Bu topraklar için, bu Bayrak için, Demokrasi için, özgürlük için, bağımsızlık için bedel ödemek nedir?
Vatan ve Bayrak uğruna Atalarımız can vererek, kan dökerek, sınır namustur diyerek, Bayrak inmez diyerek ve Şehit düşerek yeterince bedel ödemişlerdir. Bize emanet edilen ve Şehit kanıyla sınırları çizilmiş bu aziz Vatanı ilelebet yaşatmak ve torunlarımıza yaşanabilir, Dünyada saygın bir Ülke olarak teslim etmek öncelikli görevimiz olmalıdır. “Sayın Cumhurbaşkanının zaman zaman söylediği, Vatanımıza göz diken iç ve dış güçler sabrımızı test etmesinler, bunun bedelini mutlaka ödeyeceklerdir” demek yerine, yerinde ve zamanında gereğini yapmak, bedel ödetmek size emanet edilen halkın iradesidir. Sınırlarımızı korumanın kutsallığının yanında bu vatan evlatlarının eğitimli, donanımlı, özgür ve sağlıklı yaşamalarının teminatı da sizler, yani seçilmişler olduğunuzu çok iyi bilmeniz gerekmektedir.
On yıllarca Adalet, özgürlük ve demokrasi uğruna hapislerde yatan, uzun yıllar doğduğu topraklara, insanlara, evlatlara hasret, sürgünde yaşayan ve zindanlarda yatanlar olmuştur. Bu uğurda hayatını kaybedenler, idam edilenler, vurulanlar olduğu gibi cephelerde şehit düşenlerde olmuştur. Özgür ve Laik Cumhuriyet kurulurken çok ağar bedeller ödenmiş. Bu Ülkeyi, herkesin göz bebeği gibi koruması ve yaşatması yine bedeller ödemekle olacaktır. Başka Ülkelerin vatandaşlığını madalya gibi göğsünde taşıyarak, vatanın öz evlatlarını bir birine düşman etmeye çalışan ahlaksızların, din tüccarlarının ve kendini bilmezlerin istek ve arzularına itibar etmeyelim.
Başarı, gelişim, mutluluk, şöhret, bilgelik gibi şeyleri elde etmek için de ödenmesi gereken bedeller vardır bunlar alın teri ve gözyaşıdır. Tüm yazdığım bu güzellikleri elde eden, emek veren ama Devletten karşılığını alamayan gençlerimiz var. Bunun yanında bedel ödemeden Kamu kaynaklarını keyfi bir şekilde kullanan ve kullandıran görgüsüz, eğitimsiz ve mutlu bir azınlık olduğunu herkes bilmektedir. Bir yanda geçim sıkıntısı ve geleceğe dair umutsuzluk, diğer yanda azarlayan ve kavgacı bir idare. Partizanlık var, eksik mesai var, yasal olmayan ikinci, üçüncü hatta dördüncü maaş var ve işi savsaklama var. Bedel ödemeden, emek vermeden, kul ve kamu hakkı nedir bilmeden inancınızın gereğini yaşıyor musunuz?
Çocuklara da her istediğini vermek, her şeyin bir bedelinin olduğunu hatırlatmadan, her imkanı önlerine sermek, onları her şeyden mahrum etmek kadar yanlıştır. İstedikleri şeye sahip olabilmelerinin bir bedelinin olduğunu öğretmek ve örnek vererek anlatmak, gelecekte hak etmedikleri şeylere göz dikmemelerini, ahlaki yönden gelişmiş fertler olarak hayata atılmalarını sağlayacaktır. Ahlaki yönden gelişmiş ve donatılmış bir gençlik, kendisinin ve başkalarının ödediği bedellere saygı duyarlar.
“Vatana ihanetin nedeni olmaz. Er ya da geç bedeli olur.” Mustafa Kemal ATATÜRK
