MUSTAFA CENGİZ


İYİ PARTİNİN GELECEĞİNE DAİR…

Malum 31 Mart Yerel seçimleri akabinde siyasette yeni bir dalgalanma var. Bazı siyasi partilerde yol ayrımı, bazı partilerde yeniden yapılanma, kimi partilerde ise Cumhur İttifakının ucundun tutmaya yönelik hareketlenmeler var, Yeni Anayasa görüşmelerini de bahane ederek. Genel Başkan Meral Akşener’in Genel kurul kararı alarak “Aday olmayacağım” açıklamasının ardından İYİ Partide önemli gelişmeler yaşanıyor. Bahçeli bırakma diyor, Destici bırakma diyor, Erdoğan bırakma diyor… Neden acaba?


Malum 31 Mart Yerel seçimleri akabinde siyasette yeni bir dalgalanma var.

Bazı siyasi partilerde yol ayrımı, bazı partilerde yeniden yapılanma, kimi partilerde ise Cumhur İttifakının ucundun tutmaya yönelik hareketlenmeler var, Yeni Anayasa görüşmelerini de bahane ederek.

Genel Başkan Meral Akşener’in Genel kurul kararı alarak “Aday olmayacağım” açıklamasının ardından İYİ Partide önemli gelişmeler yaşanıyor.

Malum gerek Devlet Bahçeli açık açık, gerekse de Erdoğan (Üstü kapalı bayramlaşma için telefonda görüştüğünde bir iddiaya göre) Meral hanım’a görevi bırakmaması yönünde telkinlerde bulunmuştu. 

Partinin yüzde 20’lere tırmanan trendinden yüzde 4’lere düşen tablosu sanırım partiye gönül veren herkesi derinden yaralamıştır. 

Aday sayısı bir hayli fazla. 

Bugün size M.Sebati Ataman@sebati_ataman (E) Albay/ Atatürkçü/Türk Milliyetçisi/ İYİ parti 2020-2023 Kayseri İl Başkanı/28nci Dönem Milletvekili Adayı’nın değerlendirmeleri ile bu gelişmelere farklı bir bakış açısı getirmek istiyorum.

Bakalım önümüzdeki süreç neler getirecek, neler götürecek?

KORAY AYDIN’IN YANINDA…

Bakın ne diyor Ataman “Kurultaya giderken…” başlıklı yazısında? 

“Kuruluşundan beri İYİ Partinin içerisindeyim.

Genel başkanımız Meral Akşener’in yakınında da çalışma fırsatı buldum.

Kader birliği yapan bir çok İYİ partili gibi tek gayemiz vatan ve milletti.

Kuruluşumuzda herkes bir birine saygılı, kimse kimseye yukarıdan bakmaz, genel başkan yardımcısı ile parti üyesi arasında samimiyet, sevgi  ve saygı ilişkisi vardı…

Son dönemlerde mesafe açıldı, burnundan kıl aldırmayanlar, kibir abideleri, ben ne oldum delisi olanlar, insanlara tepeden bakan ve küçümseyenler türedi genel merkezde…

İl başkanları, kurucular, partinin ileri gelenleri genel başkan ile görüşmek istediğinde Esma sultan aşılamaz oldu…

Randevu taleplerine “ben size döneceğim” mesajları atıldı çoğunlukla geri dönülmedi.

Bazıları kendini bakan zannetti, makam araçları, siyah gözlüklü korumalar…

Halktan kopma, tepeden bakma…

İKTİDAR OLMADAN MUKTEDİR OLANLAR…

Açtığınız telefonlara dönmeme, attığınız mesajlara cevap vermeme, telefonda konuştuğunuzda fikirlerinizi küçümseme, biz biliriz havaları, küçük dağları biz yarattık edaları… Daha iktidar olmadan muktedir olanlar…

Kısacası; varlığınızı yok sayma gayretinde olanlar..

Maddi gücü olanlara ayrı bir ilgi, medyatik artistler, sanatçılar, adeta siyasi parti değil ajans… Bir komutanın başarısı, kurmay heyetinin başarısı ile olur.

Maalesef sayın genel başkanımız son dönemlerde, ehliyetsiz, liyakatsiz bir çok kişiye hak etmediği makamları vererek zayıf bir kadro meydana getirdi.

FABRİKA AYARLARINA DÖNECEĞİZ!

Bu kadrolarda oturan bazı şahısların partimizin kuruluş amacından, felsefesinden uzak ve bi haber olmaları, eleştiriye tahammül gösterememeleri, hatta eleştirenleri tehdit, sosyal medyada engellemesi…

Seçim öncesi doğru yapılamayan analizler, her kurultay sonrası değişen yol haritaları, Anadolu’yu tanımayan kişilerin teşkilat başkanı, yerel yönetimler başkanı yapılması, tecrübeli büyüklere kulak asılmaması ve burun kıvrılması, biz yaptık oldu anlayışı…

Milletin umudu olarak kurulan İYİ partiyi yeniden şahlandırmak için, son karar delegelerimizin olacak… Kuruluşumuzdan  bugüne gerek genel merkezde ve gerekse meclisteki makamında ziyarete gelen, görüşmek isteyen herkesi kabul eden, herkesi sabırla dinleyen, kapıda karşılayıp kapıya kadar yolcu eden  Koray Aydın bakanımızın genel başkanlığında yeniden milletin umudu olacak ve  fabrika ayarlarımıza döneceğiz…”

SİYASET BOŞLUK KABUL ETMEZ…

Ve… Ataman “Kurultayı ertelemek mi?” başlıklı paylaşımında ise bakın ne diyor?

“MHP tüzüğünde değişiklikleri yapmak ve genel başkan seçmek için toplanması planlanan kongrenin 15 Mayıs 2016'da yapılması planlanıyordu ancak mahkeme kararıyla kongre ertelendi. 

Yargıtay, kongrenin devamına hükmetmişti,  parti yönetimi 10 Temmuz 2016 tarihini vermişti. Mahkemenin oluşturduğu komite ise kongrenin yapılma tarihi olarak 19 Haziran gününü kararlaştırmıştı.

MHP yönetimi kongreyi tanımayacağını ilan etmesine rağmen parti içi muhalefet, tüzük değişikliği konusunda başarılı olmuş, yapılması beklenen seçim ise yönetimin Yüksek Seçim Kurulu'na başvurusuyla ertelenmişti…

Demokrasi ile bağdaşmayan ve delegenin iradesini yok sayan bu kararlar tepkiye yol açmış ve İYİ Parti'nin kurulmasına neden olmuştu…

Genel Başkanımız sayın Meral Akşener; yerel seçimde alınan sonuç sonrası yaptığı değerlendirme sonucunda olağanüstü kurultay kararı almış, akabinde aday olmayacağını da kamuoyuna beyan etmiştir…

Bizim partimiz demokrasiye inanan ve bu uğurda daima bedel ödemiş insanlar tarafından, lider sultasına karşı bir hareket olarak kurulmuştur.

Kongre kararı alındıktan sonra bu kongreyi ertelemek partimize telafisi olmayacak zararlar vereceği gibi partimizi kurmamıza zemin hazırlayan anti demokratik ve haksız uygulamaları da meşrulaştıracaktır…

Kongrenin planlandığı tarihte yapılması, partimizin biran önce toparlanması ve yeniden Türk siyasetini domine etmesi açısından da önemlidir.

Son söz; Siyaset boşluk kabul etmez.

En kötü karar kararsızlıktan iyidir. 

Karar verilmiştir ve dönüşü olmamalıdır.”

NEDEN KORAY AYDIN’I DESTEKLİYOR?

İşte bu sorunun cevabı da kendi sözleri ile Ataman’dan geliyor; 

“Neden mi Koray Aydın?

Siyasete erken yaşlarda gençlik kollarında başlayan, teşkilatlanmayı,

parti kuruluş aşamalarını çok iyi bilen, Alparslan Türkeş’in son genel sekreteri, Milletvekili, bakan…

Siyasette çok deneyimli,  “duayen, üstad…”

Yıllar onu öyle pişirmiş ki;

sabırlı, öngörülü, akılcı ve mütevazi.

Sert bakışların altında sımsıcak bir yürek…

Neden mi Koray Aydın?

Aile hayatı örnek, eşi Gönül hanımefendi daima ona destek ve tam bir hanımefendi…

Üç erkek evladı var çok kişi görmemiştir bile,

siyasetten uzak bir yaşantı…

Neden mi Koray Aydın?

Yüreği vatan ve Türklük aşkı ile attığı için, 

nefis mücadelesi yapmadığı için, 

ak saçlarının her telinde; çile, sabır, tecrübe bulunduğu için, 

hak söze uyduğu, haksızlıklar karşısında susmadığı için,

Görev alınmaz verilir düsturu ile iş baş düştüğünde, elini taşın altına koymaktan kaçmadığı için,

duruşu, bakışı ile ona inananlara güven verdiği için,

Umudu kırılan İYİ’lere umut olduğu için,

Milletinden korkanlara inat, milletiyle kucaklaştığı için,

devlet adamı olduğu için, Türk yüzyılının umudu, Türkiye'nin geleceği olduğu için, Karanlıktan, AYDIN’lığa kavuşmamız için; KORAY AYDIN…”

BİR DE SİTEMİ VAR…

“Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener takipten çıkmış, canınız sağ olsun genel başkanım…

Biz sizi dinledik, siz demiştiniz ya; “ bir gün benden gelecek bir telefon ile vicdanınız arasında kalırsanız, vicdanınızı dinleyin” diye.

Bizde öyle yaptık… Saygılar… @meral_aksener”

VE... ATAMAN SORUYOR...

Bahçeli bırakma diyor,

Destici bırakma diyor,

Erdoğan bırakma diyor…

Neden acaba?

1. Yol olur, bizi de bulur diye mi?

2. Bu yönetim işlerine geldiği için mi?

3. @korayaydintrgenel başkan olursa canımıza ot tıkar diye mi?

Bakalım önümüzdeki süreç İYİ parti adına ne tür gelişmelere sahne olacak?

Güçlü bir İYİ Parti Demokrasinin de, siyaset arenasının da hiç kuşku yok ki önemli teminatlarından birisi ve rengi olacaktır…