FARUK ERGAN


MUHALEFET ETMEK…..!


TDK’ye göre muhalefet kelimesinin anlamı şu şekildedir. Bir tutuma, bir görüşe, bir davranışa karşı olma durumu, aykırılık. Karşı görüşte, karşı tutumda olan kimseler topluluğu. Demokrasilerde, iktidarın dışında olan parti veya partilerin tamamı muhalefet.

Hiç kimse ve hiçbir parti iktidardakiler gibi düşünmek zorunda değildir. Hiçbir parti veya partiler, iktidarın her yaptığını onaylamak ve kabul etmek zorunda değildir. Adı üstünde muhalefet veya ana muhalefet. İktidarların yaptıklarının ve projelerinin olumsuz tarafından bakmakla, yapılanları eleştirmek ve kendilerine göre doğruları anlatmak için görevlendirilmiş ve tıpkı iktidarda olanlar gibi Milletten yetki almışlardır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Parlamenter Demokrasi artık bizim için, milletimiz için mazi oldu”. “Denenmiş, denenmez” diyerek mevcut sistemden dönüş olmayacağı açıklamalarına, muhalefet partilerden eleştiri gelmesi, Hukukçulardan, odalardan, sendikalardan ve diğer sivil toplum kuruluşlarından itiraz edilmesi sana göre doğal değilse, sen demokrasiden ne anlıyorsun? Partine veya liderine kafana yatmayan veya ruhunu okşamayan eleştiri yapanlar, muhalefet edenler sana göre fitne çıkartıyorsa, bölücüyse, vatana ihanet ettiklerini düşünüyorsan çok cahilsin demektir, biraz oku.

Aile fertlerinde, şirketlerin yönetiminde, Ülkenin geleceğini yönlendiren ve planlayanların içinde tüm insanlar hemfikirse, muhalefet eden yoksa, oradan sağlıklı kararlar çıkmaz. İktidar mensuplarının bile Milli Eğitimden, Ekonomik yapılanmadan, Tarım ve hayvancılık sektörünün sağlıklı gelişememesinden şikayet ederken, seçmen olarak senin fanatikliğin, hakaretin son sürat devam ediyor, neden?

Sevgili dostlarım asıl mesele, çocukluğunda pısırık ve sorgulamayan, okulda itiraz etmeyen, gittiği toplantı ve cemaatlerde biat etmeyi öğrenen, ticari hayatında yeniliğe ve teknolojiye geçit vermeyen, aile içinde dikta uygulayan, kendisinden başka kimseye söz hakkı tanımayan insanlar, muhalefet etmenin ve aykırı olmanın tadını bilemezler. Sen sus, sen konuşma, sen bilemezsin gibi tehditler içerisinde büyümüş ve böyle bir yaşam sürmüşse, tabi olduğu siyasi yapılanmaya yalakalık yapması, eğilip bükülmesi kadar doğal bir şey olamaz. İdareci makamında oturan seçilmiş ve atanmışların küfür, hakaret ve argo içerikli konuşmaları, sevenlerine ve taraftarlarına şirin gözükse de, sağduyu sahibi tüm insanları incitmektedir. Hakaret dili kullanan ve kibir abidesi olmuş bir insan kendini boş teneke gibi hissetmelidir veya kuru bir yaprak gibi.  

“Muhalefetin görevi, muhalefet etmektir.” W. Churchill