Perşembe günü sabah her zamankinden erken uyandım…
Sanırsınız ki mesaiye yetişeceğim.
Oysa işim, sabah kalkınca ilaçlarımı alıp, ardından kahve keyfimi yaparken güne konu bulmak ve köşemi yazma telaşımın dışında bir işim yok.
Elbette günde 16 adet ilaç almak zorunda olduğum için oruç da tutamadığımdan, kahvaltı da işe dahil oluyor.
Saatler dakika dakika tık tık diye atarken, İsmail Küçükkaya’nın programına denk geldim.
Daha saatler 8 suları i ama, bulunduğu yer CHP Genel Merkezi…
Anladım ki Özgür Özel programda olacak…
Kaçmaz…
Bakalım neler söyleyecek, dinlemem gerekir diye düşündüm ve saat 9’dan itibaren sonuna kadar dinledim…
Konuşmasında değerlendirmeleri son derece net ifadeler içerirken, kazanmanın nasıl olduğunu ortaya koyuyor ve daha da önemlisi, het-hüt davranışı ile kibirden tamamen uzak duruyordu ve bunda da kararlı idi.
Bu davranış şekli, bana göre çok önemli…
Dün de ifade ettiğim gibi, kazanmaktan çok, kazanma sürecini icraatlar ile sürdürebilmek önemli.
Ben Özgür Özel Genel Başkanlığındaki CHP’nin bu yolda yürüyeceği kanısına vardım ki doğrusu da budur.
Seçim sürecinde çok şeyler söylediler, çok kışkırttılar, dönüp de bakmadı bile.
CHP ne yapmak istiyor, halka ne vermek istiyor, yerel yönetimler olarak sosyal belediyecilik nasıl olacak, anlatmaya çalıştı.
Yine Özgür Özel’in ifadesi ile, halk CHP’ye “Al sana yatırım kredisi, başarılı ola, geliştirme kredisini de vereceğiz” dedi.
Doğru bir tespit…
Dahası Özgür Özel, genel başkanlığa getirildiği günden bu yana “Ben” demedi hiç bir zaman “Biz” dedi, “Benim” demedi, “Bizim” dedi ki bu da başarının bir başka anahtarı oldu.
Bu programda anlattığı ilkeler ile yürüdüğü ve partiyi o çizgide tuttuğu sürece, gelecekte de de çok başarılı olacağı kanısındayım ben.
Halk, CHP’nin yerel yönetimlerdeki başarısını izleyerek, ileriye dönük kararlarını öyle verecekler.
Bu kesin bir tespit…
XXX
OLMADI BAKİ, YAPMA…
Gelelim Kayseri Pınarbaşı seçimi ile ilgili gelişmelere…
Seçim sonuçlarına itiraz etme hakkı, her partide var. İtiraz edersiniz, usulü ile ve usulü ile de sonucunu alırsınız, burada bir sıkıntı yok.
Ama itiraz ederken, olayı başka boyutlara ve işin şeklini onaylanmayacak boyutlara taşırsan Baki Ersoy, bak işte o olmaz…
Sizin bu ve benzer davranışlarınızı bazı yerlerde de gördük, dost tavsiyesi, hatalısın.
CHP, Pınarbaşı’nda Deniz YAĞAN’ı aday göstermiş.
Eğer geriye dönük bilgin olsa idi, Deniz YAĞAN’ın geçmişini ve aile yapısını bilseydin, ne yaparsan yap, elli kez seçim yenilensin, aradaki farkın açılarak kazanacağını ve bununla uğraşmanın beyhude çaba olacağını bilirdin.
Şimdi n’oldu?
Hadi n’olduğunu da artık sen düşün ama olmadığını da bil.
Yapma böyle şeyler Baki, ağır ol batman döv…
