NEBAHAT ERDOĞAN


EMEKTAR ÖĞRETMENLERİMİZ…

"Öğretmenler; Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğitimcilerini, sizler yetiştireceksiniz ve yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır." M.Kemal ATATÜRKÖğretmenler günü, bizlere doğruyu, güzeli, gelecek nesilleri hayata hazırlayan yeri geldiğinde kötülüklerden esirgeyip, koruyan öğretmenlerimizi hatırlamak onlara olan sevgimizi, saygımızı, minnettarlığımızı göstermek için özel ve anlamlı bir gün.


BAŞ ÖĞRETMEN ATATÜRK…

Türkiye'de her yıl 24 Kasım, Öğretmenler Günü olarak kutlanır. 

Bu, 1981 yılında başlamış bir uygulamadır. 

24 Kasım 1928, Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün "Millet Mektepleri'nin Başöğretmenliği"ni kabul ettiği gündür. Bakanlar Kurulu, Mustafa Kemal Atatürk'e "Millet Mektepleri Başöğretmenliği" unvanını 11 Kasım 1928'de yaptığı toplantıda vermiş ve bu unvan, 24 Kasım'da Millet Mektepleri Talimatnamesi'nin yayımlanması ile resmileşmişti. 

Atatürk'ün 100. doğum yıl dönümü olan 1981 yılında onun "Başöğretmen" oluşunun yıldönümlerinde ülke çapında Öğretmenler Günü kutlanmasına karar verildi. Kaynak meb.k12.tr

Özverili halleriyle emeklerini esirgemeyen öğretmelerimizi ne kadar anlatsak, yad etsek azdır, eğitimine birinci sınıftan başlıyor onları mezun ediyor, sonra bir daha, bir daha, bir daha bitmek bilmeyen sabırlarıyla, ilk günkü gibi enerjileriyle verdiği bilgiler doğrultusunda yüzlerce, binlerce çocukları yetiştirip hayata hazırlıyor, hakkı ödenmez öğretmenlerimiz…

Bu yazımda geriye giderek çocukluk yılları, ilk okul sıralarından ilk öğretmenlerimizden bahsetmek istedim. Çünkü her şeyin güzeli geride kaldı, hep özlemle anmıyor muyuz? 

Eskiyi geride bıraktıklarımızı ve emektar öğretmenlerimizi.

Hayatı, dünyayı tanımaya çalıştığımız çocukluk yıllarında öğretmenlerimizin söylediği, yaptığı her şey, eşsiz bir yer bıraktı küçücük dünyamızda;

Şimdi o yıllar gözümde canlandı ilk okul sıraları,  

biraz korku, bu öğretmen korkusuydu, 

biraz heyecan, bu neler yaşayacağımızın belirsizliğiydi 

biraz sevinç, buda yeni arkadaşlıkların mutluluğuydu ve ilkleri yaşayacağımızın sevinci, kalem tutmayı, fasulyelerle sayı saymayı yani kısacası her şeyin ilkini yaşamaktı o heyecan, o sevinç. 

Hiç kimse ilkokul öğretmenini unutmamıştır eminim şimdi sorsak ne anılar anlatılır özlemle o yıllara dair… ilk öğretmenlerimiz, ilkimiz, ilk korku, ilk heyecan, ilk sevincimiz. Kimsesiz çocuklar için hayatının ilkidir anne ve babası olmuştur öğretmenlerimiz, 

Ben hem çok korkar hem de çok severdim ilkokul öğretmenimi şimdi düşünüyorum da çok güzel anlatırmış dersleri, öğrenebilmemiz için tatlı sert davranışı bizleri korkutmak değil, eğitimi ciddiye almamızı sağlamakmış tüm gayesi… çok disiplinliydi, titizdi kılık kıyafet ve temizlik ayrı bir ders koluymuş meğer onun için, bizlere sezdirmeden öğretmiş temizliği, temiz olmayı, mendillerimiz olurdu o zamanlar onu katlamayı öğretirken ellerinin bakımlı oluşu bir anda gözümde canlandı, demek ki mesleğine öğrencilerine ve daha önemlisi kendisine olan saygısının göstergesiydi beklide bu halleri ne çok iz bırakmış hayatımda ki; şimdilerde her halini hatırlıyorum.

Öğretmenlik dünyada çok kutsal ve zor bir meslek olarak bilinir, birilerine bir şeyler öğretmek küçük bir çocuğun hayatını etkilemek, belki de değiştirmek dünyalara bedel.

Bu vesile ile ilkokul öğretmenim Hadiye AÇIKALIN’ı buradan rahmet ve saygıyla anıyorum verdiği tüm emekler için iyi ki benim öğretmenimmiş diyorum. 

Başta baş öğretmenimiz Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere tüm öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutlu olsun.

Bu vesile ile Baş Öğretmen Mustafa Kemal Atatürk nezdinde Cumhuriyetimizin 100. Yılı münasebeti ile geçmişten günümüze bu vatanın aydınlık yarınlara ulaşması için emek veren Öğretmenlerimize sonsuz teşekkürlerimle…