Nihayet, ses geldi, İldem mevkiine 600 yataklı bir kamu hastanesi yapılacakmış. “Mış!” diyorum, zira güvenmiyorum, geçmişte verilen sözlere dayanarak. Bu sefer bu müjdeyi, AK Parti Kayseri milletvekilleri Hulusi Akar ve Murat Cahit Cıngı verdi. Daha önce müjdeyi, Mustafa Çelik Başkan vermişti… Onun Başkanlık’ta ömrü uzun olmamış, “görünmeyen bir el!” adaylığını engellemişti.
***
Çelik, dört buçuk yıla yaklaşan Başkanlığı döneminde çok güzel işler yaptı. Yukarıda Allah var, hakkı teslim noktasındayız… Bunu da kitaplaştırdı… Güzel bir belge oldu. Keşke tüm başkanlar, bunu yapabilse; “ben Halep’te kırk arşın atlardım!” dediğinde, “Halep oradaysa, arşın burada!” cevabına muhatap olmasa…
***
İldem tarafında, tramvay hattına yakın bir yerde, Başkan Çelik, Maliye Hazinesi’ne ait, altmış dönüme yakın bir araziyi, hastane için planlamış, dönemin Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’na, yerinde sunmuş. Onun da olurunu almıştı…
***
Mehmet Beyin de bakanlıkta ömrü uzun olmadı. İşi, takip eden de kalmadı… Neden takip eden olmadı? Bilemiyorum… Birkaç kez ben konuyu köşeme taşıdım, o kadar.
***
Şimdi ise Akar ve Cıngı görevi üstlendi… Umarım, takip ederler; yine umarım birileri “kulağını çekmez!”, “size ne oluyor, otur oturduğunuz yerde!” demez.
***
Özetle haber şöyle: “Kayseri’deki kamu hastanelerinin yükü her geçen gün ağırlaşırken, yüz binlerce kişinin yaşadığı İldem, Beyazşehir, Toki, Mimsin ve Kaykoop bölgelerini içine alan şehrin doğu bölgesi yapılması haberi Akar’dan geldi. Akar, Erdoğan’ın onayıyla 600 yataklı hastanenin yapılmasının kesinleştiğini” açıkladı.
***
Hulusi Bey, henüz, birkaç yıl önce (5 Mayıs 2018) hizmete giren, “gözler görmedik!”, “bölge hastanesi” olarak takdim edilen, “devasa” Şehir Hastanesi’nin yükü günden güne nasıl ağırlaşır. Durun bakalım, daha dün bir bugün iki… Yoksa, ta düşünce aşamasından beri eleştirdiğim hem yer ve hem de kapasite seçiminin yanlışlığı yeni yeni fark edilmeye başladı da, İldem tarafına bir kamu hastanesi yapılması tekrar gündeme geldi.
***
Tutmasak, eski Devlet Hastanesi’ni de yerle bir edecekler, yerine AVM, rezidans yapacaklardı. Allah’tan engel olduk… Tabii, bu engelde dönemin milletvekili ve bir ara Başhekimlik yapan İsmail Tamer’in hakkını da teslim etmek noktasındayız. Yine tabii, İldem’e yapılacak hastane için, Başkan Çelik’in gayretlerini hatırlatma da hakşinaslıktır.
***
Haber devam ediyor: “Şehrin ihtiyaçları doğrultusunda yapılan değerlendirmeler sonucunda, Melikgazi Devlet Hastanesi'nin mevcut 100 yatak kapasitesinin 600 yatak kapasitesine çıkarılmasına yönelik plan, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın onayıyla kesinleşti.”
***
Doğal olarak kafama, mevcut yüz yataklı Melikgazi Devlet Hastanesi, takıldı. Böyle bir hastane var mı, varsa nerede? İnanın ne biliyorum, ne de şimdiye kadar duydum. Bu bilgiyi Akar’a kim verdi? Merak ediyorum…
***
Akar sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Hayırlı Olsun Kayseri! Yapılan değerlendirmeler ve şehrimizin ihtiyaçları doğrultusunda; Melikgazi Devlet Hastanesi’nin mevcut 100 yatak kapasitesinin 600 yatak kapasitesine çıkarılmasına yönelik plan, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylandı.”
***
“Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere desteklerinden dolayı; Sağlık Bakanımız Kemal Memişoğlu’na, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Hakkı Susmaz’a ve Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel’e şükranlarımızı sunuyoruz" dedi.
***
Ak Parti Kayseri Milletvekili Murat Cahit Cıngı ise daha önce yaptığı açıklamada; “hastanenin İldem Mahallesi yakınlarına yapılacağını söyledi. 200 yataklı bir hastane olarak planlanan ve daha sonra belirlenen arazinin fay hattı üzerinde olması nedeniyle sürecin uzadığı projeyle ilgili konuşan Cıngı, Sağlık Bakanlığı ile görüşme yaptıklarını dile getirerek, ‘Sayın Bakanımız Hulusi Bey randevu almış. Hep beraber gidelim dedik. Sağlık Bakanımızla görüşme yaptık. Konumuz İldem’e yapılacak hastaneydi’”.
***
Şayet hastane, fay hattı üzerinde ise, çok sorunlu olur. Ama fay hattına yakın bir yerde ise, yine sorunlu olur ama iki halde de, “sismik izolatörlerle”, bu sorun aşılır. Yeter ki, iyi bir zemin etüdü, iyi bir proje yapılsın. Bu yetmez; uygulama/denetim de projeye uygun olsun…
***
Demem o ki, “deprem bahane” edilerek projeden vazgeçilmesin. Bildiğim kadarı ile, o bölge, Şehir Hastanesi zemini gibi turbo değil, kayalık. Sorun daha kolay aşılır…
***
Tabii, bize düşen, “fikri takip” olacak. Umarım, proje, “hızlı tren” gibi “yılan hikayesine” dönmez.