MUSTAFA CENGİZ


THESEUS’UN GEMİSİ’NDEN BU GÜNLERE…

En iyi iktidarlar bile 20 yıldan fazla sürmüyor bu alemde. Ne kadar Narsist ve egoist olursanız olun her şey yenik düşüyor zamana. Nihayetinde insanın avuçlarının arasından sağlık gidiyor, servet gidiyor… Gün geliyor aile dağılıyor. Çoluk gidiyor-çocuk gidiyor. Hiçbir şey dün olduğu gibi kalmıyor. Bizler zannediyoruz ki dünden daha iyi durumdayız ama maalesef yanılan yine biz oluyoruz. Yalnız kalıyoruz. Ölüme dört nala koşuyoruz. Peki siz hangi gemide siniz? Kimin küreğini çekiyorsunuz? Gemi belki aynı gemi görünüyor ama birçok şeyi değişmiş bir gemi yine aynı gemi olarak yüzmüyor aynı sularda…


Bugün Cumartesi.

Mevzuyu değiştirelim.

Hep siyaset, siyaset sanırım bunaltıyoruz.

Biraz kafamızı dağıtalım.

Gerçi herkes dağıtmış durumda ama…

Şöyle bir etrafınıza bakın.

Yazının finalinde acaba siz de ya da etrafınızdaki oluşumlarda Theseus’un Gemisi paradoksunu görebilecek misiniz?

Mesela siyasi partilerin çıkış noktasından, tuttuğunuz takımdan, çalıştığınız iş yerinden, hayatınızı paylaştığınız kişiden, arkadaşlarınızdan, dostlarınızdan, aklınıza gelebilecek ne kadar akraba ve olay ne varsa?

Örnekleri çoğaltmamız olası.

Ama sanırım ana temayı kavradınız.

Uzatmadan devam edelim o zaman.

THESEUS’UN GEMİSİ PARADOKSU NEDİR?

İşte size 10 puanlık uzman sorusu. 

“Theseus’un Gemisi Paradoksu Nedir?”

Theseus'un Gemisi Paradoksu, antik Yunan filozoflarından Plutarkhos'un eserlerinde ortaya çıkan bir düşünsel paradokstur.

Theseus'un Gemisi Paradoksu, bir geminin zaman içindeki değişimine odaklanır ve şu soruyu sorar: Eğer bir geminin tüm tahtaları ve parçaları zaman içinde değiştirilirse, gemi hala aynı gemi midir?

Paradoks, mitolojideki Theseus'un gemisiyle ilişkilidir.

Mitolojiye göre, Theseus'un önderliğindeki Atinalılar, Minotaur'u öldürmek için gittikleri Kreta adasından dönüşlerinde bir gemi kullanmışlardır. 

Gemiyi korumak adına, herhangi bir tahta veya parça eskidiğinde onu yenisiyle değiştirmişlerdir.

Paradoks, şu şekilde düşündürür: 

Eğer geminin tüm parçaları zaman içinde değiştirilmişse, sonunda ortaya çıkan gemi hala aynı gemi midir? 

Ya da tam tersi, eğer hiçbir parça değiştirilmezse ve eski parçalar bir araya getirilerek başka bir gemi yapılırsa, bu yeni gemi Theseus'un gemisi midir?

Theseus'un Gemisi Paradoksu, varlık ve kimlik konularında düşünce deneyleri yapmamıza neden olan bir düşünsel çatışmayı temsil eder. 

Bu paradoks, nesnelerin ve varlıkların kimlikleri üzerine düşünülmesini sağlar ve değişimin, varlığın özü üzerinde nasıl bir etki yarattığına dair felsefi bir soru ortaya koyar.

SİZCE DE AYNI MIDIR?

Theseus'un gemisi, felsefede bir paradoks.

Plutark'ın aktardığı Yunan efsanesine göre, Girit'ten muzaffer dönen Theseus'un gemisi Atina'da hatıra olarak uzun süre muhafaza edilir. Zamanla geminin tahtaları çürüdükçe yenileriyle değiştirilir. 

Öyle ki, bir gün geminin değiştirilmedik hiçbir parçası kalmaz. 

Bu durumda gemi hâlâ Theseus'un gemisi sayılır mı, yoksa başka bir gemi hâline mi gelmiştir? 

Gemi, antik filozoflar için tartışma konusu olur.

Bu konu bugün içinde geçerli.

Söyleyin bakalım her şeyi değişmiş bir yaşam, ya da karakteri değişmiş bir siyasi parti, ya da yönetimi, teknik kadrosu, futbolcularının tamamı değişmiş bir takım aynı takım mıdır?

Yani amaç ile araç arasında nasıl bir bağlantı kuruyorsunuz.

Mesela Seçimler sizce amaca ulaşmak için bir araç mıdır?

Ya da varmak istediğiniz noktaya gelene kadar kullanabileceğiz bir vasıta.

Durağa geldiğiniz zaman inmeli misiniz?

Ya da artık hitap ettiğiniz taban ya da taraftar kitlesi dahil size itibar etmiyorsa, çıkış noktanız, başarılarınız, hayal kırıklıklarınız,  zirveniz ve düşüş eğriniz nereye evrilmiştir?

GÜÇ SAHİBİ OLMANIN 48 YASASI

O halde Devam edelim.

“Güç Sahibi Olmanın 48 Yasası” kitabından 16 değerli alıntı ile dünden bu güne bir başka bakış açısı. 

1 — Düşmanlarınızı kullanmayı öğrenin!

2 — Niyetinizi gizleyin!

3 — Her zaman gerekenden daha azını söyleyin!

4 — Eylemlerinizle kazanın, asla tartışmayla değil!

5 — Bulaşıcı hastalık: Mutsuz ve şanssız olanlardan kaçın!

6 — Düşmanınızı tamamen ezin!

7 — Kimseye bağlanmayın!

8 — Avınızdan daha aptal görünün!

9 — Güçlerinizi yoğunlaştırın!

10 — Her şeyi sonuna kadar planlayın. Cesaretle eyleme geçin!

11 — Zamanlama sanatında ustalaşın!

12 — Bedava yemeğe değer vermeyin!

13 — Çobanı vurun, koyunlar dağılacaktır!

14 — Değişimin gerekli olduğunu bilin. Ama ani ve büyük değişimlerden kaçının!

15 — Asla çok mükemmel görünmeyin!

16 — Amaçladığınız hedefi aşmayın; Zafere ulaştığınızda ne zaman duracağınızı bilin!

Daha bu kitapta 32 madde daha var kullanabileceğiniz.

Ama sanırım en önemlileri bunlar.

Zaten bunları birçok kişi hayatında kullanmıyor, ya da kullanmak istese bile ne ortamı, ne yaşı müsait bile değildir…

Etrafınıza bir bakın bakalım.

Yazımızın çıkış noktasından geldiğimiz final bölümüne kadar etrafınızı şöyle bir tarafın.

Ne kadar Makyevellist insan var.

Siyasette, Spor’da Ekonomi’de.

Herkesi derdi kendini Güç Odağı haline getirmek.

Merkez’de olmak.

Kararları vermek.

İnsanları kullanmak.

Peki sebep-sonuç ilişkisi içinde hep aynı yerde yani zirve de kalmak olası mı?

Sanmıyorum.

En iyi iktidarlar bile 20 yıldan fazla sürmüyor bu alemde.

Ne kadar Narsist ve egoist olursanız olun her şey yenik düşüyor zamana.

Nihayetinde insanın avuçlarının arasından sağlık gidiyor, servet gidiyor…

Gün geliyor aile dağılıyor.

Çoluk gidiyor-çocuk gidiyor.

Hiçbir şey dün olduğu gibi kalmıyor.

Bizler zannediyoruz ki dünden daha iyi durumdayız ama maalesef yanılan yine biz oluyoruz.

Yalnız kalıyoruz.

Ölüme dört nala koşuyoruz.

Peki siz hangi gemide siniz?

Kimin küreğini çekiyorsunuz?

Gemi belki aynı gemi görünüyor ama birçok şeyi değişmiş bir gemi yine aynı gemi olarak yüzmüyor aynı sularda…