MUSTAFA CENGİZ

Tarih: 23.10.2024 12:18

CUMHURİYET’E SAHİP ÇIK…

Facebook Twitter Linked-in

Türkiye’de şu anda en büyük sorun Cumhuriyet ve Atatürk.

Tabloyu öyle bir hale getirdiler ki işin içinden çıkmak ne mümkün?

Türkiye’de Atatürk tartışılıyor.

Türkiye’de Cumhuriyet tartışılıyor.

Türkiye’de Anayasa’nın ilk 4 maddesi tartışılıyor.

Türkiye’de terör örgütünün elebaşının TBMM’de konuşması tartışılıyor.

Geldiğimiz noktaya bakar mısınız?

Ya da şöyle söylemek lazım daha doğru bir ifade ile.

Son 25 yılda ülkeyi yönetenler bu ülkeyi ne hale getirdiler, farkında mısınız?

CUMHURİYET BAYRAMINA ÖZEL 

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 101'inci yılı dolayısıyla Kayseri 100. Yıl Cumhuriyet Platformu bir dizi etkinlikler düzenleyecek. 

Bu kapsamda 29 Ekim’de Cumhuriyet Bayramına özel yürüyüşü var.

Konu ile ilgili platform adına açıklama yapan Sema Karaoğlu: 

“Anayasamızın ilk dört maddesi, Cumhuriyetimizin ve demokrasimizin teminatıdır”  dedi. 

Türkiye önemi bir süreçten geçiyor.

Birileri sürekli ateşin altını harlıyorlar.

Türkiye’yi siyasiler eli ile dönülmez bir yola sürüklüyorlar.

Şam’da emevi camiinde namaz kılma iddiası ile yola çıkanların milyonlarca Suriyeliyi Türkiye’de camilerde namaz kılar, sahillerimizde güneşlenip, 

kadınımıza, kızımıza tasallut eder hale getirdikten sonraki BOP’un yeni ve son hamlesi Anayasa değişikliği ile Türkiye’de Türk’ün adını silmek.    

101. YILINI KUTLAYACAĞIZ…

Açıklama son derece önemli.

Kelimeler özenle seçilmiş. 

Tane tane anlatıyor, Sema Karaoğlu.

Ve… Diyor ki platform adına Karaoğlu, "Bir hafta sonra 29 Ekim’de Cumhuriyetimizin 101. yılını kutlayacağız. 

Yüreğimizde derin bir sevgi, saygı ve şükran duygusu var. 

Bu Cumhuriyet, bağımsızlık ve hürriyet mücadelesinin eseridir. 

Bu Cumhuriyet, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının Türk milletine armağanıdır. 

Bize miras bırakılan bu Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değil, aynı zamanda hürriyet, eşitlik ve adalet üzerine kurulu bir yaşam felsefesidir. 

Bu Cumhuriyet özgür düşünce, bilim, sanat ve kadın haklarıyla şekillenen bir medeniyet projesidir. 

Atatürk, Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren kadınların, toplumda hak ettiği yeri almasını savunmuş, eğitim, sağlık ve çalışma hayatında kadınları güçlendirecek adımlar atmıştır. 

Bu mirası yaşatmak için bizler de bugün, maalesef koruyamadığımız kadınlarımızı, kızlarımızı, çocuklarımızı korumak, kollamak, toplumsal, ekonomik ve kültürel hayatta güçlendirmek zorundayız." 

KADINLARIMIZ BUNA REVA MI?

Evet… Türk kadını haklarına sahip çıkmalı.

Bu Cumhuriyetin onlara verdiği hakları korumalı, kollamalı, bu uğurda mücadele etmeliler. 

Aksi takdirde tablonun nereye evrildiğini sanırım herkes çok iyi görüyor.

İnsanımıza layık görülen tablo, kadınlarımızı çekmek istedikleri yer tam Orta Doğu bataklığı.

Onları her gün öldürüyorlar.

Tecavüz ediyorlar.

Nerede ise diri diri toprağa gömüyorlar.

Onları evlere kapatmak istiyorlar.

İş alanından çekmek istiyorlar.

Birileri 9-10 yaşındaki safi körpe sübyanları 2.hatta 3. ve hatta ve hatta 4. Karıları yapmanın hesabı peşinde.

Türk kadını okumasın.

Türk kadını aydınlanmasın, toplum hayatındaki yerini almasın. 

Türk kadını toplum hayatında olmasın.

Türk kadınının hiçbir şekilde söz hakkı olmasın.

Hatta bu devran böyle giderse yakında oy da kullanamayacak Türk kadını.

FARKINDA OLMALIYIZ..

Evet aslında sihirli kelime bu.

“Farkında olmalıyız!”

Peki neyin?

Ülkemizin, insanımızın nasıl bir karanlığa sürüklenmek istendiğinin.

Sava ve gözyaşı ile yokluğa mahkum edilmek istendiğimizin.

Kadın-erkek eşitliğinin yok edilmek istendiğinin…

Uyanmak için Türk insanı daha neyi bekliyor, gerçekten anlamak ne mümkün?!.

Her gün yine ve yeniden kadınların hakları ellerinden alınıyor.

Erkek-kadın fark etmez asgari ücrete mahkum ediliyor.

Emeklisi ekmeğe muhtaç hale getiriliyor.

Ve… Final de Atatürk ve Cumhuriyet bu topraklardan silinmek, asil Türk kimliği elinden alınmak isteniyor.

Farkında değil misiniz?

DEĞİŞTİRİLMESİ 

TEKLİF EDİLEMEZ…

Biliyorlar.

İnat ve ısrarla kaşıyorlar.

Değiştirmek için olmadık numaralar çeviriyorlar.

Bakın nasıl devam ediyor,  Dr. Sema Karaoğlu? 

"Bugün, Cumhuriyetimizin değerlerini ve kazanımlarını dönemin şartlarını unutmadan yeniden hatırlamalı, nereden nereye geldiğimizi iyi görmeli ve geleceğimize daha güçlü adımlarla yürüme zorunda olduğumuzun farkında olmalıyız. 

Bu yolculuğumuzda Anayasamızın ilk dört maddesi, Cumhuriyetimizin ve demokrasimizin teminatıdır. 

Bu ilkeler, milletimizin birliğinin ve beraberliğinin temel taşlarıdır. 

Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğü, laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olma niteliği hiçbir zaman değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez. 

Bizler, bu maddelerle birlikte Cumhuriyetin kuruluş felsefesini her daim korumakla mükellefiz. 

Kurucu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır; fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır’ 

sözleri Cumhuriyetimizin ne denli sağlam temeller üzerine inşa edildiğinin en büyük kanıtıdır" dedi. 

HERKESE AÇIK DAVET…

Cumhuriyet’in 101’inci yılı dolayısıyla vatandaşları etkinliğe davet eden Karaoğlu, “Bu yıl 101. yılını kutlayacağımız 29 Ekim’de her zaman ki gibi alanlarda olacağız.

 Cumhuriyetimizin sonsuza kadar laik, demokratik, sosyal bir hukuk devleti niteliğinde yaşatılacağını haykıracağız. 

Tüm vatandaşlarımızı ‘Yaşasın Cumhuriyet’ diye haykırmaya davet ediyoruz. 

29 Ekim’de saat 14’de Kayseri Form önünden başlayacak olan yürüyüşümüz, Türk bayraklarımızla, Atatürk posterlerimizle ve milli marşlarımızla Cumhuriyet Alanında Atatürk Anıtının önünde son bulacak. 

Ülkesini, vatanını, Türkiye Cumhuriyetini seven çoluk-çocuk, kadın-erkek, yaşlı-genç demeden tüm halkımızı ‘Yaşasın Cumhuriyet’ haykırışları içinde şanlı cumhuriyet yürüyüşüne davet ediyoruz” diyerek içinden geçtiğimiz kritik süreçte herkesi böylesine anlamlı bir günde vatanına, bayrağına, Atası’na, Cumhuriyetine sahip çıkmaya çağırdı.

Evet…

Bu çağrıya herkes kulak vermeli.

Bayramlarının bile nerede ise üstü kapalı kutlanmasının engellendiği ülkemizde herkes bu anlamlı çağrı ile de bayraklarını alıp, yollara düşmeli.

Bu vatan bizim.

Bu bayrak bizim.

Bu Cumhuriyet bizim.

Bu Anayasa bizim.

Atatürk bizim, izindeyiz ve hep bizimle kalacak… 

 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —