MUSTAFA CENGİZ


ZORU KOLAY, ACIYI BAL EYLEMEK!

Sarı kırmızılı takımda bilmem dikkatinizi çekti mi? Hiçbir oyuncu ciddi manada sorumluluk almıyor. Mensah’ın yokluğunda takımda lider ruhlu isimde yok. Defansta kaleci Lung ve doğal olarak 4’lü ya da 5’li çakılı defans aritmetiği içinde genel manada bir boğuşma tablosu hakim. Hafızam beni yanıltmıyor ise sarı kırmızılı takımın Lung’tan elle başlayan ve defanstan pas yaparak çıktığımız “Olgun Atak” olarak nitelendirebileceğimiz oyuncularımızın en az 15-20 pas yaparak rakip kaleye aktıkları pozisyon sayısı yok bile…


Taraftarın kaderidir.

“Acıyı bal eylerler!”

Ne kadar arzu etseler de takımlarının başarısını bir türlü göremezler…

Koskoca bir hafta bekledikleri, iple çektikleri, büyük coşku içinde gittikleri stadyumdan çoğu kez boynu bükük dönerler.

Kelimeler düğümlenir boğazlarına.

Haykırmak, bağırmak isterler ama nafile.

Tek kelime bile çıkmaz ağızlarından.

Nerede ise ağlamaklı olurlar çoğu zaman.

Öylesine büyük umutlar besledikleri takımları yine onları ters köşeye yatırmış, teknik kadro yine fantezi yapmış, yine kazanma ümidi ile gittikleri bir maçtan ya mağlubiyetle ya da bir puanın tesellisi ile dönmek zorunda kalmışlardır.

Ama umutları ve inançları hiç bitmez.

Bilirler ki eninde sonunda kazanan hep onlar olacaklardır…

DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK

Bu arada 14. Hafta seyirci rakamlarına dair bir hatırlatma.

Rizespor-Kayserispor maçını 2493 seyirci izlerken haftanın en çok izlenen maçı Göztepe'nin Fenerbahçe ile sahasında 1-1 berabere kaldığı Fenerbahçe maçı oldu:16226

Kayserispor Kadir Has’ta da benzer rakamlara oynuyor seyirci desteği bağlamında.

Yani içeride dışarıda değişen bir şey yok aslında.

YA KAZANACAĞIZ, YA KAZANACAĞIZ!

İlk yarının bitimine sayılı haftalar kala ligin dibi ile arasındaki makas epey daralan Yukatel Kayserispor’un Pazar günü Kadir Has’ta 3 puan hasreti bitecek.

Öyle ya da böyle kazanmak zorundayız.

Dikkat edin “Kaybetmemek zorundayız” demiyorum.

Çoğu zaman 1 puanın idare ettiği, yettiği dönemlerde vardı.

Ancak rakiplerimiz öyle kazanımlar elde ediyorlar ve öyle 3 puanlara imza atıyorlar ki bu saatten sonra bizi 1 puan kesmez…

Zira bu saatten sonra deplasmanlardan da puan getiremediğimiz gerçeğini kabul edersek artık evimizde “Kazanamama lüksümüz yok!”

Sarı kırmızılılar bu maçı kazanarak hem soluklanmak, hem de kritik Beşiktaş maçı öncesinde kredilerini artırmak istiyorlar.

KARAMAN’IN EN ZOR MAÇI…

Teknik patron için Karaman için sıkıntılı günler sürüyor.

Bilindiği gibi Kayseri’de 4. sarı kırmızılı takım’da 3. dönemini yaşayan tecrübeli teknik adamın trendi son dönemlerde düşüşte ve kendisi de bunun farkında sanırım…

Yukatel Kayserispor’da kaybedilen puanlar nedeni ile sıkıntılı günler geçiren Teknik patron Hikmet Karaman için kritik hafta.

Karagümrük maçını kazandıktan sonra istifa ettiğini açıklayan ancak yönetimin talebi doğrultusunda görevine devam etme kararı aldığını daha önceki basın toplantılarında açıklayan Karaman’ın bu sezon taraftar ile bir türlü barışmayan yıldızı nedeni ile daha da sıkıntılı bir hal alan görevi bu haftaki Antalyaspor maçındaki skora göre büyük ihtimalle şekillenecek gibi görünüyor.

OYUNCULAR SORUMLULUK ALMALI…

Sarı kırmızılı takımda bilmem dikkatinizi çekti mi?

Hiçbir oyuncu ciddi manada sorumluluk almıyor.

Mensah’ın yokluğunda takımda lider ruhlu isimde yok.

Defansta kaleci Lung ve doğal olarak 4’lü ya da 5’li çakılı defans aritmetiği içinde genel manada bir boğuşma tablosu hakim.

Hafızam beni yanıltmıyor ise sarı kırmızılı takımın Lung’tan elle başlayan ve defanstan pas yaparak çıktığımız “Olgun Atak” olarak nitelendirebileceğimiz oyuncularımızın en az 15-20 pas yaparak rakip kaleye aktıkları pozisyon sayısı yok bile…

TAKIMI KİM SIRTLAYACAK?!...

Orta alanda ve forvette takımı sırtlayacak, sorumluluk alacak, maça damgasını vuracak pek oyuncumuz yok.

Dikkat edin rakip takımlara en az bu tür 2 ya da 3 bazı takımlarda 4 tane kader adam var.

Biri kötü oynadığı zaman diğerleri devreye girebiliyorlar.

Bizde ise bırakın takımı sırtlamayı, maçı kotarmayı günü kurtarmak adına bir didinme, bir telaş, bir keşmekeş var adeta saha içinde.

Oyunun ilk yarısının final bölümü ve maçın son çeyreği ile uzatma dakikaları adeta bitmiyor.

Bu final bölümlerini maalesef oynayamıyoruz…

SAĞDUYULU OLMALIYIZ!

Bir kez daha hatırlatmakta yarar var.

Eski oyuncularımızdan ve taraftar ile sorunlu Güray Vural’ın bu zorlu maçı germesine, olay çıkartmasına izin vermemeliyiz…

Daha önceki maçlardaki sıkıntıları herkes biliyor.

Yaşananlar çirkinlik boyutlarına varmıştı…

Sarı kırmızılı takım taraftarı ile sorunlu olan ve halen Antalyaspor forması giyen son maçta da kırmızı beyazlı takımın Alanyaspor’a attığı 3. goldeki asistini yapan Güray Vural’a dikkat….

DENİZ TÜRÜÇ DÖNÜYOR MU?

Bir başka eski futbolcumuza dair sevindirici bir gelişme ile devam edelim.

Yukatel Kayserispor ara transfere erken başladı.

Kayserispor, Başakşehir'de kadroda şans bulamayan, Deniz Türüç ile görüşme halinde. Bu sezon Mensah’ın da sakatlanması ile 10 numara sıkıntısı çeken sarı kırmızılılar bu sorunu eski oyuncuları ile aşmak istiyor. Henüz bir gelişme yok, taraflar görüşme halinde. Deniz Kayseri’ye gelmek istiyor.

Deniz Türüç’ün sarı kırmızılı takım performansı herkesin malumu. Fenerbahçe’ye transferi ve ardından Başakşehir. Lejyoner isim sarı kırmızılı takıma katkı sağlar eğer bu transfer gerçekleşirse.

Kayserispor belki de aradığı 10 numarayı bulmuş ve kümeye tutunmak adına da akılcı bir iş yapmış olur uzun bir aradan sonra…

YA ÖYLE… YA DA BÖYLE…

Ya; Pazar günü Kadir Has’ta 3 puan hasreti bitecek…
Ya da bu sonuçların ortaya çıkmasına sebep olan teknik kadro ve futbolcular bunun hesabını verecekler.

Aslında böylesi kritik zamanlarda Antalyaspor gibi maçlar evimizde bir fırsat eğer oyunu kuralına göre oynar ve kazanabilirsek.

İlk yarının bitimine sayılı dakikalar kaldı ve Ara Transfer dönemi içinde bir çok takım şimdiden bağlantılarını yapmış durumda.

Bu nedenle bu saatten sonra yapılması gereken kalan maçlarda 22-25 puan aralığına tez elden ulaşmak.

Gerisi Allah kerim…