KADİR DAYIOĞLU


BULDOZER GEÇTİ…

Bazıları için “1 Nisan” şakası gibi gelse de, bana hiç gelmedi ama AK Parti’nin üzerinden sandığın buldozer gibi geçeceği hiç aklımdan geçmedi.


Bazıları için “1 Nisan” şakası gibi gelse de, bana hiç gelmedi ama AK Parti’nin üzerinden sandığın buldozer gibi geçeceği hiç aklımdan geçmedi. İstanbul ve Ankara için farkı bekliyordum ama Ankara’da ki farkı hiç beklemiyordum. 

***

İmamoğlu yüzde 10 fark yapar dediğimde, bizim “Kıvılcım Akademyası”ndan bazı arkadaşlar inanmadı. Yaklaşık bir milyon farkla yüzde 12 oldu, bu fark. Yani, spor deyimi ile İmamoğlu ve Yavaş, 2019 sonuçlarını “egale” etti. 

***

Sandık, AK Parti, MHP ve bileşenlerinin üzerinden buldozer gibi geçti, demiştim. Bir dip dalga bekleniyordu da, böylesi beklenmiyordu. Tusinami etkisi yaptı, yıktı geçti gitti… İYİ Parti yok oldu… Saadet, Deva ve Gelecek sizlere ömür, artık. Davutoğlu ve Babacan, “horozlandıklarında”, “öyle mi mahalli seçimlere müstakil girin boyunuzun ölçüsünü alın” demiştim. Nitekim, öyle de oldu.

***

CHP birinci parti oldu, yüzde 37,7oyla. AK Partiyüzde 35,5de kaldı. YRP yüzde 6,2 ile bu seçimin ikinci galibi, CHP’den sonra. YRP yüzde 6,2, DEM 5,7, MHP yüzde 5,0, İYİ Parti yüzde 3,8 ve Zafer Partisi yüzde 1,7 oy aldı. Kabaca durum böyle. 

***

Bu seçimin flaş ismi, asıl kazananı, Ekrem İmamoğlu… Vallahi, tek başına, bakanları, TRT’yi, aa’yı, Orhan Gencebay’ı“suphanallah boncuğu”gibi ipe dizdi. İmamesi Cübbeli Ahmet; durağı (nişanesi)Diyanet İşleri Başkanlığı, püskülü HÜDAPAR oldu. Adeta “devletin” adayı olan Murat Kurum’a on puan fark attı, bir daha sesini çıkartamaz etti. 

***

Valisi ile, askeri ile, Diyanet ile, sınırsız imkanları ile; dinci vakıflarla, dinci derneklerle, yandaş medya ile İmamoğlu’nun üzerine yüklendikçe yüklendi… Yazılarımda da belirttiğim gibi, bir “RobinHood”; bir bununla kalsa, 2028’in favori Cumhurbaşkanı adaylarından önde gelenini yarattılar. 

***

İmamoğlu, fahiş hatalar yapmazsa, 2028’in ipi göğüsleyeni olacak, ölmez sağ kalırsak göreceğiz. İktidarın, elini kolunu bağladığı, nefes aldırmadığı, Tayyip Bey’in nitelemesi ile “topal ördeğe” dönen İmamoğlu, tüm bunlara rağmen, başarılı bir beş yıl geçirdi. “Üç kez” de “yenilmez denilen Sayın Erdoğan’ı yendi.

***

Tabii, sessiz ve derinden giden, Mansur Yavaş’ın büyük başarısını da yabana atmayın. Rakibi Turgut Altınok’u ezdi geçti. Misli misline fark attı. Altınok, “feleğini şaştı!”Tabii, Yavaş da 2028’in favori Cumhurbaşkanı adaylarından. 

***

Bu nedenle şimdi, iktidar ve yandaş medya, İmamoğlu ile Yavaş’ın arasını açmaya çalışacak, fitne sokacaklar aralarına 2028 için… Öyle ya, “fitne” dedin mi, yandaş medyanın üstüne gelen olmaz. Ne demişler; “Fitnenin evveli Şam, ahiri Şam!”

***

Erken seçim olur mu? Ne zaman olur mu bilemem ama kaçınılmaz. Bu tablo ile AK Parti, iktidarı sürdüremez. Diyeceksiniz ki, ekonomi düzelirse tekrar “asrı saadet!” dönemlerine, döner… Ekonominin debu şartlar altında düzeleceğini sanmıyorum. Zira, sorun, sadece ekonomik önlemlerle giderilecek gibi değil.

***

İşin odağında “güven” var. Ekonomide güven olmazsa, ne yaparsanız yapın iyi sonuç alamazsınız. Demokrasinin, Hukukun, hukukun üstünlüğünün, kuvvetler ayrılığının, Anayasa’nın, özgürlüklerin hiçe sayıldığı bir ortamda “güven” mümkün değil. Ya hu, Anayasa’nın tanınmadığı bir ortamda nasıl “güven”den söz edebilirsiniz.

***

AK Parti, “amasız, ancaksız, fakatsız” ifadeler içeren, “2002 Parti Programına” dönebilir mi? O zaman, belki, “güven” getirebilir. Ama, AK Parti, laik Cumhuriyet’in dibine dinamit konulan; ülkenin kurucu lideri Atatürk’e yapılan saldırılara göz yumulan bir ortamda bu “güveni” sağlayamaz. O nedenle, şahsen ben, bu iktidara “güvenemem”. 

***

Şimdi tepeden tırnağa, “İslamcı ideolojik” zırha bürünmüş AK Parti’nin, 2002 söylemlerine ya da kuruluş ayarlarına dönmesi mümkün mü? Asla mümkün değil. Mümkün diyenlere; değişimin/diyalektiğin ünlü düşünürü, hemşerimiz Efesli Herakleitos’un şu berceste sözünü anımsatırım; “Aynı suda iki kez yıkanılamaz. Zira, su aynı su değildir!”

***

Yine, Herakleitos'a göre her şey akar ve sürekli değişir. Tabii, Tayyip Bey ve ekibi, bunun farkında değil. Suyu tersine akıtmak istediler. İstedikçe de seçmeni yavaş yavaş uzaklaştı. MHP ve diğer bileşenlerin desteği ile tüm devlet gücünü kullanarak yüzde 35,5 oy aldı. Aslında bu oyu, yüzde 30’un altında da görebilirsiniz. Aslında bu seçim, “siyasal İslamcılara” da bir “dur!”, dedi.

***

Kısaca Kayseri’ye de değineceğim. AK Parti adayı Memduh Büyükkılıç 277 bin 966, Yeniden Refah Partisi Adayı Abdullah Özkırış 140 bin 795, İYİ Parti Adayı Kazım Yücel 103 bin 573, CHP Adayı Murat Molu 101 bin 520, Saadet Partisi Adayı Mahmut Arıkan 40 bin 366 oy, aldı.

***

Diğer bir ifade ile Büyükkılıçyüzde 38,64 ile ipi göğüsledi. Onu, yüzde 19,78 ile YRP adayı Özkırıştakip etti. Yani, AK Parti, Büyükşehir’de dramatik bir düşüş sergiledi. Dramatik dediysek, haksız değiliz. Zira, geçen seçimde yüzde 63’lerden söz ediyorduk. İttifaka rağmen bu oyları yakalayabildiler. 

***

Benzer dramatik düşüşü Melikgazi (%36,88), Kocasinan (%35,43) ve Talas’ta (%33,20) yaşadı. Melikgazi, Kocasinan’da YRP adayları, Talas’ta ise İYİ Parti adayları yarıştan ikinci çıktılar. Kayseri’yi incelemeye devam edeceğiz.