MUSTAFA CENGİZ


EMEKLİ MAAŞI EN AZ 35 BİN TL OLMALI!...

Kayseri İl Başkanlığı tarafından düzenlenen bayramlaşma programına katılan Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, burada hemşehrileriyle bayramlaştı. Buruk bir bayram geçirdiklerini kaydeden Arıkan, "Her ne kadar Allah'ın bizlere hediye ettiği bayramlardan bir tanesini idrak etmiş olsak da dünyanın birçok coğrafyasında yaşanan zulüm karşısında gönlümüzün bir tarafının buruk olduğu bir bayramı idrak ediyoruz. Duamız, temennimiz; bundan sonraki bayramlarda tüm dünyada barış ve huzurun hakim olduğu bayramları yaşatmayı Allah bize nasip etsin" dedi. A’dan Z’ye genel bir değerlendirme yapan Arıkan, "Bugün asgari ücret açlık sınırında değil, yoksulluk sınırında olması gerekir. Bugün emekli maaşı 14 bin TL değil en az 35 bin TL olması gerekir" şeklinde konuştu.


Kim söylüyor bunu?

Saadet Partisi Genel Başkanı Arıkan diyor ki; 

"Emekli maaşı en az 35 bin TL olmalı"   

Peki nerde söylüyor bunu?

Kayseri’de.

Yani memleketinde.

Saadet Partisi Genel Başkanı ve Kayseri Milletvekili Mahmut Arıkan, memleketi Kayseri'de bayramlaşma programına katıldı.

Ve… 

Ekliyor;

“Asgari ücret açlık sınırında değil yoksulluk sınırında olmalı…”

Devam ediyor;

“En fazla partiyle bayramlaşan parti bizim partimiz"   

Ayrıntılara girelim.

BURUK BİR BAYRAM…

Kayseri İl Başkanlığı tarafından düzenlenen bayramlaşma programına katılan Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, burada hemşehrileriyle bayramlaştı. 

Buruk bir bayram geçirdiklerini kaydeden Arıkan, "Her ne kadar Allah'ın bizlere hediye ettiği bayramlardan bir tanesini idrak etmiş olsak da dünyanın birçok coğrafyasında yaşanan zulüm karşısında gönlümüzün bir tarafının buruk olduğu bir bayramı idrak ediyoruz. 

Duamız, temennimiz; bundan sonraki bayramlarda tüm dünyada barış ve huzurun hakim olduğu bayramları yaşatmayı Allah bize nasip etsin" dedi. 

ASGARİ ÜCRET VE 

EMEKLİ MAAŞLARI…

A’dan Z’ye genel bir değerlendirme yapan Arıkan, "Bugün asgari ücret açlık sınırında değil, yoksulluk sınırında olması gerekir. 

Bugün emekli maaşı 14 bin TL değil en az 35 bin TL olması gerekir" dedi.   

Emekli ikramiyesinin ilk çıktığı yıllarda güzel bir uygulama olduğunu ancak aradan geçen 7 yılda ikramiyenin düşük kaldığını dile getiren Arıkan, "Bir asgari ücretin açlık sınırı altında olduğu ülke sayısı dünyada çok fazla değil. 

Bugün 22 bin TL asgari ücret, 24 bin TL'den fazla açlık sınırıyla insanları yaşamaya mahkum etmek adil bir düzenin yapacağı şeyler değildir. 2018'de iktidar güzel bir uygulama başlatmıştı; emeklilere bayram ikramiyesi uygulaması. 

O gün bir kurban bedeli 850 TL idi, 1000 TL de bayram ikramiyesi veriliyordu. 

Emekli büyüklerimiz hem kurbanlarını kesebiliyordu hem de torunlarına harçlık verme imkanına sahipti. 

Aradan sadece 7 yıl geçti; bugün bayram ikramiyesi 4 bin TL'ye çıktı, en uygun kurban bedeli 15 bin TL'ye çıktı" ifadelerini kullandı. 

İNSANIMIZ MUTLU DEĞİL!...

"Bugün emekli maaşı 14 bin TL değil en az 35 bin TL olması gerekir" şeklinde konuşan ve Asgari ücretin yoksulluk sınırında, emekli maaşının ise en az 35 bin TL olması gerektiğini dile getiren Mahmut Arıkan, "Yaptığım Anadolu ziyaretlerinde olabildiğince çiftçilerle bir araya gelmeye çalışıyorum. 

Bir ülkede çiftçi mutlu değilse ol ülkenin mutlu olması mümkün değil. Nereye gidersek gidelim çiftçi perişan vaziyette, 600 bin vatandaşımız çiftçilik mesleğini bırakmış. 

Yine bu dönemde 23 milyon metrekare tarım arazisi yabancılar tarafından satın alınmış. 

Türkiye'de bir tehlike adım adım bize yaklaşmakta. 

Zirai don hadisesi yaşadık; Karadeniz'e gidiyorum, Güneydoğu'ya gidiyorum, Akdeniz'e gidiyorum, Ege'ye gidiyorum insanlar perişan. Geçtiğimiz günlerde de Yeşilhisar'da TBMM'den bir komisyon geldi ve incelemeler yaptı. 

Teklif edilen rakamlar, çiftçilerin yarasına merhem olacak rakamlar değil. Bugün asgari ücret açlık sınırında değil, yoksulluk sınırında olması gerekir; bugün emekli maaşı 14 bin TL değil en az 35 bin TL olması gerekir" şeklinde konuştu. 

5 AYDA 40 İLİ ZİYARET ETTİ

İşte gençlik ve dinamizm.

Göreve geldiği günden bu yana dur-durak bilmiyor.

İşte kendi ağzından 5 aylık Z raporu. 

Yoğun bir tempoyla çalışmalara devam ettiklerini ifade eden Genel Başkan Arıkan, "Yılbaşından bu yana yoğun bir tempoda çalışmaya gayret ediyoruz. 

Geçen 5 aylık zaman zarfında 40 ili ziyaret etmişiz. 

Bu yaptığımız ziyaretlerde bendeki kanaat şu; 

Anadolu'daki insanımızın gündemi ile Ankara'da iktidarı muhafaza etmeye çalışan grubun gündeminin çok farklı olduğuna şahitlik ediyorum. 

Bu zaman zarfında asgari ücretlinin, emeklinin, çiftçinin, enflasyon karşısında ezilen vatandaşların, faiz düzeni karşısında darmaduman olmuş esnaf kardeşlerimizin, işveren kardeşlerimizin ne kadar sıkıntıları varsa Ankara'nın bambaşka gündeminin olduğuna şahitlik ediyoruz. 

Son bir haftadır bir anayasa tartışması gündemi meşgul ediyor. 

Bir anayasaya ihtiyaç var mı? 

Elhak var, 1980 Anayasası ile bugün Türkiye'nin idare edilmesinde bazı sıkıntılar var. 

Ama Türkiye'nin bir an önce çözülmesi gereken problemlerinin çözümü yeni anayasadan değil aklıselim bir çözüm şeklinden geçmekte. 

Bunu özellikle vurgulamak istiyorum" diye konuştu. 

DENK BÜTÇEYİ YAPAN TEK PARTİYİZ

"Türkiye Cumhuriyeti'nde ilk ve son kez denk bütçeyi biz yaptık" diyerek sözlerine devam eden ve iktidarda oldukları 11 ayda denk bütçeyi yapan tek parti olduklarına bir kez daha üstüne basa basa vurgu yapan Başkan Arıkan, "İktidar olduğumuz dönemde sadece 11 ay içerisinde işçiye, memura, emekliye, çiftçiye en büyük zamları verdik. 

Medya o gün manşet attı; 'Bu Milli Görüşçüler çıldırdılar, bu kadar para verilirse ülke bataklığa gider' dediler. 

Netice ne oldu? 

Türkiye Cumhuriyeti'nde ilk ve son kez denk bütçeyi biz yapabildik. Demek ki yapılabilirmiş" dedi. 

"5 MİLYON EV GENCİ VAR" 

Türkiye’nin en büyük sorunu bu genç nüfus aslında.

Gençlerin evden dışarı çıkamadığını savunan Arıkan, "Gençler evlenemiyor. 

Huzurlu bir yaşam ortamı oluşturun gençler evlenir. 

22 bin TL asgari ücretli gence maaş vereceksin, sonra 'bu genç niye evlenmiyor' diye sorgulayacaksın. 

Önce ekonomik refah sağlanmak zorundadır. 

5 milyon ev genci var. 

Bu genç 17-18 sene okuyor ama evinden çıkamıyor. 

Ne eğitimde ne de istihdamda yer bulabiliyor, çıkamıyor evinden. 

Dışarı çıkıp kahve içmek, yemek yemek istese cebinde parası olmadığı için 5 milyon genç evde oturmak zorunda" dedi. 

Evet…

Türkiye bu genç nüfusu bir şekilde harekete geçirmek ve üretime dahil etmek durumunda.

Zira Z Kuşağı son dönemde ne kadar büyük bir değer olduğunu meydanlara inerek gösterdi. 

ÜLKE ADİL BİR ŞEKİLDE YÖNETİLMELİ

Çok geniş bir perspektifleri olduğuna değinen ve Türkiye’nin sorunlarının çözümü için çaba sarf ettiklerine dikkat çeken ve bu manada da en fazla siyasi parti ile görüşen parti olduklarını da sözlerine ekleyen Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, "Ahmet yönetmiş, Mehmet yönetmiş çok önemli değil. 

Biz ülkenin adil bir şekilde yönetilmesini, paylaşımın adil bir şekilde yapılabilmesini istiyoruz ve bunu yapabilmek için bir gayret içerisindeyiz. Kayseri'de 1 buçuk milyon insanın elini sıkacağız, hal hatır soracağız. Parti fark etmez, bütün insanlara ulaşmak gibi bir mükellefiyetimiz var. Ankara'da siyasi partiler arasında bayramlaşma yapılıyor; en fazla partiyle bayramlaşan parti bizim partimiz. 

Milli Görüş'ün böyle bir güzelliği var, toplumun bütün kesimlerine ulaşabilme kabiliyeti var. 

İktidarından en sert muhalefetine kadar oturuyoruz, konuşuyoruz" diye konuştu. 

UMUDUN, VİCDANIN, 

İNSANLIĞIN GEMİSİ

SP Genel başkanı Arıkan “Madleen; umudun, vicdanın ve insanlığın gemisi... 

Gazze'ye karşı uygulanan ablukayı kırmak için yola çıkan Madleen Gemisi'nin mazlumlara ulaşması noktasında tüm bölge devletleri ve Filistin yanlısı ülkeler destek olmalıdır. 

Modern çağın en büyük soykırımın işlendiği Gazze'de, büyük bir insanî felaket yaşanmaktadır ve Madleen Gemisi açlık, susuzluk ve hastalıklardan dolayı ölümün pençesinde olan mazlumlar için hayati bir öneme sahiptir. 

Türkiye bu geminin de Mavi Marmara ile aynı akıbeti yaşamaması için üzerine düşeni yapmalı ve liderlik etmelidir. 

İnanıyorum ki abluka yarılacak ve o gemi Gazze’ye ulaşacaktır. 

Yeter ki siyonist terörizme karşı tek yürek olalım.

Bir kez daha görüyoruz ki: İsrail, insanlığa, vicdana ve merhamete dair hiçbir değere tahammül edemiyor.

Madleen gemisini ve gelişmeleri anbean takip ediyoruz.

O gemideki 12 vicdan sahibi yalnız değildir.

Onların canı da, onuru da tüm insanlığın ortak sorumluluğudur.

Karanlığın en koyu anı, aydınlığın en yakın olduğu andır!” şeklinde konuştu. 

KINAMAYIN, SOMUT ADIM ATIN!

Diyor ki Arıkan “Kınamayın, somut adım atın!”

Devam ediyor satır başları ile de;

“Gazze’ye 'İnsani Yardım Koridoru' açılması hususunda Türkiye’nin uluslararası düzlemde inisiyatif alması amacıyla Meclis Araştırması açılmasını önerdik; Reddettiniz!

Gazze için askerî barış gücü kurulsun dedik, Reddettiniz!

“Katil İsraile giden akaryakıtın vanaları kapatılsın, limanlardan İsrail'e gemiler gitmesin!" dedik; cent hesabı yapıp Reddettiniz!

İsrail saflarında savaşan Türk vatandaşı siyonistler vatandaşlıktan çıkarılsın önerisini de rafa kaldırdınız!

Bütün bu redlerden sonra şimdi Madleen Gemisi'ne uygulanan alıkoymaya karşı kınamak için sıraya girdiniz. 

Siz kınama makamı değil, karar verip uygulama makamısınız.

Tweet atmayı kesin ve Gazze'ye sahip çıkacak icraatlar yapın!”

Sanırım mevzu anlaşıldı.

Arıkan Milli Görüş gömleğini çıkartanlara eleştirilerine devam ediyor.