Ahmak; Aklını gerektiği gibi kullanma yeteneği olmayan, zekası pek gelişmemiş, aptal, bön, budala kimse demektir. TDK
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Anayasa’nın 4. Maddesini istemiyoruz demiş. Bu açıklama ile ilk 4 maddeyi de istememiş oluyor. Bu söylediklerini anlamayan kesime veya anlamak istemeyenlere de, tekrar anlatıyorum ahmağa anlatır gibi anlatıyorum demiş. Şahsıma düşen ahmaklık payını olduğu gibi bu adama ve o zihniyette olanlara iade ediyorum. “Ahmak sensin diyemiyorum”. Aklını gereği gibi kullanma yeteneğine sahibim, kimseye yalakalık yapmadım, kimsenin yolsuzluğunu alkışlamadım, kimsenin hamiliğine ihtiyaç duymadım, hele ki kamu malına hiçbir zaman göz dikmedim ve talancıları destekleyecek kadar ahmaklık yapmadım.
Ahmak olmanın bittiği yerde (bir adam ahmak olmaktan kurtulursa) Cumhuriyet, Atatürk, Laiklik ve Vatan’a sevgi başlar. Sevgisiz ve kindar bu zihniyette eğitilmiş Cumhuriyet düşmanı olan insan sayısı hiç de azımsanamayacak kadar çoktur, dolayısıyla daha önce sapık zihniyetli insanların olduğu gibi bundan sonra da artarak çoğalacağını düşünüyorum. Daha önceki yazılarımın birçoğunda yazdım, Cumhuriyet’in tüm imkanlarını kullanarak sinsice plan yapanlar, namus ve şerefi üzerine yemin edip daha sonra yeminine sadık kalmayan insanlara, başta vatan idaresi olmak üzere “kör metelik” emanet edilmemelidir. Bir insan tartışma esnasında karşısındakine bilerek veya bilmeden hakaret ederse, özür diler veya dilemez sadece kendilerini ilgilendirir. Fakat seçilen birisi yüce Meclis kürsüsüne çıkarak, “Hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma” diyerek namus ve şerefi üzerine ant içmişse, yeminine sadık kalacak ve topluma ahmak deme yetkisini kendinde görmeyecek. Ahmak olanların, hainliği ve Cumhuriyet’e hakaretleri bundan önce hep vardı ve bundan sonra da hep olacaktır.
Kayseri Milletvekili Sayın İsmail Özdemir, HÜDA PAR Liderinin “ahmak” sözü üzerine şöyle bir açıklama yapmış. “Ülkemizin ihtiyacını karşılayacak yeni bir Anayasa yapımına ihtiyaç duyulduğu açıktır. Bu noktada Anayasanın ilk 4 maddesi ile ilgili başlatılmak istenen tartışmalar boş ve beyhudedir”. Toplumun çoğunluğuna hakaret eden ve ahmak diyen bir insan için bu kadar naif ve sakin bir açıklamayı çok hafif bulduğumu bildirmek isterim. Bazı şeyler geçiştirilemez, kendini bilmezlere müsamaha gösterilemez, Partiniz ve Genel Başkanınızın, daha önemsiz veya küçük şeyler için gösterdiği tepkileri hatırlayacak olursak, sizin açıklamanız gerçekten çok yetersiz kaldı. Vatan, Cumhuriyet, Laiklik ve Atatürk’e dil uzatılınca hiddetlenmesini ve celallenmesini unutmuş değiliz. Zira Sayın Cumhurbaşkanı hala bu konudaki görüş ve tepkisini açıklamadı en azından duymadık!Demiştim ki, açıklama geldi. “Cumhur ittifakının böyle bir sıkıntısı, böyle bir derdi yok” demiş ve devam ediyor. “Yeni Anayasa ihtiyacını sık sık dile getiriyoruz. Demokratik siyasette düşüncenin ifade edilmesinde elbette engel olunamaz. Şiddeti teşvik etmediği, terörü övmediği, hakarete varmadığı sürece katılmasak ve doğru bulmasak dahi farklı fikirlere müsamaha ile yaklaşmak zorundayız”. Neden onlarca insan konuştuğu için, yazdığı için, iktidarı protesto ettiği için, alanlara inmek istediği için ve Taksim Meydanına çıkmak istediği için gözaltına alınıyor veya cezaevine atılıyor? Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu kadar yumuşak ses tonuyla yaklaşımına alışık olmadığımı ve HÜDA PAR Liderinin yapmak istediği ama asla yapamayacağı konunun hafife alınarak karşılaştırmasını yapacak başka bir konu yoktur, yani düşünce ifadesi diye masumlaştırmak doğru olmamıştır.
“İnsanlık için projesi olmayan ahmak Parti Lideri, Anayasanın ilk 4. maddesiyle kamuoyunu meşgul edermiş”. Faruk Ergan