istemiyorum ama bazı yerler de artık iş aile boyu olmuş! Bir de meslek dışı yazılanlar var! Ki aralarında bizim rahmetli olmuş bir meslektaşımız da var… Liste de eşi onu temsil ediyor… Gerçi rahmetli bu meslektaşımız sadece Basın Kooperatifi değil ve Camikebir Kooperatifine üye değil, Demirciler Sitesi Kooperatifine ve aynı zaman da S.S.Hukukkent Konut Yapı Kooperatifine de üye olmuş! Yani üyeliği birçok kooperatifte geçiyor… Rahmetli olduğu için çok fazla söz sarfetmek istemiyorum… Ama bir kooperatif asli olarak meslektaşlarını üye yapmak amacıyla kurulmuş ise bırakın o meslek erbapları üye olsun…
Yani kuruluş amacı doğrultusunda üyelerine hizmet etsin… Camikebir esnafı dükkan sahibi olacak diye Şeker Fabrikası’nın arsası onlara ihale edildi… Hem de ilk ihale de arsanın daha önceki gerçek sahibi Şeker Fabrikası ilk ihale de almış olmasına rağmen o ihale “siyasi büyüklerimiz” tarafından iptal edilerek tekrar Camikebir esnafı adına kurulan S.S.Camikebir Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi’ne satıldı… O günler de Şeker Fabrikası’ndan alınıp nasıl ikinci bir ihale yoluyla 249 bin metre karelik arsanın S.S.Camikebir Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi ihale edildiğini gün gün yazmıştım…
Bu yazının altına o günler de ilgili sendika yöneticilerinin daha önce Şeker Fabrikası’na ait olan imar planın da yapılan değişiklikten sonra hazineye geçen arsanın nasıl TOKİ’ye geçtiği ve o arsanın yeniden Şeker Fabrikası’na kazandırılması için netür açıklamalar yaptığını bu azının altında bir kez daha kullanacağım… Ki o günler de nasıl bir mücadele verildiğini tekrar hatırlamakta sonsuz yarar var…
Bakın o günler de Şeker arsasının tekrar Şeker Fabrikası’na kazandırılması için kimler ne mücadele vermiş? Tüm verilen bu mücadeleye rağmen Şeker arsasına nasıl Camikebir esnafı dahil edilmiş? Görüp de şaşmamak mümkün değil!
**
ŞEKER ARSASININ TEKRAR ŞEKER’E
VERİLMEMESİNE NASIL TEPKİ GÖSTERİLDİ?
Milliyet Gazetesi (19.03.2015 Tarihli Haber)
KAYSERİ ŞEKER’İN KAPANMASINA YOL AÇACAK ARSA SATIŞI İLE İLGİLİ BELİRSİZLİK ÇALIŞANLARI VE PANCAR EKİCİLERİNİ ENDİŞELENDİRİYOR
2007 yılında Büyükşehir Belediyesine hastane yapılmak üzere devredilen ve daha sonra da Milli Emlak’a devredilen Kayseri Kocasinan İlçe sınırları içerisinde kalan Kayseri Şeker’e ait 249 bin 950 metrekare arsanın akıbetinin belirsizliği yöneticileri, çalışanları ve çiftçileri de endişelendirmeye başladı.
Kayseri Şeker’in arazisi hakkındaki kamuoyundaki dedikodular ve çalışanlar arasında ’Fabrikamız, ekmek kapımız kapanacakmış’ endişeleri üzerine bahse konu olan şeker arazisine gidilerek Şeker-İş sendikası yöneticileri ile birlikte, Kayseri Şeker Fabrikası Genel Müdürü Levent Benli ve Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurlu Başkanı Hüseyin Akay çalışanları bilgilendirdi.
Başkan Akay, "Kayseri şeker arazisi ile ilgili 2006 yılında başlayan süreç görüyoruz ki hala devam ediyor. Bu arazi tabii ki Kayseri Şekeri ilgilendirecek. Kayseri Şekerin Yönetim Kurulu, Genel Müdürlüğü, bürokrasi yöneticileri bütün çalışanları ve çiftçilerini ilgilendiriyor. Bu arazide binlerce çalışanın çoluğunun çocuğunun ve on binlerce çiftçisinin geleceği bulunmaktadır. Şimdi bu gün güncel olması nedeniyle sürekli bu konu gündemde olması nedeniyle basında da bir takım haberler çıkması nedeniyle biz öncelikle personelimize bu arazi ile ilgili bir bilgi paylaşımı kamu ile bir bilgi paylaşımı yapma ihtiyacı duyduk.
2006 yılında o zaman ki yönetim Kayseri Şekerin arazisi ile ilgili imar çalışması yapılmak üzere müracaatta bulunmuş. Sonuçta bu imar çalışmaları yapılmış ve Kayseri Şekerin 1500 dönümden fazla arazisi Büyükşehir Belediyesine tapuları ile devredilmiş. Arkasından da ayrıca 250 dönümlük araziyi de istemişler galiba, o zamanki yönetim tarafından güya hastane arsası olarak 1 lira bedelle Büyükşehir Belediyesine devretmiş.
Yönetim Kurulu kararında hastane arsası olmakla birlikte tapuya hiçbir şekilde şerh düşülmemiş. 2007 yılına gelindiğinde 3 Nisan 2007 tarihinde 250 dönümlük bu arazi yapılan protokolde özellikle bu arsanın güya hastane arsası olduğu yazılmış ama Büyükşehir Belediyesine 1 TL ile satılan bu arazi Büyükşehir Belediyesi ile olan protokollerin hiç birisinde hastane arsası şartı konulmamış. Hem Büyükşehir Belediyesi hem de tapu kayıtlarında hastane arsası olduğuna dair hiçbir kayıt bulunmamaktadır.
3 Nisan 2007 tarihinde tapudan devir işlemleri yapıldıktan sonra 10 Mayıs 2007 de Büyükşehir Belediyesine arsanın devrinden 37 gün sonra Büyükşehir Belediyesi bu 250 dönümlük araziyi trampa yolu ile Milli Emlak’a hazineye devretmiş. 2007 yılından itibaren bu arazi Milli Emlak’ın arazisi haline gelmiş. Biz de bu arazide halen tarım yapıyoruz. 2014 yılına gelindiğinde Milli Emlak burayı TOKİ’ ye devretmiş. 2015 Ocak ayına gelindiğinde biz arazinin TOKİ tarafından satışı ile ilgili ilanla karşılaştık.. Bunun üzerinden 22 Ocak tarihinde yapılan ihaleye yönetim kurulumuzdan arkadaşlarımız girdiler 50 milyon bedeli vardı biz verdik bu bedeli ve aldık. Aldığımızı sandık ama alamamışız, peşinatını yatırdık bütün ihale şartlarını yerine getirdik ancak 45 gün sonra TOKİ den bir yazı geldi. 10 günlük sürede sonuçlanması gereken ihale 45 gün sonra sonuçlanmış ve ihale iptal edildiği bize bildirildi. 10 günde sonuçlanması gereken bir ihale 45 güne uzatıldıysa bunun değerlendirilmesini kamu oyunun yapması lazım.
Bu arada basında bir takım yazılar çıktı; özellikle bura ile ilgili konfeksiyoncularla alakalı bir kooperatifin kurulduğu onlara bu arazinin TOKİ tarafından satılacağına dair basında haberler çıktı bizde basından öğreniyoruz. Aslında bu konuyu pek çok kişi biliyormuş ta biz bilmiyormuşuz. Biz basından öğrenmiş olduk. Şimdi gelinen nokta itibari ile bu arazinin bizim açımızdan öneminin hem çalışanlarımız için hem çiftçilerimiz hem de kamu oyu tarafından bilinmesine ihtiyaç var.
Bu arazi üzerinde Kayseri Şeker’in Muhsin Yazıcıoğlu Bulvarına çıkan nizamiyesi bulunmaktadır. Kayseri Şeker Fabrikasını 3 tane nizamiyesi var birisi pancar giriş, birisi personel giriş nizamiyesi ve biriside şeker çıkış nizamiyesi. Bu şeker çıkış nizamiyesi eğer ortadan kalkacak olursa ki bu 250 dönümlük arazinin içerisinde; eğer burayı başkaları alırda buraya site yapacak olurlarsa bu nizamiye otomatikman kapanır. Aynı alanda bizim şeker ambarlarımız var, buranın da yarısını yıkmak gerekiyor bu arsanın içerisinde kalıyor şeker ambarı. 250 dönümlük arazi arkaya doğru uzayıp gidiyor. Şimdi bunu başkaları aldığı taktirde Kayseri Şeker Fabrikasının Şeker ambarları ve şeker çıkışı tarafındaki faaliyeti tamamen duracak demektir. Buda Kayseri Şeker Fabrikasının kapanması demektir. Biz 4 senedir, batmış bir fabrikayı kurtarmak için gayret veriyoruz çaba gösteriyoruz. Gece gündüz bu insanlar çalışıyorlar ve bu gün gelinen nokta ile başarılı bir noktaya geldi Kayseri Şeker Fabrikası. Şimdi Kayseri Şeker fabrikasını kapatılması gibi bir durumla karşı karşıyayız. Biz bu can bedende oldukça Allah güç kuvvet verdikçe işimizi başarılı bir şekilde yürüttükçe bu çalışanlarımız ve çiftçimizle beraber bu fabrikayı kapattırmayız. Bunun da kamuoyu tarafından bilinmesi gerekiyor, burası ile ilgili hesap yapanların da anlaması ve bilmesi gerekiyor. İnşallah Aklı selim galip gelir" dedi.
**
Sabah Gazetesi (24.03.2015 Tarihli Haber)
Kayseri Şeker Arazisi İçin Sendikalar Arası Dayanışma Ve Ortak Açıklama
Kayseri Şeker Arazisi İçin Sendikalar Arası Dayanışma Ve Ortak Açıklama
Türk-İş’e bağlı Kayseri’de hizmet veren işçi sendikalarının Başkan ve yöneticileri Kayseri Şeker Fabrikasında çalışan işçilere destek adına Kayseri Gıda Şeker-iş Sendikası Kayseri Şube Başkanı İsmail Yücer’i makamında ziyaret ettiler.
Ziyarette Tes-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı Hasan Aydın, Teksif Sendikası Kayseri Şube Başkanı Tahir Horoz, Teksif Sendikası Develi Şube Başkanı Metin Ateş, Türk Metal Sendikası Kayseri Şube Başkanı Ali Gökkaya, Yol-İş Sendikası Kayseri 1 No’lu Şube Başkanı AdemÖzokutan, Yol-İş Sendikası Kayseri 2 No’lu Şube Başkanı Yaşar Durak Ayerdem, Koop-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı İdris Güven, Demiryol-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı Yakup Aslan, Türk Haber-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı Erol Toprak, Türk Harp-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı Özgür Özsoy hazır bulundu.
Ziyaret sonrası Türk-İş Kayseri İl Temsilcisi ve Koop-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı İdris Güven tarafından okunan ortak açıklamada :“Kayseri Şeker’e ait şeker ambarları ve şeker nizamiyesinin de bulunduğu 250 dönümlük arazinin 2007 yılında Büyükşehir Belediyesine ve daha sonra trampa yolu ile Milli Emlak’a, 2014 yılında ise TOKİ’ ye devredilerek arazinin TOKİ tarafından satışı çıkartılması ve 22 Ocak tarihinde yapılan ihaleye Kayseri Şeker adına girilerek belirlenen bedel üzerinde geçerli fiyat teklifi olan 50 milyon TL verilerek Fabrika ve şeker sevkiyatı için hayati önem taşıyan söz konusu arazinin yeniden Kayseri Şeker Fabrikası tarafından almasının engellenmesi karşısında, “Kayseri Şeker’in belki de kapanmasına yol açacak arsa satışı ile ilgili belirsizliğin çalışanları endişelendirdiği görülmüştür.
Kayseri Şeker çalışanlarının ekmeğine sahip çıkma adına gösterdikleri duyarlılığı ve Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay tarafından yapılan çalışanları ve kamuoyunu bilgilendirme yönündeki açıklamayı takdirle karşılıyoruz ve haklı mücadelelerini sonuna kadar desteklemekteyiz.
Kayseri Şeker 60 yıldan beri Kayseri Sanayi ve ekonomisinin lokomotifi olmuştur. Gelişerek devam etmesini ve yıllarca işçiye, emekçiye, çalışana, çiftçiye ekmek kapısı olarak kalmasını diliyoruz. Herkesin meseleyi doğru anlaması ve doğru değerlendirmesine burası ile ilgili hesap yapanların, bu işe taraf olanların Aklı selim çerçevesinde hareket etmelerini bekliyoruz” denildi.
Türk-İş’e bağlı Kayseri’de hizmet vermekte olan işçi sendikalarının başkanları daha sonra Kayseri Şeker Fabrikası Genel Müdürü Levent Benli’yi makamında ziyaret ederek desteklerini belirttiler.
Kayseri Şeker Fabrikası Genel Müdürü Levent Benli de ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Sendika başkanlarına Kayseri şeker kurumu, yönetim kurullarımız, çalışanlar ve çiftçilerimiz adına teşekkür ediyorum" dedi.
