RECEP BULUT


AK PARTİ DE ABDULKERİM YALÇIN’SIZ YÜRÜTME KURULU!

AK Parti’de Abdulkerim Yalçın’ın Yürütme Kurulu’nda görev almaması dikkat çekti.


ABDULKERİM YALÇIN’IN

YÜRÜTME KURULU’NDA

GÖREV ALMAMASI DİKKAT ÇEKTİ!

Fatih Üzüm başkanlığındaki yeni il yönetiminde yer alıp almayacağı tartışılırken Üzüm’ün parti genel merkezinde, “Abdulkerim Yalçın olmazsa ben bu görevi kabul etmem!” diye rest çektiği Teşkilatlardan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Abdulkerim Yalçın’ın şimdi de Yürütüme Kurulu’na görev almaması yeni tartışmaları da beraberinde getirdi. 

ABDULKERİM YALÇIN:

“GÖREV ALMAYI

BEN İSTEMEDİM!”

Yürütme Kurulu’na görev almayan il yönetim kurulu üyesi Abdulkerim Yalçın, il başkanı Fatih Üzüm’ün elini rahatlatmak adına yürütme kurulunda görev almayı kendisinin istemediğini dile getirerek, “Biz yaşımız gereği hatırlamıyoruz ama bir zamanlar süper emeklilik diye bir şey varmış. Biz de tıpkı onun gibi 37 yaşında emekli olanlardanız” diye yorumladı.

Malum yaklaşık üç hafta önce iki aylık bir bekleyişten sonra AK Parti Genel Merkezine Fatih Üzüm başkanlığındaki 50 kişilik il yönetim kurulu listesi güçlükle kabul ettirilmişti…

Önce dört isim şart koşuldu…

Bu isimler listede yeralırsa listenizi onaylamayız dendi… Nizahlar, restleşmeler falan filan derken nihayetinde yaklaşık üç hafta önce liste onaylanıp gelmişti… Tabi parti genel merkezinin ağırlıklı olarak listede yeralmasını istemediği iki isim vardı;

Biri Abdulkerim Yalçın diğeri de Süleyman Karaköse idi… 

Kadir Bayram falan da vardı ama esas üzerinde durulan Abdulkerim Yalçın ile Süleyman Karaköse idi… Nihayetinde Fatih Üzüm rest çekti ve “O arkadaşlar olmazsa ben de görevi kabul etmem!” dedi ve sonra araya Özhaseki ve Taner yıldız girdi de üç aşağı beş yukarı liste kabul edilmişti… Tabi Abdulkerim Yalçın 50 kişilik asıl listede Süleyman Karaköse’de 25 kişilik yedek listede yeralmış şekliyle…

Yani en azından Abdulkerim Yalçın için “zeval” kurtarılmış oldu… Öyle ya Abdulkerim Yalçın partinin can damarı idi… Hem geçmişte Şaban Çopuroğlu’nun hem de vekâleten yürüttüğü bir seçim sürecinde Fatih Üzüm’ünde eli-ayağı idi… Genel Merkezin tam anlamıyla Abdulkerim Yalçın ve Süleyman Karaköse’ye niye itiraz ettiği de anlaşılabilmiş değildi… Hem Sayın Yalçın’ın hem de Sayın Karaköse’nin bir hırsızlığı yada yüzkızartıcı bir suçu yoktu… Hukukçu kimliğine rağmen adam kaçırma, zorla alıkoyma, dayak ve hatta tehdit ve şantaj iddiasıyla yargılananlar il yönetim kurulu üyeliğinde görev almıştı ama yıllardır o partinin “demirbaşı” konumunda görev alan isimleri itiraz edilmişti… Tabii nasıl bir GBT çalışması yürütüldüğü de malum değil… 

Neyse o süreci geçtik… Şimdi İl Yürütme Kurulu Üyelerinin oluşum sürecine gelelim… Listenin şekillenmesi tam üç haftayı buldu… Gerek parti çevreleri ve gerekse biz basın mensupları, “Üzerinden üç hafta geçmiş olmasına rağmen niye İl Yürütüme Kurulu açıklanmıyor?” diye hayıflanıyorduk… 

Nihayet pazartesi akşamı saat 18.30’da toplanan İl Yönetim Kurulu, Yürütme Kurulu’na son şeklini verdi… Aslında “şekil” önceden belirlenmişti de son hali il yönetim kuruluna geldi… Liste açıklandığında kamuoyunda bir şok yaşandı… Genel Merkez tarafından onaylanarak gelen listenin başında Fatih Üzüm’den sonra yazılan Abdulkerim Yalçın yoktu! 

Akla önce, “Genel Merkez mi istemedi?” sorusu geldi… Acaba liste o şartla mı onaylanıp gelmişti? Aslında kabul etmek gerekir ki İl Yürütme Kurulu listesi zayıf bir liste… 

Kimsenin şahsiyetiyle bir problemim yok, olamazda! Herkesin şahsiyetine sonsuz saygım var… Laf etmek haddimize de düşmez! Ama sonuçta siyaset yapıyorsunuz! Hem de 22 yıldır iktidar da olan bir partinin İl Yürütme Kurulunu oluşturuyorsunuz ve önümüzde tarihi bir yerel seçim var… Bizim üzerinde durduğumuz nokta İl Yürütme Kurulu üyeliğine alınan kişilerin partiye ne denli faydalı olacağı! Yoksa gerisi bizi hiç mi hiç ilgilendirmez! 

Lafı uzatmadan saadede gelelim… 

Gelecekte mesela Fatih Üzüm bir belediye başkanlığına talip olup istifa edecek olur ise tıpkı Şaban Çopuroğlu’ndan sonra nasıl ki Fatih Üzüm bayrağı devraldıysa onun gibi bayrağı devralma görevine getirilen Hasan Nuri Kuş, o görevi devraldığı taktirdekoskoca iktidar partisinin il başkanlığı görevine vekalet edebilecek mi? Aslanlar gibi eder diyorsanız bize laf düşmez! Fatih Üzüm’ün sağ kolu Kadir Bayram Teşkilat Başkanı olmuş! Fatih Bayram zaman ayırıp 16 ilçe teşkilatının sorunlarıyla ilgilenebilir mi? O tahammül sınırını gösterebilir mi? Onu da taktirinize bırakıyorum… Seçim İşleri Başkanlığına Av. Ebru Ünal getirilmiş. Ebru Ünal’ında hukukçu kimliğiyle seçim işlerini yürütmesi bir hayli zor gibi… Ama diğerlerine nazaran Ebru Ünal’ın geçen dönem il yönetimin de görev alması nedeniyle bir deneyimi bir tecrübesi var… Tanıtım ve Medya Başkanı olarak Murat Yıldız görevlendirilmiş… Belki de en isabetli görevlendirme… Bilişim ve internet dünyası konusunda son derece bilgili ve deneyimli bir isim… Ama medya ilişkileri boyutu bir hayli zayıf, o sosyal ilişkileri geliştirmek ve medya dünyasıyla bire bir temasa geçmesi şart! Üstelik üç dönemdir görev alıyor… Dış İlişkiler Başkanı olarak iş insanı İsa Gün görevlendirilmiş… Dış ilişkiler denince yurtdışı falan filan anlaşılmasın, partinin dışarıya açılan penceresi olacak muhakkak! İsa Gün’ün hem iş çevresi hem de medya çevresiyle ilişkileri bir hayli olumlu düzeyde… Sivaslı hemşerileri de dahil! Mesela Sosyal Politikalar Başkanı olarak görevlendirilen Birol Düşüktaşadıda son derece isabetli oldu… O partiye giden vatandaşları sabırla dinleyen ve dertlerine çözüm bulma gayreti içinde olan mülayim bir isim… Mahmut Kabak’ı da tanımayan yoktur herhalde… Kapı sektörünün önde gelen isimlerinden… Mehmet Çifçi malum Melikgazi’den geldi… Yeşilay Derneği Başkanı… Nuri Çifçi’nin oğlu… Üstlendiği görev Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler görevi bire bir ona tam oturmuş… Yaptığı işe uygun… Hamdi Somdaş da üç dönemdir yönetimde kendisi muhasebeci zaten… Furkan Mert Şimşek bir önceki dönem Gençlik Kolları Başkanı idi… Optik işiyle uğraşıyor… Şaban Elbiz, sanayi de esnaf… Hatice Kübra Hasnalçacı, geçen dönem de yönetimde bulunmuştu… Celal Hasnalçacı’nın kızı… Bu listede en isabetli görev alan isimlerden biri de şüphesiz Nuh Kurtsoy… 

İl Yürütme Kurulu böyle şekillendi… Ne diyelim? Hayırlı uğurlu olsun…

**

HAVAALANI TAKSİ  DURAĞI ÇEKİŞMESİ BÜYÜYOR! 

Mevcut taksi durağı işletmecileri mahkeme kararı yok diye tahliyeye yanaşmıyor, ihaleyi alan kooperatif yönetimi de hem DHMİ hem Emniyet hem de mevcut işletmeciler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu:

MEVCUT İŞLETMECİLER

TAHLİYE ETMEYE 

YANAŞMIYOR!

S.S. 1 Nolu Havaalanı Taksi İşletmecileri Kooperatifi mahkeme kararı olmadan durağı tahliye etmeyeceklerini beyan ederken, Devlet Hava Meydanları İşletmesi de bir taraftan durağın tahliye edilmesini Kayseri Emniyet Müdürlüğü’ne yazdığı resmi yazıyla talep ederken diğer taraftan da mevcut taksi işletmecilerinin havaalanına giriş yaka kartlarını da iptal etti.

HEM DHMİ HEM  EMNİYET HEM DE 

TAKSİCLER HAKKINDA

SUÇ DUYURUSUNDA  BULUNDU!

18 Ağustos da yapılan ihalede en uygun teklifi vererek ihaleyi alan kooperatif tüm ihale şartlarını eksiksiz yerine getirmelerine rağmen sözkonusu taksi durağını tahliye etmeyen hem DHMİ hem gönderilen resmi yazıya rağmen taksi durağının tahliyesini başlatmayan emniyet hem de durağı tahliye etmeyen mevcut taksiciler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Dün uzun uzadıya yazdım… 

18 Ağustos da yapılan ihaleyi alan S.S.Kayseri Taksiciler Ulaşım Taşıma Kooperatifi (eski şekliyle S.S. Erkilet Taksi Taşıma Kooperatifi) taksi başına aylık 48 bin 950 TL verdi…

Yıllardır tartışmalı bir şekilde Havaalanı Taksi durağını işleten S.S.1 Nolu Havaalanı Taksi Kooperatifi de yeni kurdukları iddia edilen S.S.Kayseri Merkez Taksiciler Kooperatifi de 23 bin 750 TL verdi…

Ve sonunda ihale 48 bin 950 TL ile S.S. Kayseri Taksiciler Ulaşım Taşıma Kooperatifinde kaldı… 

Niye isim değiştirdiler?

Çünkü her ikisine de ihale yasağı gelmiş de ondan…

Geçen akşamETV’de yaptığımız programa telefonla katılan S.S.1 Nolu Havaalanı Taksi Kooperatifi Başkanı İsmail Bora, “Biz ihaleye girmedik!” diye bizi yanıltmaya kalktı… 

Evet resmiyette ihaleye giren S.S.1. Nolu Havaalanı Taksi Kooperatifi değil… Zaten isteseler de giremezlerdi… 

Niye? Yukarı da dile getirdiğim gibi girdikleri her ihaleyi teminat yakarak geçersiz kıldıkları için… Her iki kooperatifte öyle… Ben şahsen sadece birinin ihale yasaklı olduğunu sanıyordum, oysa ikisi de ihale yasaklıymış! Ki doğrusu da o! Niye? Çünkü her iki kooperatifte altından kalkamayacakları teklifi verdiler ve sonuçta ödemeleri mümkün olmayacağı için teminat yakmak zorunda kaldılar… Düşünebiliyor musunuz bugün şikayetlenen S.S.1. Nolu Havaalanı Taksi Kooperatifi son ihalede taksi başına aylık 81 bir lira teklif vermişti… Bu teklifin altında kalkılabilir miydi? Kalkılamazdı! Dolayısıyla teminatlarına yaktılar… Niye? Yakılan teminattan fazla ihale iptal edildiği zaman yine havaalanı taksi durağında çalışacakları için yaktıkları teminattan fazla kazanacakları için… Ve öyle de oldu! İsmail Bora’da, “Biz bilerek yüksek fiyat çektik!” diyor… İşte bu nedenle… O yayında Şükrü Çukurlu’nun kurdurduğu ve 10 yıllığına kiraladığı Özvatanlılar Vakfı kadar kendileri de o havaalanının imkanlarından faydalanıyorlar… İsmail Birol, canlı yayında, “Siz niye onlarla uğraşmadınız?” diye bana soruyor… Onlarla en çok uğraşan bendim… Çarşaf çarşaf yazılar yazdım, televizyon ekranlarından her hafta pazartesi akşamı ifşa ettim! Aslında İsmail Birol benim bu mücadelemi bilse bana teşekkür eder ve “Sizin yayınlarınızla Özvatanlılar Vakfı bırakmak zorunda kaldı! Sayenizde biz sebepleniyoruz!” diye teşekkür etmesi lazım… Ama bizzat kendisi onca yaşananlardan habersiz olduğu için, “Niye bizimle uğraşıyorsunuz? Bizim çoluğumuz çocuğumuz taş mı yesin?” diyor… Kimsenin çoluğunun çocuğunun ne ekmeğinde ne aşında değiliz, yeter ki herşey devlet ihale kanununa uygun olsun, yeter ki herşey hakkaniyet içinde olsun… Daha önceki ihaleye son beş dakika geciktiniz, teminat yatırmadınız diye ihale dışı bırakılan S.S. Erkilet Taksi Taşıma Kooperatifi İdare Mahkemesi’ne yaptığı itiraza DHMİ gönderdiği savunmada, DHMİ devlet ihale kanununa tabii değil demiş, bu da ihale kendilerinde kalan S.S. 1Nolu Havaalanı Taksi İşletme Kooperatifinin hoşuna gitmiş ve her ağızlarını açtıklarında, “Burası bir şirket devlet ihale kanununa tabii değil! Uygun fiyat veren diledikleri kişi ya da kişilere verebilirler!” diyorlardı… Şimdi aynı kooperatifin başkan geçen akşam telefon bağlantısına katıldığında burası devlet ihale kanununa tabii demeye başladı… İşinize gelince devlet ihale kanununa tabi değil gelmeyince tabii öyle mi?

Neyse lafı uzatmayalım da son gelişmelerden bahsedelim… 

18 Ağustos da yapılan ve mevcut taksi durağı işletmesi S.S.1 Nolu Taşıma Kooperatifi’nin girmediği ancak onların uzantısı olduğu iddia edilen S.S.Kayseri Merkez Taksiciler Kooperatifi de 23 bin 750 TL fiyat verince ihaleden elenmiş oldu…

İhaleyi kazanan S.S. Kayseri Taksiciler Ulaşım Taşıma Kooperatifi de hem 5 milyon TL tutarındaki KATİ TEMİNATINI verdi hem de ihale şartları uygun görüldüğü için oturdu Devlet Hava Meydanları yetkilileriyle sözleşme imzaladı ve 3 yıllık kiralama süreci 18.09.2023 tarihi gece yarısı 01.00 itibariyle başladı…

Başladı başlamasına ancak mevcut işletmeci kullandıkları taksi durağını tahliye etmeye yanaşmıyor…

Bunun üzerine ihaleyi alan ve ihale şartlarını yerine getiren S.S.Kayseri Taksiciler Ulaşım Taşıma Kooperatifi ihaleyi yapan Devlet Hava Meydanları işletmesini, ihale yoluyla üç yıl süreyle aldıkları taksi durağının tahliye edilmesi talebinde bulundu… 

Devlet Hava Meydanları Kayseri Şube Müdürü Fatih Türkoğlu ve Pazarlama ve Ticaret Şefi Volkan Yılmaz’da oturdu Kayseri Emniyet Müdürlüğü’ne resmi yazı yazdı… Uhdelerinde olan Havaalanı Taksi durağına hangi taksilerin girebileceğini plakalarına kadar bildirdi… Bununla da yetinmedi mevcut taksi işletmecilerinin yaka kartlarını iptal etti ve nizamiye girişine de gerekli uyarıyı yaptı… Ancak mevcut işletmeciler bir türlü tahliyeye yanaşmıyorlar… İsmail Bora, kira tespit davası açtıklarını canlı yayında beyan etmişti… Ankara 6. Sulh Mahkemesi’nde açtıkları kira tespit davasını da kaybettiler, buna rağmen tahliyeye de yanaşmıyorlar… Üstelik şu an oturdukları süre zaten iptal edilen ihale sonrası havaalanında taksi hizmetleri aksamasın diye hiçbir bağlayıcı hükmü olmamasına rağmen “keyfiyeten” verilmiş bir süre… Yani ortada hiçbir sözleşme, protokol ya da benzer bir yasal bağlayıcılık yok! Buna rağmen direnç gösteriyorlar… Özvatanlılar Vakfı’ndan daha dirençli çıktılar… Aslında Özvatanlılar Vakfı’nın bağlayıcı on yıllık protokolü vardı… Fakat konu Kayseri kamuoyunda bu kadar dillenince dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, Şükrü Çukurlu’ya bu konu çok dallanıp budaklandı sizlerde bizlerde yıpranıyoruz diye rica minnetle vazgeçirmişti… 

Şimdi gelelim son gelişmelere… Tüm bu girişimlerden ihaleyi alan kooperatif bir netice alamayınca (Çünkü sözleşme imzalandığı tarihten itibaren kira çalışmaya başladı) S.S.Kayseri Taksiciler Ulaşım Taşıma Kooperatifi hem ihaleyi açan Devlet Hava Meydanları İşletmesi hem resmi talebe rağmen harekete geçmeyen Kayseri Emniyet Müdürlüğü hem de yasal hakkı olmamasına rağmen taksi durağını tahliye etmeyen S.S.1 Nolu Havaalanı Taksi Kooperatifi hakkında Kayseri Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu…

Bakalım sonuç ne olacak? Bekleyip göreceğiz…