RECEP BULUT


İŞTE EJDER UZUNLUOĞLU VE YEĞENİ MEHMET UZUNLUOĞLU’NUN İFADESİ!

Ejder Uzunluoğlu ve yeğeni Mehmet Uzunluoğlu, CHP’li Belediye Meclis üyesi adayı Şerafettin Bahadır’a yönelik eylemi nasıl gerçekleştirdiklerini Jandarma’ya anlattılar?


“KÖYDE ALKOL ALIYORDUK, 

ALKOLUMÜZ BİTİNCE PINARBAŞI 

MERKEZE GELİRKEN YOLDA KARŞILATIK!”

*** Ejder Uzunluoğlu ve yeğeni Mehmet Uzunluoğlu, Bahadır’a yönelik eylemi nasıl gerçekleştirdiklerini Jandarma’ya anlattılar. Ejder Uzunluoğlu ve yeğeni Mehmet Uzunluoğlu ifadelerinde, B.Karamanlı Köyü’nde alkol aldıklarını ancak alkolleri bitince Pınarbaşı Merkeze gidip tekrar alkol almak istediklerini fakat yolda karşı şeritten gelen birinin kendilerine el-kol işareti yapması üzerine peşine düştüklerini, B.Kömarmutlu köyü içinde yakalayınca da aralarında kavga çıktığını, Ejder Uzunluoğlu’nun belindeki silahı çekerek üç el ateş ettiğini ve daha sonra da Bahadır’a sopayla vurduklarını iddia ettiler. 

ŞERAFETTİN BAHADIR’IN 

KIZI, “BİRİLERİ BİZİ TAKİP EDİYOR!” 

DİYE JANDARMA’DAN YARDIM İSTEDİ!

***Ejder Uzunluoğlu ve yeğeni Mehmet Uzunluoğlu, Jandarma’ya böyle ifade verirken, Şerafettin Bahadır’ın kızı Gülseren Bahadır’da verdiği ifade de babasıyla birlikte köylerine gitmek üzere yola çıktıkları Pınarbaşı-Kayseri yol güzergahında bir aracın kendilerini takip ettiğini Jandarma’ya bildirerek, “Lütfen bize yardım!” edin diye yardım talebinde bulundu. B.Kömarmutlu köyünde önleri kesilen baba Şerafettin Bahadır önce sopayla dövüldü sonra ayaklarına üç el ateş edildi. Köy Muhtarı Oğuzhan Aykır ile köy sakinlerinden Seyfi Aydın da, Ejder Uzunluoğlu ve yeğeni Mehmet Uzunluoğlu’nun Şerafettin Bahadır’ı nasıl dövdüklerini anlattılar. 

Geçtiğimiz cuma akşamı Pınarbaşı ilçemizin Büyük KömarmutKöyün’de (Mahallesi’nde) meydana gelen olayın yankıları devam ederken saldırı olayında adı geçen Pınarbaşı eski Belediye Başkanı MenduhUzunluoğlu’nun kardeşi Ejder Uzunluoğlu ile yeğeni Mehmet Uzunluoğlu’nun Jandarma’ya verdikleri ifade de ortaya çıktı… 

EJDER UZUNLUOĞLU VE YEĞENİ 

MEHMET  UZUNLUOĞLU’NA  GÖRE 

SALDIRI OLAYI NASIL GERÇEKLEŞTİ?

Ejder Uzunluoğlu, 31 Mart yerel seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra 1 Nisan sabahı CHP İl Merkezi önünce hoparlörden yayın yapılan “seni gidi topal” şarkısı esnasında oynayan CHP’li Belediye Meclis Üyesi adayı Şerafettin Bahadır’a yönelik saldırı olayının nasıl geliştiğini Bünyan Jandarmasına olaydan bir gün sonra verdiği ifade de, yeğeni Mehmet Uzunluoğlu ile birlikte Büyükkamanlı Köyünde alkol aldıklarını, alkollerinin bitmesi üzerine takviye alkol almak için kendi kullandığı araç ile Pınarbaşı Merkezine gelmek için yola çıktıklarını, yolda sık sık çevirme olduğu için tali yollardan Pınarbaşı yoluna çıktıklarını, bu sırada karşı şeritten gelen bir araçtan kendilerine el-kol işareti yapıldığını farkettiklerini, dikkat edince bu kişinin Şerafettin Bahadır olduğunu anladığını ve bu nedenle aracın peşine düştüklerini iddia ederek, “Bana durmamı işaret ettiğini sandım ve bu aracın peşinden gittim. Zaten kısa mesafe sonra araç Büyükkömarmut Mahallesi’ne giriş yaparak durdu. Ben de bu aracın yanına durdum. Ben ve yeğenim Mehmet araçtan indik. Bu sırada Şerafettin Bahadır’da elinde uzun sopaya benzer bir cisimle aracından inmiş olduğunu ve bizim üzerimize geldiğini gördüm. Ön yolcu koltuğundan inen yeğenime elindeki sopayla vurmak suretiyle saldırdı. Yeğenim Mehmet almış olduğu sopa yere düştü ve Şerafettin yine elindeki sopa ile bana yöneldi. Üzerine gelirken de “Abini hallettim, şimdi sıra sana geldi!” diyerek sinkaflı küfürler etmeye başladı. Sopa ile bana vuracağını anladığım için belimde takılı olan ruhsatsız tabancayı çıkardım ve kendimi korumak, aynı zamanda şahsı korkutmak amaçlı yere doğru 2 ya da 3 el ateş ettim. Şahıs yere düştü. Ben şahsı vurduğumun farkında değildim. Yeğenin Mehmet bu sırada şahsın yanına koştu ve elindeki sopayı aldı. Yeğenim Mehmet’in sopa ile Şerafettin’i vurup vurmadığının farkında değilim. Fakat sopayı Şerafettin’in aracına bir kez vurduğunu gördüm. Ben hemen yeğenim Mehmet’i aldım ve aracıma bindirdim” diyor. Ejder Uzunluoğlu, olaydan bir gün sonra cep telefonundan Jandarma’nın sicil elemanları tarafından teslim olması için aranıyor ve Jandarma ile Pınarbaşı girişindeki BP akaryakıt istasyonuna gelip teslim olacağını söylüyor. 

MEHMET UZUNLUOĞLU

OLAYI NASIL ANLATT?

Mehmet Uzunluoğlu’da amcası Ejder Uzunluoğlu gibi alkol aldıkları Büyükkaramanlı Köyünde alkol aldıklarını ve aldıkları alkolün bitmesi üzerine tekrar alkol almak için Pınarbaşı merkezine gitmek üzere yola çıktıklarını ve karayolunda seyir halindeyken karşı şeritten gelen kırmızı renkte bir araçtan el-kol hareketi yapıldığını görerek peşine düştüklerini tekrarlayarak, “Biz araçtan indiğimiz de karşı araçtan dur işareti yapan erkek şahsın elinde uzun bir sopa ile üzerimize geldiğini gördük. Bu şahıs elindeki sopayı sallayarak sol koluma vurdu ve sinkaflı küfürler etti. Ben aldığım darbe sonrası yere düştüm. Takiben şahıs elindeki sopa ile Ejder’e yöneldi ve “Abinin işini bitirdim, şimdi sıra sende” dedi. Şahıs elindeki sopa ile Ejder’e vuramadan Ejder belinden silahı çıkardı, silahın kapak takımı çekerek hazır hale getirdi ve şahsın önüne doğru yere istikametli olacak şekil de 2-3 el ateş etti. Şahıs bunun üzerine yere düştü. Ben can havli ve olayın paniği ile şahsın elindeki odunu aldım ve şahsa yerde iken bir kez vurdum. Sopa şahsın kafasına ya da omuz bölgesine denk geldi. Sonrasında da sinirle elimdeki sopayı şahsın aracının ön camına bir kez vurdum. Cama vurduktan sonra aracın ön yolcu koltuğunda bir kadın şahsın oturduğunu gördüm. Eylemim bu kadın şahsa yönelik değildi, sadece sinir hali ile araca vurdum. Takibinde aracımıza bindik ve yine Ejder’in kullanımı ile oradan uzaklaştık. Ben şahsın vurulduğunun farkında değildim. Olay sonrasında durumu öğrendim” dedi. Mehmet Uzunluoğlu’da daha sonra teslim oluyor ve ifadeleri Pınarbaşı Jandarması tarafından değil Bünyan Jandarması tarafından alınıyor… Bu durum Jandarma’nın “idari yapılanmasından mı” kaynaklanıyor yoksa şahıslar Bünyan Jandarmasına teslim olduğu için mi tam bilemiyorum… Ya da avukatları “güvenlik” gerekçesiyle Bünyan üzerinden soruşturma sürecinin yürütülmesini mi hesapladı bilmiyorum…

ŞERAFETTİN BAHADIR’IN KIZI

GÜLSEREN BAHADIR

SALDIRI ANINI NASIL ANLATTI?

Önce bacaklarından tabancayla vurulan ve daha sonra sopa darbeleriyle komaya sokulan Şerafettin Bahadır’ın ilk andan itibaren saldırı olayının tanığı 20 yaşındaki kızı Gülseren Bahadır saldırı öncesi ve sonrasını Jandarma’ya avukatları Niyazi Ünalmış ve Umut Yılmaz eşliğinde verdiği ifade de, Pınarbaşı merkez de çalıştığı güzellik salonundan her zaman olduğu gibi babası Şerafettin Bahadır’ın akşam saat 19.30 sıralarında aldığını, Büyükkömarmut Köyüne gitmek üzere Pınarbaşı-Kayseri otoyoluna çıktıklarında Küçükkömarmut Köyü yakınlarına geldiklerinde şüpheli bir aracın kendilerini takip ettiğini anladıklarını ve hemen 112 İhbar hattından Jandarma’yı arayarak durumu bildirdiklerini ve yardım talebinde bulunduklarını, Jandarma’nın da bulundukları mevkiyi tespit etmek için uğraştıklarını beyan ettiğini ancak kısa sürelide olsa telefon bağlantılarının koptuğunu ve Büyükkömarmut Köyüne girdikleri sırada tekrar Jandarma ile telefon bağlantısını kurdukları sırada kendilerini takip eden 38 ADR 668 plakalı aracın önlerini kestiğini belirterek, “Aracın şoför kapısından daha önce tanımadığım ancak ismini olay nedeni ile öğrendiğim Ejder Uzunluoğlu indi. Hemen arkasından daha tanımadığım fakat olay sebebi ile adını öğrendiğim Mehmet Uzunluoğlu elinde ağaç sopa ile ön yolcu kısmından indi. Onları görünce babam da kendi aracımızdan indi. Babam Şerafettin Bahadır’ın silah ya da sopası yoktu, sadece kendisi indi. Babam arabadan iner inmez şahıslara hitaben, “Yanımda kızım var, daha sonra görüşelim!” dedi. Bu esnada elinde sopa olan Mehmet Uzunluoğlu, diğer elinde tuttuğu bira şişesinin içerisindeki suyu babamın yüzüne doğru attı. Elindeki sopa ile de babamın kafasına vurdu. Babam sopa darbesi alınca yere düştü. Babam yere düşünde diğer şahıs Ejder Uzunluoğlu, “Seni ya öldüreceğim ya da sakat bırakacağım” dedi. Babam sopa darbesi almadan önce ikisi birlikte babamın üzerine yürüdüler. Babam yerdeyken Mehmet Uzunluoğlu sopa ile babama, bacaklarına vurmaya devam ediyordu. Aynı esnada ikisinden birisi, “Ağzina s… senin” dedi. Yine ikisinden biri, “Bitireceğim seni” dedi. Yalnız ikisi de sürekli bağırıyorlardı. Ben de bu olaylar esnasında aracımızdan hiç inmedim.  Söylediklerinden hatırladıklarım bu kadar. Babam da bu sırada, “Yapmayın, vurmayın” sözler sarfetti. Babamı darp ettikleri sırada, 38 ADR 668 plakalı aracı kullanan Ejder Uzunluoğlu, belinden pantolonuna takılı siyah renkli bir tabanca çıkardı. Eliyle silahı çekti bıraktı ve babamın bacağına doğru ya 2 defa ya da 3 defa ateşlediğini gördüm. Ben bu esnada halen ihbar hattında Jandarma ile görüşüyordum. Silah seslerini duyunca telefonu kapattım. Araçtan indim. Babam kanlar indeydi. Ben babamı öyle görünce şoka girdim, bağırmaya başladım. “Baba” dedim. Sonra karşı tarafa yönelik olarak, “Yapmayın ne olur” dedim. Bu esnada elinde sopa olan Mehmet Uzunluoğlu benim üzerime doğru hızla gelmeye başladı. Ben de korkuyla yeniden arabamıza bindim. Arabayı kilitledim. Mehmet Uzunluoğlu, benim bindiğim ön yolcu tarafının kapısını açmaya çalıştı. Araç kilitli olduğundan dolayı açamadı. Elindeki sopa ile ön cama vurdu. Cama vurunca cam kırıldı, cam parçaları arabanın içerisine dağıldı. Ancak bende bir yaralanma olmadı. Sadece parçaları değdi. Bu şahıs arabanın camını kırdıktan sonra bizim aracımızdan uzaklaştı. Diğer Ejder Uzunluoğlu hala babama tekmeler vuruyordu. Ejder Uzunluoğlu elindeki silahla bir kere daha havaya ateş etti. İkisi de geldikleri araca binip oradan uzaklaştılar. Onlar uzaklaşınca ben arabadan indim, ambulansı aradım. Köyden vatandaşlar yanımıza geldi. Hatta olay olduğu sırada köy muhtarı Oğuzhan Aykır ayırmak için de olay yerine geldi. Yanında Seyfi Aydın’da vardı. Oğuzhan Aykır ile Seyfi Aydın olayı en başından itibaren gördüler” dedi.

BÜYÜKKÖMARMUT KÖYÜ 

MUHTARI OĞUZHAN AYKIR 

VE SEYFİ AYDIN NELER SÖYLEDİ?

Büyükkömarmut Köyü Muhtarı Oğuzhan Aykır ile Büyükkömarmut Köyü sakinlerinden Seyfi Aydın’ın ifadeleri de Şerafettin Bahadır’ın kızı Gülseren Bahadır’ın ifadesini doğrular mahiyetti… 

Olaya tanık olan Büyükkömarmut Köyü Muhtarı Oğuz Aykır, Köyün sakinlerinden Seyfi Aydın ile köyün dışında otlamadan dönen hayvanları köye getirirken peş peşe hızla köyün içine doğru gelen iki aracı gördüklerini beyan ederek, Şerafettin Bahadır isimli şahıs aracıyla hızla önümüzden geçti. Arkasından BMV marka araç onu takip ediyordu, mahalle meydanında önünü kesti.   Siyah BMV marka araçtan Ejder Uzunluoğlu inerek, Şerafettin Bahadır isimli şahsın bacağına tabanca ile üç el ateş etti. Daha sonra araçtan inen Mehmet Uzunluoğlu, isimli şahısta eline uzun sopa alarak Şerafettin Bahadır isimli şahsın kafasına, sırtına ve vücudunun çeşitli yerlerine sopa ile vurdu. Biz müdahale etmek istedik ancak Ejder Uzunluoğlu isimli şahıs bana, silah doğrultarak “Sen bu olaya karışma” dedi. O esnada Mehmet Uzunluoğlu isimli şahıs Şerafettin Bahadır’a sopa ile vurmaya devam ediyordu. Daha sonra Mehmet Uzunluoğlu adlı şahıs Gülseren Bahadır’a sopa ile vurmaya çalıştı. Ancak Gülseren Bahadır isimli şahıs 07 AAE 810 plakalı aracın içine bindi ve aracın kapılarını kilitlemesi üzerine, Mehmet Uzunluoğlu isimli şahıs aracın ön camına sopa ile vurdu. O esnada Ejder Uzunluoğlu adlı şahıs bana ithafen, “Şerafettin şimdi topal oyunu oynasın bakalım!” demesi üzerine siyah BMV marka araca binerek olay yerinden kaçtılar. Ben de hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bilgi verdim” dedi. 

BÜYÜKKÖMAARMUTLU 

KÖYÜ SAKİNLERİNDEN 

SEYFİ AYDIN OLAYI NASIL ANLATTI? 

Büyükkömarmut Köyü Sakinlerinden Seyfi Aydın, “Köy okulunun yukarısında bulunan araziden hayvanlarımızı alıp dönerken mahallemizde ikamet eden Şerafettin Bahadır isimli şahsın aracı çok hızlı bir şekilde yanımızdan geçti ve hemen peşinden siyah renkli BMV marka 38 ADR 668 plakalı araç gitti ve bulunduğumuz yerden yaklaşık 50 metre ileri de Şerafettin Bahadır isimli şahsın aracının önünde ani bir şekilde durdular. /…Aracın içinden iki şahıs indi. Bu şahısların Pınarbaşı Belediye Başkanlığı seçimlerinden dolayı tanıdığımız Ejder Uzunluoğlu ve Mehmet Uzunluoğlu olduklarını gördük. Ejder Uzunluoğlu adlı şahıs araçtan inerken elinde silah olduğunu gördüm. Aracını durdurdukları Şerafettin Bahadır isimli şahsın elinde sopaya benzer bir eşya vardı ve aracından indikten sonra Mehmet Uzunluoğlu adındaki şahıs Şerafettin Bahadır adlı isimli şahsın yüzüne elinde bulunan su şişesindeki suyu fırlattı ve daha sonra Şerafettin Bahadır’ın elinden sopayı aldı. Tam o esnada Ejder Uzunluoğlu isimli şahıs elinde bulunan silah ile Şerafettin Bahadır’ın bacaklarına üç kere ateş etti ve üçüncü ateş etmesinden sonra Şerafettin Bahadır’ı bacağından yaraladı. Şerafettin Bahadır vurulduktan sonra yere düştü ve düştükten sonra Mehmet Uzunluoğlu elinden aldığı sopayla Şerafettin Bahadır’a yerdeyken vurmaya ve darp etmeye başladı. Bizde Büyükkömarmut Mahallesi Muhtarı Oğuzhan Aykır ile birlikte uzaktan “Durun, yapmayın” diyerek yanlarına gitmeye çalıştık. Ancak Ejder Uzunluoğlu, elindeki silahı bize çevirerek “Siz karışmayın” dedi. Bizde silahlı olduğundan dolayı yanların yaklaşamadık. Mehmet Uzunluoğlu isimli şahıs Şerafettin Bahadır yerdeyken sopayla darp etmeye devam ederken Şerafettin Bahadır’ın kızı Gülseren Bahadır araçtan ağlayarak inerek ve “Yapmayın, yeter” dedi. Mehmet Uzunluoğlu, elindeki sopayı Gülseren Bahadır’a çevirerek, “Karışma lan!” dedi. Ve üstüne yürümeye başladı. Gülseren Bahadır’da o esnada araca tekrar bindi ve aracın kapılarını kilitledi. Mehmet Uzunluoğlu, aracın yanına gelerek, aracın kapılarını açmaya çalıştı ve açamadı. Bu sefer de elinde bulunan sopayla aracın ön camına vurarak kırdı ve geri çekildi. Ejder Uzunluoğlu yerde yaralı yatan Şerafettin Bahadır’a, “Hadi bu saatten sonra topal oynada göreyim, eğer şikayetçi olursan gelip senin kafana sıkarım!” dedi. Daha sonra araçlarına binip oradan uzaklaştılar” diye anlattı…

Bu gelişmelerden sonra hem Ejder Uzunluoğlu hem de yeğeni Mehmet Uzunluoğlu çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olayda özellikle başından aldığı sopa darbeleriyle beyin kanaması geçiren Şerafettin Bahadır’da hala yoğun bakım altında tutuluyor… Bugün doktorların gözetiminde uyandırılması planlanıyor…