Epey oldu…
Anayasa tartışmalarından önce idi…
Eşim, alışveriş için dışarı çıkarken, “Sana ayakkabı alayım mı?” diye sordu.
Şaşırdım, “Ev ayakkabı götürüyor, ne ayakkabısı?” dedim.
Hem ben, bir ayakkabı mağazasına varıp da “Şuradan 42 numara bir ayakkabı ver “ diyemem ki!
Aşıl tendonumdaki, yani topuğumdaki arıza nedeniyle ayakkabılarım özel…
İstanbul’da, Çemberlitaş’ta, Güvener Ayakkabı mağazasına telefon açıyorum…
Diyorum ki Osman Bey’e; “Abi, ayakkabılarım eskidi, bana bir siyah, bir kahverengi, bağcıksız iki ayakkabı…” diyorum, bir hafta içinde yapıp gönderiyor sağ olsun.
Dün aklıma düştü, aradım muhabbet ettik, bu arada uzun konçlu altı kauçuk kışlık botun fiyatını sordum. 2017 de filan 750 lira demişti.
Cevap şaşırttı beni; “O botlar şimdi 5 ile 6 bin lira arasında” dedi…
Gelelim eşimin “Sana ayakkabı alayım mı?” sorusuna verdiğim cevaba…
Onun amacını biliyorum aslında, altı kösele ayakkabı giydirmiyor, kayar düşerim diye.
“Hanım” dedim, “Evden dışarı çıktığım mı var, takım elbise giydiğim mi var, giyemedikten sonra alacağın ayakkabıyı ben nö’rüyüm…”
Bi şey demedi, gitti…
Sanki bana bi şey almanın keyfini yaşayacaktı, ama ev Güvener’den ayakkabı ve hiç giyemediğim çizme götürüyor arkadaş…
XXX
Yeni anayasa yapak…
Olur, da bir defa yapacağınız anayasanın adı “Yeni” olmaz, maddelerinde değişiklik yapılmış anayasa olur ki bugüne kadar 1980 anayasasından ne kaldı ki?
İkincisi, Özgür Özel’in de dediği gibi, uyulmadıktan sonra, anayasa yapmanın ne gereği var?
Salı günkü MHP’nin grup toplantısında konuşan Devlet Bahçeli’nin ifadelerinden de anladığım, canımız isterse yasalara uyarız, canımız istemezse yasalar da neymiş formatında bir düşünce varken…
Bir taraftan yasalar diyor, hiç kimsenin yargıya talimat vermeyeceğini ifade ediyor, öteki yandan sanırsınız ki aba altından yargıya sopa gösteriyor sanki…
Ben, yeni bir ayakkabı istemem, siz de yeni bir anayasa filan istemeyin.
Giymeyeceğim ayakkabıyı, uyulmayan anayasayı ben nö’rüyüm arkadaş?
XXX
Önceki yazıda sözünü ettim…
Dedim ki CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e; “Sözünü tut, devlet sırrı niteliğinde olmayan tüm siyasi faaliyetlerini şeffaf yap…”
Bunu bekleyeceğiz bir süre, bakalım ne kadar gerçekleşecek.
Verdiği bir söz vardı, emekliler, dar gelirlilerin de katılacağı Ankara’da büyük bir miting yapma vaadine…
O vaadini 26 Mayıs günü yerine getirecek.
Bu mitingde katılımın “Taşımasız, kendiliğinden” ne kadar olacağını merak ediyorum. Çünkü katılım sayısı, Özgür Özel’in geleceği için bir ölçü olacak diye düşünüyorum.
Elbette henüz umudumuzu yitirmedik.
Ve…
Ayakkabı da istemezük, anayasa da…
Giyilmedikten ve uyulmadıktan sonra…
