MUSTAFA CENGİZ


GERÇEKLERLE YÜZLEŞMEK LAZIM!...

Meşhur Brzezinski’ye şu soru sorulur: “Radikal İslamcıları desteklediğiniz, onlara silah sağladığınız ve onları eğittiniz için pişman değil misiniz.” Cevabı çok nettir: “Dünya tarihi için hangisi daha önemlidir? El Kaide, Taliban mı, yoksa Sovyet İmparatorluğu’nun çökmesi mi?” ABD, budur... ABD için hangisi daha önemli? IŞİD, El Kaide, HTŞ mi, yoksa Orta Doğu’nun şekillendirilmesi mi?” ABD’nin değişmeyen stratejisi budur. Sorun, ABD’nin bu politikasını destekleyen Müslüman ülkelerin varlığıdır."


Zaman daralıyor.

Yeni bir Dünya düzeni kuruluyor.

Kartlar yeniden dağıtıldı.

Trump'ın yeniden seçilmesi ile birlikte gelinen nokta herkesin malumu.

Orta Doğu yeniden dizayn ediliyor.

Yakın hedefte İran, uzak hedefte Türkiye'nin olduğu konuşuluyor.

Türkiye'de faaliyet gösteren bir kilisenin papazı Trump'ın yanında haç göstererek, İstanbul'un Roma'nın başkenti olduğunu söyleyerek yeniden alacaklarını iddia ediyor.

Ve... İşin garibi ne mi?

Herkes sus pus sadece seyretmekle yetiniyor.

Tıs Yok.

Tık yok...

Peki bu gelişmelere dair bugün yine farklı bir görüş ile yolumuza devam edeceğiz.

Sanırım kendisini hatırlıyorsunuz.

Hafızalarımızı tazelemek babından yenileyelim isterseniz.

Dr.Naim Babüroğlu @NaimBaburoglu… Historian, Author/Tarihçi, Yazar, Uluslararası İlişkiler, Strateji

Her zaman önemli tespitleri ile ışık oluyor, aydınlatmaya çalışıyor ve çaba sarf ediyor.

Bugün kendisinin tespitleri ile Dünya’da gelinin son durumu ve Orta Doğ bataklığı ve BOP’a dair görüşlerini paylaşacağım sizlerle.

ŞAŞIRMAMAK LAZIM...

İşte daha önceki uyarıları ışığında tekrar ve yine son dakika tespitleri.

"Ortaya çıkan tabloda...

GKRY’nin ve hatta İsrail’in NATO üyesi olmasına da şaşırmayın derim.

Önce Özbekistan, ardından Kazakistan ve sonra Türkmenistan GKRY’ye Büyükelçi atadılar.

Yani, GKRY’yi resmen tanıdılar.

Türkiye, Kazakistan ve Özbekistan “Türk Devletleri Teşkilatı” üyesi.

Türkmenistan da, gözlemci üye.

Türkiye, bu üç Türk devletinin GKRY’yi tanımasını önleyemedi.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Doğu Akdeniz'de, İsrail Suriye'de güçlendi.

Türk devletleri GKRY'yi tercih ettiler. 

Mavi Vatan'da sondaj yapılmıyor.

1 Eylül 2020

ABD, GKRY'ye uyguladığı silah ambargosunu kısmen kaldırdı.

ABD Başkanı Trump’tır.

17 Eylül 2022

ABD, GKRY'ye yönelik silah ambargosunu tümüyle kaldırdı.

Türkiye kınadı.

Eylül 2024 

ABD ve GKRY, Askeri İşbirliği Anlaşması imzaladı.

Bu adım, Kıbrıs’la ilgili uluslararası anlaşmalara aykırıydı.

Aralık 2024 

ABD, GKRY liderini 28 yıl sonra ilk kez Beyaz Saray’da ağırladı.

16 Ocak 2024…

ABD, GKRY’nin ABD’den silah satın alabilmesini mümkün kıldı.

Türkiye kınadı.

Yunanistan, 2012’de ekonomik krizle boğuştuğu dönem dahil, sonraki süreçte, Ege’de Askersizleştirilmiş Adalar ve Antlaşmalarla Yunanistan’a Devredilmemiş ada/adacık/kayalıklarda (EGAYDAAK) statüyü değiştirdi.

Adalara askeri birlikler konuşlandırdı.

Kendisine ait olmayan ada/adacıkları sahiplendi.

Eski Türkiye’de…

Yıl, 1987…

ABD, Kıbrıs çözümünü etkilememek için, Güney Kıbrıs Yönetimi’ne (GKRY) silah ambargosu uygular.

ABD, GKRY’ye uyguladığı silah ambargosunu sürdürür.

“Eski Türkiye”nin etkisi ve ağırlığı vardı.

1996’da Yunanlar, Kardak kayalığına bayraklarını dikmişlerdi.

Eski ve yoksul Türkiye, Yunan bayrağını indirdi, Türk bayrağını dalgalandırdı."

YANIBAŞIMIZDAKİ TEHLİKE...

Uyarıyor.

Tespitlerine devam ediyor.

Ve... 

Diyor ki Babüroğlu;

"GKRY’de iki İngiliz üssü var.

Bu üsleri, ABD’de de kullanıyor.

GKRY’de Trodos Dağı'nda, İngiltere’ye ait Türkiye dahil tüm bölgeyi gözetleyen, dinleyen, izleyen radar istasyonu var.

GKRY’de İngiltere’ye ait tüm bölgeyi gözetleyen radar istasyonu var.

ABD ve Fransa, GKRY ile deniz üssü kullanma anlaşması yaptılar.

GKRY’de hava üssünü ABD, Fransa, İsrail uçakları kullanıyor.

ABD ve Fransa, GKRY ile deniz üssü kullanma anlaşması yaptılar.

ABD, GKRY ile Baf’taki hava üssünü geliştirme ve kullanma anlaşması yaptı.

Hava üssünü, şu anda ABD, Fransa, İsrail uçakları kullanıyor.

Yunanistan, 2012’de ekonomik krizle boğuştuğu dönem dahil, sonraki süreçte, Ege’de Askersizleştirilmiş Adalar ve Antlaşmalarla Yunanistan’a Devredilmemiş ada/adacık/kayalıklarda (EGAYDAAK) statüyü değiştirdi.

Adalara askeri birlikler konuşlandırdı.

Kendisine ait olmayan ada/adacıkları sahiplendi.

GKRY sondaj çalışmalarını kiminle yürütüyor?

Amerikan ExxonMobil ve Katar Petroleum ile…

Türkiye’nin kardeşten öte, en yakın dostu Katar değil miydi?”

MAVİ VATAN MESELESİ...

Bilmem hatırlıyor musunuz?

Bakın bu konuyu nasıl hatırlatıyor Babüroğlu?

"Eylül 2020… Türkiye, Doğu Akdeniz’de, Mavi Vatan’da bulunan sondaj ve sismik gemilerini çekti.

Rum basını, Almanya Başbakanı Merkel'in Cumhurbaşkanı Erdoğan’la bu konuyu görüştüğünü ve ikna ettiğini iddia etti.

Türkiye, Mavi Vatan’ı koruma doğrultusunda modern bir sondaj filosu oluşturur.

Fatih, Yavuz, Kanuni ve Abdülhamid Han sondaj gemileri…

Ve Barbaros Hayreddin Paşa ile MTA Oruç Reis sismik araştırma gemilerinden oluşan bir filo…

Yaklaşık bir milyar dolarlık bir filo.

Bu gemiler, derin deniz sondajı ve sismik araştırmalar yapabilme kapasitesine sahip.​

Ama, ne oldu?..

Mavi Vatan…

Mavi Vatan, olmazsa olmaz dendi.

Gerçekte, Mavi Vatan çok önemlidir.

Mavi Vatan’daki ulusal çıkarlarımız, ancak sismik ve sondaj çalışmalarıyla korunabilirdi.

Doğu Akdeniz’de sondaj ve sismik araştırma yapmak, Mavi Vatan’a sahip çıkmak demektir.

Mavi Vatan, olmazsa olmaz dendi.

Gerçekte, Mavi Vatan çok önemlidir.

Mavi Vatan’daki ulusal çıkarlarımız, ancak sismik ve sondaj çalışmalarıyla korunabilirdi.

Doğu Akdeniz’de sondaj ve sismik araştırma yapmak, Mavi Vatan’a sahip çıkmak demektir.

Türkiye, Mavi Vatan’ı koruma doğrultusunda modern bir sondaj filosu oluşturur.

Fatih, Yavuz, Kanuni ve Abdülhamid Han sondaj gemileri…

Ve Barbaros Hayreddin Paşa ile MTA Oruç Reis sismik araştırma gemilerinden oluşan bir filo… Yaklaşık bir milyar dolarlık bir filo.

Bu gemiler, derin deniz sondajı ve sismik araştırmalar yapabilme kapasitesine sahip.​ Ama, ne oldu?.."

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?

Bakın ne diyor Babüroğlu, Suriye ve bölgeye dair?

"Bazılarının sevindiği...

Suriye’nin, tümüyle ABD ve İsrail’in kontrolüne geçmesidir.

Suriye’nin, tümüyle tehdit olmasıdır.

Ve sıranın, Fırat ve Dicle havzasına gelmesidir.

Türkiye’nin en yakın dostu Katar.

İsrail Başbakanı Netanyahu'ya 2012 ve 2018 seçimlerinde, 65 milyon dolar destek sağlamış.

Ve, aynı Katar…

Bugünlerde, F-15 uçaklarıyla Yunanistan'da İsrail’le ortak tatbikat düzenliyor. Şam yönetimi lideri El Şara'nın İsrail’e ve ABD’ye rağmen, bir adım atması mümkün mü? Hayır…

Bölgede, üstünlük tümüyle İsrail'in eline geçmek üzere.

Suriye'de Türkiye’nin komşusu İsrail oluyor.

Ama, bu komşuluğun da maliyeti oldukça yüksektir.

İsrail, hiç gizlemeden Suriye'de istediği zamanda, istediği hedefi vuruyor mu? Evet…

Suriye'de PYD/PKK'nın önce özerk bir yapıya sahip olmasını istiyor mu? Evet…

Bölgede, Türkiye’yi de içine alan bir devletin kurulmasını destekliyor mu? Evet…

İsrail Savunma Bakanı: "Suriye lideri Colani'yi uyarıyorum. Eğer düşman güçlerin Suriye'ye girmesine ve İsrail'in güvenlik çıkarlarını tehdit etmesine izin verirseniz, çok ağır bir bedel ödersiniz", açıklamasını yaptı.

Yani, İsrail Türkiye’yi “düşman” olarak tanımladı.

Türkiye’nin BEKA sorunu olarak gördüğü ve bu amaçla üç büyük operasyon düzenlediği PYD/PKK terör örgütü, altın yılını yaşadı.

ABD ve İsrail’in desteğiyle, özerk veya benzeri bir yapıya kavuştu.

PKK/PYD, Suriye’nin enerji ve su kaynaklarının üzerine oturdu."

ASLINDA NELER OLUYOR?

"Meşhur Brzezinski’ye şu soru sorulur: “Radikal İslamcıları desteklediğiniz, onlara silah sağladığınız ve onları eğittiniz için pişman değil misiniz.”

Cevabı çok nettir: “Dünya tarihi için hangisi daha önemlidir?

El Kaide, Taliban mı, yoksa Sovyet İmparatorluğu’nun çökmesi mi?”

ABD, budur... ABD için hangisi daha önemli?

IŞİD, El Kaide, HTŞ mi, yoksa Orta Doğu’nun şekillendirilmesi mi?”

ABD’nin değişmeyen stratejisi budur. 

Sorun, ABD’nin bu politikasını destekleyen Müslüman ülkelerin varlığıdır."