KADİR DAYIOĞLU

Tarih: 24.04.2023 12:09

EZBERLER BOZULDU!..

Facebook Twitter Linked-in

“Bugüne kadar Alevi vatandaşımız Alevi olduğunu söyleyemediği için rahatsızdı. Sende Alevisin. Çıkıp söyle korkma. Bende Sunniyim. Sünni olduğumu rahatça söylüyorum…Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol!denmişti.

***

Allah'sız, Muhammed'siz, Ali'sizAlevilik olmaz”, denmişti.

***

Bu imâlı, üstü kapalı ama adresi belli;“Ağzındaki baklayı çıkartın!” diyen Kılıçdaroğlu.Baktı olmuyor, kendisi çıkarttı baklayı;“Evet ben, Aleviyim, ‘Hak, Muhammed, Ali’ diyen, kul hakkı, haram yemeyen bir samimi Müslüman’ım!”

***

İsterseniz, “bakla”hikayesini bir anımsayalım: Sayın Kılıçdaroğlu, “seccade” tartışması üzerinden kendisini hedef alanlara yanıt vermişti: "Dertleri başka… Çıkarın ağzındaki baklayı, ‘affedersiniz’ diyerek söyleyip rahatlayın”

***

“Eline, beline, diline sahip ol!”, diyen bir öğretinin yoğurduğu bir maya… Başka ne desin? 

***

Daha da önce açıklamıştı; “Ceddim de Horasan Erenlerinden!”Yani; Ahmet Yesevi, Sarı Saltuk, Barak Baba vs. soyundan. Pir Sultan Abdal, Şeyh Bedrettin, Yunus Emre, Mevlana Cemalettin Rumi, Hacı Bektaş Veli, Hacı Bayram Veli, Seyrani, Aşık Veysel de bu soydan

***

Evet, madem “Hz. Muhammed’siz, Ali’siz(k.a.v) Alevilik olmaz”. Buyrun, Bay Kemal de; “Hak, Muhammed, Ali” diyor; “Pence-i Ali aba” diyor; “Şah-ı şehid-i Kerbela” diyor. Sahabenin en seçkinlerinden, Resulü Ekrem’e ilk inanlardan, hiç ama hiç yanından ayrılmayanEbu Zer Gıffari, Ammar bin Yasir, Mikdat bin Ammar, Selman-ı Farisi diyor…Yine buyrun bakalım şimdi ne diyeceksiniz? 

***

“Alevi inancında Penc-i Al-i Aba; Hz-Muhammed’in abası/hırkası altında olanlardır. Ehl-i Beyt, Seyyid-i Saadet Evlad-ı Resul demektir. Pence-i Al-i Aba ise, Hz. Muhammed'in abası/hırkası altındaki beş kişi demektir. Şah-ı MerdanAli, Ana Fatıma, İmam Hasan, İmam Hüseyin ve Hz.Muhammed'le beraber bu beş kişi, Pence-i Ali Aba’yı oluşturuyor.” Yine Alevi inancında; “Selman-ı Farisi”yi“Ehl-i beyt”ten sayarlar. 

***

Tabii, “Bay Kemal”in açıklaması ile ne oldu biliyor musunuz? Cami avlularına kurulan kürsülerden, minberlerden, kapalı kapılar arkasında üstü kapalı bazen açık söylenecek; “Bir Alevi’ye mi oy vereceksiniz!” ezberini bozdu.“Bay Kemal”, “Evet. Ben Aleviyim. Söyleyin bakalım ne diyeceksiniz deyin!”; yani, “ağzınızdaki baklayı ben çıkartayım!”, dedi.

***

Tabii, bu sözlerinden dolayı Sayın Kılıçdaroğlu’nu ağır eleştirenler olacak; Alevilik ile ilgili çirkin, pis ve iğrenç hikayeler anlatacaklar, sahneyi siyasette… “Ebu Suud fetvaları” devreye girecek. “Buna oy mu verilir!”, diyecekler. Bunlar bildik laflar, asırlardır söylenir gelir. Önemli değil. Yine söylesinler!

***

Tabii, bunlara bir çift lafım var;“Taad” ve “ibadetinizden” önce bana şunları anlatın:

-Yalan söyler misiniz?

- Olmayan şeyi varmış gibi anlatır mısınız?

- Gıybet eder misiniz?

-Yalan yere yemin eder misiniz?

- Emanete ihanet eder misiniz?

- Ahde vefasızlık eder misiniz?

-Kul ve kamu hakkı yer misiniz?

- Ölçüde, tartıda, vezinde kandırır mısınız?

- Yetim hakkı yer misiniz?

- Para ile pulla, malla muhabbetiniz nasıl?

- Yani, Muhammedî mi yoksa Yezidî misiniz?

***

Bir anımsatma daha yapayım: Anadolu Aleviliği bize, bu coğrafyaya has bir şey. İran “Şiası” ile bir ilgisi yok. Kaldı ki, herkese olduğu gibi “Ehl-i Şia”ya da saygı duyarım… “Fırak-ı dalle” falan demem. Ama bizim Aleviliğin,Şia ile ortak yanı “Ehl-i Beyt” ve “12 İmam”kültünün olduğunu da belirtmeden geçemem.

***

Hem Resulü Ekrem; “Size iki emanet bırakıyorum. Birisi Kur’an ikincisi Ehl-i Beytim” dememiş miydi?

***

Demem o ki; bana ne senin “taad” ve ibadetinden…Sana ait, beni ilgilendirmez. Bana ne ırkından, cinsiyetinden, inancından, mezhebinden, meşrebinden. Yani, insan mısınız?Ben ona bakarım…Önce bunu söyleyin…

***

Bakınız, “Alevi”Kılıçdaroğlu nasıl bir adammış?1990’lı yıllarda dul kalan, Kılıçdaroğlu’nun kiracısı bir kadın anlatıyor: "1991 yılında bir deniz kazasında eşimi kaybettim. Maddi, manevi her yönden bitik olduğumuz bir dönemdi. Bana istediğimiz kadar burada oturabileceğimizi, kira ödememiz gerekmediğini” söylediler. Tabii, bunun ifşa edilmesinden Kemal Beyin üzüleceği muhakkak. Öyle ya; her Alevi, her Alevi meşrep bundan üzülür. 

***

Evet. Sayın Kılçdaroğlu’nu inancı nedeniyle, acımasızca eleştirenlere, saldıranlara son sorum şu: Sizin debenzeri bir hikayeniz var mı?

***

Ne diyelim? İsterseniz bir “kelam-ı kibar” ile nokta koyalım:

“Edep yâ Hû

Bu da geçer yâ Hû”

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —