CHP yıllardır girdiği seçim yarışında istediği başarıyı elde edememiş, seçmenlerini her seçimde hayal kırıklığına uğratmıştı.
“Bu kez tamam” diye beklenen dönemler dahi hüsranla sonuçlanmıştı.
Türkiye seçimlerinde, sonucu etkileyecek ittifaklar ya da son dakika kararsız seçmenin son kararı ile ilgili önemli değişiklikler mutlaka yaşanır…
Geride kalan seçim süreçlerinde bilindiği gibi trafoya giren kedimi dersiniz, geçersiz oy pusulalarımı dersiniz bunun gibi bir çok olaylara şahit olduk.
Onun içindir ki CHP’nin iktidara gelemeyişinin nedeni bana göre hem kendi içinde hem de muhalefetin oyununa gelmesidir.
Bir türlü bu tür konulara gerekli hassasiyetleri gösteremeyişleri ya da ince hesapları yapamadıklarından kaynaklanmıştır.
CHP’li Özgür Özel TBMM’de grup başkan yardımcılığı yapmış, savunmaları ve çıkışlarıyla hayli takdir toplamıştı oldukça başarılı bir dönem geçirmiş bir siyasetçi.
Son yerel seçimlerde AK Parti’nin önüne geçerek bu başarısını taçlandırarak seçmen tabanına büyük umut olmuştur.
Uzun yılların ardından birinci parti olarak çıkmak, kolay olmamış bir o kadar da sevince boğdu seçmenini.
Ülkenin ekonomik sıkıntısı vatandaşın belini bükmüş, yüksek enflasyon karşısında yıllardır, biraz daha sabır isteniyorken, biraz olsun insanlarda umut ışığı yanmaya başlamıştı.
Fakat Genel Başkanlığının ilk aylarında AK Parti ile görüşmeleri ve hatalı çıkışları yine umutları köreltmeye yetti.
Demokrasi bir ülkede elbette, hangi siyasi görüş olursa olsun ikili görüşmeler, kutuplaştırılma olmadan hem ülke adına, hem de vatandaşlar adına olumlu bakış açısı yaratır, olması gereken de budur zaten.
Ama yine ince hesaplar yapmayarak hareket edildiği sürece yine hayal kırıklığı yaşanması olası bir durum.
Çünkü yerel seçim yenilgisini hazmedemeyen AK Parti ataklar yaparak CHP’li belediyeleri silkelemekle SGK prim borçları için köşeye sıkıştırıp, bir çok hizmetlerine de engel çıkartmaktadır.
Ayrıca yolsuzluk suçlamaları ile de belediye başkanlarını görevden alıp soruşturma yoluna giderek kayyım atamaktadır.
Bütün bunlar yaşanırken ne oldu peki?
KIRMIZI KART ÇIKTI…
Sayın Özgür Özel sürpriz açıklama yapacağını belirterek çıkarta çıkarta “Kırmızı Kart” çıkarttı.
Brova vallahi, yıllar sonra birinci parti pozisyonuna gelerek, vatandaşa umut ışığı olana CHP “Kırmızı Kart” la hayal kırıklığı yaşattı seçmenine.
Nedir bu?
Hangi maçtayız?
Kim oyuncu, kim hakem?
Gol yememek için kaleyi korumakla olmaz bu maçlar…
Bu iş kırmızı kart göstermekle de olmaz,
Futbol karşılaşmasında kırmızı kartı maçı yöneten hakem gösterir.
Siz ülkeyi yöneten pozisyonunda değilsiniz ki kırmızı kart gösteresiniz. Siz şu an derbi maçında ki gibi rakip oyuncusunuz ve karşınızdaki rakip ise, hem oyuncu hem hakem bunu bilin isterim ve ona göre tam güç savunmaya yaparak gol atmanızı öneririm.
Çünkü; Oyunu istediği kurala göre oynuyor…
Hatta maç içinde bile oyunun kurallarını da değiştirmekten imtina bile etmiyor.
Takımını da istediği gibi yönetiyor…
Senin kırmızı kartı çıkarttığını görmez bile…
Yıllardır sabrı istenen vatandaşın sabrı kalmadı, deyim yerindeyse “bıçak kemiğe dayandı” hatta o bıçak delip geçti insanları.
Onun için bırakın “Kırmızı Kart’la oynamayı…
Futbolu severim ve izlerim, az çok kurallarını da bilirim, etkili çıkışlar ve şutlarla rakibi sarsmanız lazım.
Bana göre eğer bu takımın teknik direktörü Özel ise öncelikle rakibinin tüm oyun mantalitelerini artık öğrenmiştir.
Buna göre de sahada uygulaması gereken oyun düzenini iyi etüd etmeli, sahaya süreceği takımın başta kaptanı ve A takımındaki kemik elemanlar kim ise onlarda birlikte bu yolu yürümeli.
Ve…
Güçlü savunma sistemi hazırlayarak kontra atağa geçmeniz daha etkili olacaktır.
Zira zaman daralıyor.
Eğer CHP kendisini umut parti olarak görüyor ve gelecekte bu ülkeyi yönetmeye gerçekten talip ise bir an önce ne gerekiyorsa yapmalı.
Aksi halde çok ama çok geç olacak!...