Bugün size HE-MAN nedir veya kimdir diye sorsam!
Birçoğunuz hatırlamazsınız bile.
HE-MAN, gerçek adı ile Prens Adam, çizgi filmin kahramanı ve karakteridir.
Bir çizgi filmdir ve 1983 ila 1985 yılları arasında çekilmiş; 130 bölüm olmuştur.
Seride; He-Man ve arkadaşları Eternia'yı ve Şato'sunun sırlarını öğrenmek ve ona kötülük etmek için her seferinde akla hayale gelmedik entrikalar ile üzerine saldıran, kötü emeller besleyen İskeletor'e karşı korumak için harekete geçenleri konu eder.
Ayrıca kılıcını çektiğinde de ünlü bir sözü vardır.
HE-MAN’in Türkçe, erkek adam, güçlü adam, hoyrat adam anlamındadır.
XXX
Şimdi bu çizgi filmden yola çıkarak düşünelim.
HE-MAN kim?
Eternia kim?
Şato nerede?
Bir de İskelet var, onu bilelim…
XXX
Elbette bu seçimlerde, "Gölgelerin gücü adına, güç bende artık" diyen ve iskelete mesaj veren HE-MAN, milletin ta kendisi.
Seçim sonrası süreci takip ettiğimizde gördüğümüz ise, İskelet’in seçim sonuçlarına en yoğun itiraz eden İskelet olduğuna şahit oluyoruz.
XXX
Çizgi filme benzetmeyi bir kenara bırakırsak, seçim sonuçlarına itirazların, eşitlik ilkesi içinde sonuçlandırılmadığına şahit oluyoruz.
Örneğin Kayseri İli Pınarbaşı ilçesi…
Seçimi kazanan Deniz Yağan’a karşı “Bir şey olmadıysa bile, yine de bir şey oluştur” mantığı ile yapılan itiraz sonucu 2 Haziran’da seçim kararı alındı ve YSK da bu kararı onayladı.
Benim hiç kuşkum yok ki, 2 Haziran’da yapılacak ikinci seçimi Deniz YAĞAN açık ara kazanacak, itiraz eden, itiraz ederken de üzücü olaylara neden olana karşı kazanacaktır.
XXX
Gelelim Kayseri’deki seçim sonuçlarına…
AKP, daha önce de dediğim gibi, % 60’lar seviyesinden % 38’e inerek seçimde birinci parti oldu.
Yeniden Refah Partisi de % 18 ile ikinci parti…
İkisinin oylarını topladığımızda, eğer yanlış görmüyorsam, bir önceki yerel seçimde AKP’nin aldığı oya denk geliyor.
YRP, gelecek seçimlerde bir başarı gösterir mi?
Yerel seçimlerde bugün olduğu gibi gösterebilir. Ancak YRP, din eksenli ideoloji partisi olduğu için başarısı sınırlı, genel seçimlerde ise hiçbir zaman yeterli olmayacaktır.
Toplum, inşallah, maşallah, elhamdülillah tarzındaki inanç söylemlerini, hiçbir parti veya kesimin maddi ve manevi baskısı altında olmadan kendi içinde yaşamak istiyor.
Din öncelikli partiler, bu nedenle de artık başarılı olamıyorlar.
Bu benim kişisel görüşüm elbette.
Gelelim CHP gibi sosyal demokrat partilere ve özellikle CHP kanadına…
Bu kanadın da ideolojik söylemleri bir kenara bırakması gerekiyor.
Atatürk’ün kurucu ilkelerine önem verip sosyal belediyeciliği bir önceki dönemde öne çıkardığı gibi, ısrarla ve inatla önde tutması gerekiyor ki CHP de bunu yapma eğilimi ağır basıyor.
Diğer yandan…
Bu yerel seçim göstermiştir ki, "Gölgelerin gücü adına, güç bende artık" diyerek Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne sahip çıkmış, hukukun üstünlüğüne inanmış, özgürlükçü demokrasiden yana olduğunu açıkça ortaya koymuş, Atatürk ve ilkelerinden yana da tavır sergilemiştir.
Artık ideolojik, özellikle şeri ideolojik yapıdaki partilerin, gelecekte istedikleri sonuçları alabileceklerini sanmıyorum…
